Modern çağın vazgeçilmezi stres, mide şişkinliğine yol açıyor. Ülkemizde her 3 kişiden 1'i mide şişkinliğinden yakınıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ezgi Hazal Çelik, mide şişkinliğine; yanlış beslenme davranışı, öğünde dengeli olmayan yiyecek seçimleri ve sindirim sisteminin tolere edemediği besinlerin tüketiminin yol açabildiğini söylüyor. Mide şişkinliğine karşı faydalarıyla öne çıkan 10 besini anlatıyor:
ELMA SİRKESİ: Yemekten önce bir yemek kaşığı organik elma sirkesini suyla seyreltip içebilir veya salatanıza ekleyebilirsiniz.
FESLEĞEN: Yatıştırıcı özelliğiyle yemeklerde, salatalarda çiğ olarak kullanabilir veya 4-5 fesleğen yaprağını kaynatıp ılık bir şekilde çayını içebilirsiniz.
TARÇIN: Günde 2 kez tarçın çayı şeklinde içebilir, toz formunu çorba veya ılık laktozsuz süt ile tüketebilirsiniz.
FERMENTE LAHANA TURŞUSU: Guatrojenik bir besin olan lahana, guatr ya da tiroit bezi rahatsızlığı olan bireylerde de diyetten çıkarılan besinlerden biridir. Ancak hastalık şiddeti ve bireysel seyri göz önünde bulundurularak hekim veya diyetisyen kontrolünde kullanılabilir.
ZENCEFİL: Taze olarak 1 küçük parça zencefili salatalarınıza rendeleyerek diyetinize ekleyebilirsiniz. Ülser gibi ilerlemiş mide rahatsızlığı olan ve safra kesesinde taş bulunan bireyler tüketiminden kaçınmalıdır.
KİREÇLENMENİN ÇARESİ HİDROJEL TEDAVİSİ
Halk arasında kireçlenme olarak nitelendirilen diz ağrıları, daha çok orta yaş ve üzerinde yaşanıyor. Kıkırdak dokusunun kaybıyla ortaya çıkıyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Özgür Oktay Nar, vücudun ürettiği sıvının belli bir süreden sonra bu bölgeye yetmediğini söylüyor. Dizin içine platin yerleştirme, protez koyma, kapak değiştirme ameliyatlarına alternatif olarak Türkiye'de yeni uygulanmaya başlanan hidrojel uygulamasının diğerlerinden farklı olduğunu belirtiyor: Hidrojel sıvısının yüzde 97,5'i sudan, yüzde 2,5'i de poliakrilamid denilen vücut tarafından emilemeyen bir dolgu malzemesinden oluşuyor.
2 SAAT TEMPOLU YÜRÜYORLAR
Bu dolgu malzemesi estetik sektörü başta olmak üzere birçok tedavide yıllarca kullanılmış. Bu sıvı vücut tarafından emilmiyor, vücut bunu yok edemiyor. Kemiklerin sürtünmesini önlüyor. Hastalarda 3 aylık sürecin ardından büyük ölçüde iyileşme gözlemlendi. Hastalar, tedaviyle 1.5-2 saat tempolu yürüyüş yaptıklarını söylüyor.