Diğer organlarda olduğu gibi kötü huylu kanserler, dilde de görülüyor. Genellikle erken dönemde fark ediliyor. Dilin arka ve iç bölgesindeki kanserler ise nadiren geç dönemde yakalanabiliyor. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, dil kanseriyle ilgili önemli bilgiler veriyor:
BAŞKA ORGANLARA YAYILIR
Dil kanseri, dilin üzerinde kabarık şekilde giderek büyüyen ve dilin renginden farklı renkte olan doku şeklinde veya dil yüzeyinde içeri doğru çukur şeklinde kendini gösterebilir. Ağız içerisinde ve dilde çıkan aftlar ile başlangıçta karıştırılabilir, ancak iyileşmemesi durumunda geç kalmadan mutlaka hekime başvurmak erken teşhis açısından hayati önem taşımaktadır. Geç kalındığı taktirde ağız tabanındaki kaslara, boyundaki dokulara ve kan yoluyla başka organlara yayılabilmektedir.
SİGARAYA DİKKAT
Alkol ve sigara en önemli etkenlerin başında yer alır. Ağız hijyeninin geri kaldığı durumlarda da kanser sıklığında artış saptanmıştır. En önemli etkenlerden bir tanesi de diş bölümünde yapılan protezlerin dile ve komşu yapılara sürtünmesi sonucu dile ya da diş etlerine sürekli travma bu bölgede tümör oluşumuna neden olmaktadır. Yaşlanma da başlı başına kanser açısından bir risk faktörü oluşturur. İyileşmeyen yaralar, geçmeyen boğaz ağrısı, yutma problemi ve konuşma zorluğu belirtiler arasındadır. Erken teşhis biyopsi yapılması sonucu belli olur.
BİYOPSİ ŞARTTIR
Erken evre tümörlerde en iyi tedavi seçeneği cerrahi olarak karşımıza çıkmaktadır. İleri evre tümörlerde yani hastalığın başka organlara yayıldığı, boyuna ve komşu yapılara yayıldığı durumlarda öncelikle kemoterapi ve radyoterapi ilk seçenek olarak kullanılabilir. Hastalığın nüksetmesi durumunda cerrahi seçenek yine devreye girebilir.
