Dil kanseri, dili oluşturan hücrelerin normal yapısını yitirerek kontrolsüz çoğalması ve büyümesiyle oluşuyor. Doç. Dr. Ela Araz Server, dil kanserinin erken dönemde herhangi bir belirti göstermediğini söylüyor.
"En erken belirtisi iyileşmeyen ve kolayca kanayabilen yaradır. Kitlenin büyümesi ile dilin etkilendiği bölgeye göre dilde, kulakta, yanakta, yüzde ağrı; ağızdan kan gelmesi, uyuşma hissi, kasların tutulmasına bağlı dil hareketinde zorluk, konuşma ve yutma güçlüğü, solunum zorluğu gibi diğer belirtiler de görülebilir" diyor.
3 TEDAVİSİ VAR
Server, uyarılarda bulunuyor: Ağızda iyileşmeyen yaralarda mutlaka vakit kaybetmeden kulak-burun-boğaz doktoruna gidin. Şüphelenilen durumlarda alınacak biyopsi ile tanı koyulabiliyor. Dil kanseri tedavisinde cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi yöntemlerinden biri ya da birkaçı birlikte kullanılabiliyor.
Hangi yöntemin tercih edileceğine hastalığın evresini belirleyen hastanın durumuna göre karar veriliyor. Küçük kitlelerde lezyonun çıkarılması yeterli olur. Daha büyük kitlelerde ise dilin bir kısmının alınması gerekebilir.
40 YAŞ ALTINDA ARTTI
60-70 yaşlardaki erkeklerde dil kanseri sık rastlanır. Son yıllarda 40 yaş altı hasta sayısında bir artış görülüyor. Hastada ve ailesinde kanser öyküsü, sigara, alkol kullanımı, şüpheli cinsel ilişki öyküsü tanıda yardımcı olur. Muayenede yaranın şekli, rengi, boyutu gibi bulgular doktorda şüphe uyandırır. İleri evrelerde akciğer, beyne yayılabilirler.
SAĞLIKSIZ BESLENME RİSKİ KATLAR
Hastalığı tetikleyecek davranışlar şöyle sıralanıyor: Sigara içmek veya tütün çiğnemek. Aşırı alkol tüketimi. Cinsel yolla bulaşan HPV enfeksiyonu. Meyve-sebzeden yoksun diyet. Kötü ağız hijyeni.