VÜCUDUN en hayati organı kalp, sağlıklı bir hayatın olmazsa olmazını oluşturuyor. Beslenme şekli, genetik ve çevresel faktörler kalp sağlığı üzerinde önemli etki gösteriyor. Prof. Dr. Mehmet Mustafa Can özellikle şehir yaşamı, yoğun iş temposu ve yanlış beslenmenin kalbe zarar verdiğine dikkat çekiyor. Önemli bilgiler veriyor...
HAMBURGERLE VEDALAŞIN
Batı tarzı beslenme, kalp ve damar sağlığına zarar veriyor. Güçlü kalbe sahip olmanın yolu ise Akdeniz tipi beslenmekten geçiyor. Can, "Özellikle tansiyon yükselmeleri, sıcak çarpmaları, dilatasyona bağlı çarpıntı atakları, kalp krizinin riskinin artması, stresli yaşam bunları tetikliyor. Fast food tarzı yemeklerin sindirim sistemi bozukluklarına yol açıyor. Damarsal yağlanmayı da artırıyor. Biz kalbi korumak için Akdeniz tipi beslenmeyi öneriyoruz, yağlı, tuzlu beslenmeyi, karbonhidrat tüketimini önermiyoruz" diyor. Yoğun stresin de kalp sağlığına zarar verdiğini belirtiyor. Kalp için en faydalı egzersizin ise yürüyüş olduğunu belirtiyor. Sözlerine şöyle devam ediyor: Haftanın belli günleri en az 3 veya 4 günü yarım saat ya da 1 saatlik bir yürüyüş yapmak çok iyi gelecektir.
CİĞERLERE NANE
NANE, dişleri temizler. Sivilcelerle mücadele eder. Sindirim sistemini çalıştırır. Baş ağrısını azaltır. Yorgunluğu alır. Akciğerleri temizler. Kanserle savaşır.
KANSIZLIĞA ERİK
ERIK, yaşlanmaya savaş açar. Kan şekerini dengeler. Metabolizmayı hızlandırır. Kansızlığı bitirir. Pankreas, bağırsak, mide ve meme kanserini önler.