Kanser, günümüzde en sık görülen hastalıklar arasında yer alıyor. Araştırmalara göre dünyada her 8 kadından biri, meme kanseriyle mücadele ediyor. Bu hastalığın esas sorumlusu östrojen olarak gösterilse de hayat tarzı ve beslenme alışkanlıklarının da kansere yol açtığı biliniyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Tarık Zafer Nursal, erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekiyor. Bu hastalıkla mücadelede bilinmesi gerekenleri açıklıyor.
ÖMÜR 2.5 SENE!
Meme kanseri, çoğunlukla memenin süt üreten dokusundan kaynaklanıyor. Belirli bir hızda çoğalarak bir aşamadan sonra lenfatik ve kan damarlarını kullanarak yayılıyor. Hiçbir müdahalede bulunulmadığı zaman meme kanseri hastalarının yarısı 2.5 sene içinde hayatını kaybediyor. Kadınların her ay kendi kendilerine yapacağı kontrol, meme kanserinin erken teşhisine imkan sunuyor. Prof. Dr. Nursal, erken teşhis hakkında "Kişinin kendi kendine meme muayenesi adet bittikten sonraki günler, menopozdaki kadınlarda ayın herhangi bir günü yapabilir. 20 yaş sonrası ilk klinik muayene gereklidir, sonrasında ise 1-2 yılda bir aralıklarla devam eden doktor muayenesi gereklidir. Meme kanserinin görülme oranı, yaşla birlikte artmaktadır bu sebeple Mamografi 40 yaşından sonra yapılmalıdır" bilgisini veriyor.
GEÇ MENOPOZ TETIKLER
İlk çocuğunu 30 yaşından sonra doğuran kadınlarda meme kanseri, 20 yaşından önce doğuranlara göre 2 kat daha fazla görülüyor. Hiç çocuk doğurmayan kadınlarda ise risk daha da artıyor. Erken adet görme ve geç menopoza girmek hormonların meme üzerindeki etkisini artırdığından, kansere yol açan diğer faktörler arasında yer alıyor.
ÇARESİ MUTFAKTA
Diyetisyen Duygu Özbay, meme kanseriyle mücadele eden besinleri sıralıyor:
C VİTAMİNİ: Portakal, mandalina, kivi gibi meyvelerin yanı sıra maydanoz, turp kanserden korur.
KURUBAKLAGİLLER: Mercimek, barbunya, kuru fasulye gibi besinler kilo kontrolüne yardımcı olur.
YAĞLI BALIKLAR: Sardalya, somon, uskumru, palamut, lüfer gibi balıklar içerdiği Omega-3 yağ asitleri sayesinde kanserle savaşır.