Böbrek taşı, böbreklerin iç yüzeyinde yer alan ve emilimi sağlayan kısımlarda maddelerin kristalize hale gelerek birikmesiyle oluşuyor. Beslenme biçimleri, metabolik rahatsızlıklar, yetersiz sıvı alımı ya da sıvı kaybı ve bazı ilaçlar gibi pek çok etmen böbrek taşına yol açıyor. Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Selçuk Şahin, böbrek taşlarıyla ilgili bilinmesi gerekenleri sıralıyor:
BEBEKLER DE TARANMALI
Böbrek taşı oluşumunda cinsiyet, genetik faktörler, yaşam tarzı ve diyet etkilidir. Hayatı boyunca bir insanın taş hastası olma ihtimali yaklaşık yüzde 10-15 civarındadır. Böbrek taşı görülme sıklığı dünyadaki coğrafik bölgelere göre değişiklik göstermektedir. Türkiye bu alanda taş hastalığının görülme oranının daha yüksek olduğu bir bölgedir. Ülkemizde özellikle Doğu'da taş hastalığı sıklığı yüzde 15'in de üzerindedir. Türkiye, sıcak bir coğrafyada yer aldığı için taş görülme oranı daha da yüksektir.
5 YIL İÇİNDE TEKRARLAMA OLASILIĞI YÜZDE 50
Böbrek taşı hastalığı, genelde tekrarlayıcı bir hastalıktır. Bir kere taş düşüren hastalarda 5 yıl içerisinde yüzde 50 oranında yeniden taş oluşabilir. Bu hastalar bol su içmeli, aşırı hayvansal ve yağlı proteinli gıdalardan sakınmalı, aşırı soğuklardan korunmalı. Taşın metabolik analizi ve altında yatan başka hastalık olup olmadığı incelenmeli. Daha önce taş düşüren hastaların yıllık düzenli kontrollerini yaptırması önerilir.
İDRARDA KAN GÖRÜLEBİLİR!
Böbreğınde taş olan kişilerde sık görülen belirtiler şunlardır: Böbreklerin olduğu noktada, sırtta, kaburgaların altında, alt karın bölgesinde ve kasıklarda ağrı, idrarda kan, idrar yaparken yanma, ağrı ve sık idrar yapma ihtiyacı, idrar renginde ve kokusunda değişiklik, mide bulantısı ve kusma, idrar miktarında azalma, yoğunluğu değişen idrar akışı, böbrek taşı enfeksiyona neden olduysa idrar renginin bulanıklaşması ve koyulaşması, ateş ve üşüme-titreme görülebilir.