Kişinin etrafının dönüyormuş gibi algıladığı bir baş dönmesi olarak bilinen vergito, hayatı kabusa çeviriyor. Geçici bir durum olabileceği gibi etkileri uzun da sürebiliyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Işıl Güzel, önemli bilgiler veriyor.
İKİ TÜRÜ BULUNUYOR...
Ataklar halinde seyreden vertigo, günlük hayatı olumsuz etkiliyor. Kendi içinde de gruplara ayrılıyor. Çevresel Vertigo, toplam vakaların yüzde 80'ini oluşturuyor. Genellikle iç kulakla ilgili bir sorun nedeniyle ortaya çıkıyor. Merkezi (Santral) Vertigo ise beyin kökü veya beyincik ile yani merkezi sinir sistemi ile ilgili problemler nedeniyle ortaya çıkıyor. Hastaların yüzde 20'sinde görülüyor.
TANSİYONU DA DÜŞÜRÜR
Vertigo, daha çok baş dönmesi ve denge bozuklukları şikayetine yol açıyor. Hastalar mide bulantısı yaşayabiliyor. Ayrıca tansiyon düşmesi, kulakta basınç hissi, çınlama, duyma kaybı görülebilir. Eğer daha önce bir baş dönmesi sorunuyla karşı karşıya kalınmadıysa, ani başlayan ve uzun süre düzelmeyen bu şikayet karşısında mutlaka bir hekime başvurması öneriliyor.
ŞİKAYETLERİ HAFİFLETİR
Baş dönmeleri çok şiddetliyse ve kulakta birkaç kanalda birden kristal oynaması olmuşsa aynı zamanda ilaç tedavisi yapılıyor. Enfeksiyona bağlı gelişen vertigo tedavisi için antibiyotik veya antiviral ilaçlar da kullanılıyor. Tedavide cerrahi işlemler diğer tedavi seçeneklerinin işe yaramadığı durumlarda tercih ediliyor. BPPV ve akustik nörinom, tedavide ön plana çıkıyor.
TEDAVİSİ MÜMKÜN
Vertigo, bazı durumlarda tedaviye ihtiyaç duymadan kendiliğinden geçebiliyor. Ancak kalıcı olarak düzeltilebilmesi için öncelikle altında yatan sebeplerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Benign pozisyonel vertigoda kristal oynamasının olduğu vertigo tipi düzeltme manevralarıyla tedavi ediliyor. Dix-Halpike testi ile tanı konulup Epley manevrasıyla düzeltilebiliyor. Manevralardan önce hastalara ilaç verilmiyor. Düzeltme manevraları seanslar şeklinde oluyor ve genellikle 4-5 seans tekrarlıyor.