Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Gastroenteroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Özgür, karaciğer yağlanmasının giderek arttığını belirtiyor. Türkiye'de her 100 erişkinden 30'unda karaciğer hastalığı olduğunu söylüyor. Yağlanma ile birlikte karaciğerde iltihaplanmanın başladığını belirtiyor. Bunun da hastalıkları tetiklediğini kaydediyor.
KAŞINTI VE AĞRIYA DİKKAT
Prof. Özgür hastalıkla ilgili şu bilgileri veriyor: Bu rahatsızlık, karaciğer hücrelerini harap ediyor. Fibrozis denilen karaciğerde yara dokusu oluşmaya başlıyor. Bu yara izi dokusu arttıkça karaciğerin işlevi bozuluyor. Hastalık siroza doğru ilerliyor. Zamanla karaciğer kanserine de yol açabiliyor. Bu hastalarda karaciğer enzimleri yüksek seyrediyor.
Hastalığın belirtileri arasında ise ağrı ilk sırada yer alıyor. Bu şikayetler, karında sağ üstte ağrı, dolgunluk hissi, halsizlik, çabuk yorulma şeklinde sıralanıyor. Hastalığın ilerlemiş döneminde kaşıntı, iştahsızlık, bulantı ve sarılık görülüyor. İlaç tedavisinden önce beslenme şeklinin değiştirilmesi gerekiyor. Sakatat, yağlı et gibi kolesterol içeren yiyeceklerden uzak durulması büyük önem taşıyor. Sebze, meyve, beyaz et ve lifli gıdaların ilk sırada olması gerekiyor. Şeker, vücutta yağa dönüştürüldüğü için karbonhidrat ve şeker tüketimimizi en aza indirmek önem teşkil ediyor.
4 GÜN YÜRÜYÜŞ
Özgür, düzenli sporun da önemli olduğunu aktarıyor: Egzersiz, kilo vermede, karaciğer yağlanmasında önemli bir mekanizma olan insülin direncini düşürüyor. Ayrıca uzun vadeli olarak kalp ve damar hastalıklarından korunmada fayda sağlıyor. Günde en az 30-45 dakika 4 gün tempolu yürüyüş yapmak gerekiyor.