Rahmin kas hücrelerinden kaynaklanan ve iyi huylu kitleler olan miyomlar, kadınlarda en sık rastlanan hastalıklar arasında yer alıyor. Öyle ki yaşa göre değişmekle birlikte, her 4 kadından birinde miyom tespit ediliyor! Rahmin her yerinde gelişebilen bu kitleler, yoğun veya düzensiz adet kanamalarına, kasık ağrılarına, dahası hamile kalmaya veya düşüğe neden olabiliyor. Dolayısıyla takip ve tedavisi büyük önem taşıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özgüç Takmaz, bilinmesi gerekenleri TAKVİM'e açıklıyor:
D VİTAMİNİ ÖNEMLİ
Genellikle herhangi bir şikayete neden olmayan miyomların büyük bir kısmı, rutin yapılan jinekolojik kontrollerde tespit ediliyor. Bu nedenle her kadının yolda bir kez muayene olması öneriliyor. Hemen her yaşta görülebilen miyomların yaş ilerledikçe ortaya çıkma ihtimali de artıyor. Çünkü miyomlar, kadınlık hormonu olan östrojenle büyüyor ve zamanla östrojene maruziyet arttığı için ultrasonda görülebilecek boyuta ulaşıyor. Ailesinde miyom öyküsü bulunanlar, hiç hamile kalmamış olanlar, doğum yapmamış olanlar ile D vitamini ve A vitamini seviyesi düşük olanlarda risk artıyor.
TEDAVİSİ VAR ANCAK...
Miyomların boyutlarındaki değişimlere göre tedavi ya da takip öneriliyor. Hızlı büyüyen, gebeliği engelleyen miyomların tedavi edilmesi gerekiyor. Menopoza sokan iğneler, rahim damarlarının anjiyo ile tıkanması, ultrason veya MR cihazı ile eritme yöntemleri, ameliyatsız tedavi yöntemlerini oluşturuyor. Ancak miyomlar genelde tedavinin ardından bir süre sonra tekrar büyüyor. Bu yüzden de ameliyat gerekiyor. Miyomektomi ameliyatları klasik açık yöntem, laparoskopik (kapalı) ve robotik yöntem olmak üzere 3 şekilde uygulanıyor.