Bayılma, beynin kan akımının veya oksijenlenmesinin geçici olarak azalması sonucu gelişen geçici bilinç kaybı olarak tanımlanıyor. Beyin kan akımının 6-8 saniye durması ya da büyük tansiyon kan basıncının 66 mmhg'nin altına düşmesi bilinç kaybına yol açabiliyor. Dr. Elvan Cevizci Akkılıç, bayılmanın nedenlerini anlatıyor. Önemli öneriler ve uyarılarda bulunuyor:
KALP DAMAR HASTALIKLARI: Eğer bayılmanın altında yatan etkenin kalp kaynaklı olduğu tespit edilemezse hastalık ilerliyor ve kalp krizi gibi hayatı tehdit eden sonuçlar gelişebiliyor. Kalp ritminin düzensiz olması, bayılmanın en tehlikeli sebeplerinden birini oluşturuyor.
REFLEKSLER: Hapşırma, öksürme, ağlama, idrar yapma, aşırı korku veya ardı ardına atılan kahkahalar gibi uyaranlar beyne giden oksijen miktarını azaltarak bayılmaya neden olabiliyor.
BEYİN VE DAMAR TIKANIKLIKLARI: Bayılmaya yüzde asimetri ya da bir taraf kol ve/veya bacakta güçsüzlük eşlik ediyorsa pıhtı atması, tıkanıklık, anevrizma ya da kanama gibi beyin damar hastalıklarının akla gelmesi muhtemeldir.
KAN ŞEKERİNİN DÜŞMESİ: Özellikle kan şekeri düşüklüğünde bayılma ataklarına sık rastlanıyor. Bazen kan şekeri düşüklüğü çok ciddi boyutlarda olup, epileptik nöbete yol açarak bilinç kaybı sebebi olabiliyor.
ZEHİRLENMELER: Solunum yoluyla gelişen zehirlenmeler sıklıkla bayılmaya yol açıyor.
EPİLEPSİ: Bilinç kaybı kalıcı olmasa da, nöbet esnasında fiziksel kazalardan dolayı yaralanmalar, uzun süreli nöbetlerde solunum sıkıntısı ve kalpte ritim düzensizliği gibi kalıcı sorunlar gelişebiliyor.
İLAÇLARIN YAN ETKİLERİ: Bayılma ataklarından korunmak için ilaç etkileşimleri iyi sorgulanmalı ve başka bir nedenle ilaç kullanılacaksa bu ilaçlar hekime mutlaka gösterilmeli.
DUYGUSAL STRES: Bir yakının ani kaybı nedeniyle oluşan şok veya herhangi bir durumda gelişen aşırı kaygı ile korku gibi etkenlerin tansiyonu düşürmeleri sonucunda beyindeki kan akımı azalınca, bayılma gerçekleşiyor.