Safra kesesi, yemeklerden sonra özellikle yağlı gıdaların sindirilmesini kolaylaştıran safra sıvısının bağırsaklara geçişini sağlıyor. Toplumda sık görülen safra taşı ve safra polipleri ise dayanılmaz ağrılara yol açıyor. Kadınlarda daha sık görülen safra kesesi taşının oluşmasında, yüksek kolesterol önemli rol oynuyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mete Dolapçı, önemli bilgiler veriyor.
BEYAZ TENLİYSENİZ...
Safra kesesinde genellikle taş ve polip şikayetleri görülüyor. Beyaz tenli, sarışın ve doğum yapmış kadınlarda daha çok karşılaşılıyor. Safra kesesi taşlarının en sık izlenen tipini kolesterol taşları oluşturuyor. Safra içeriğindeki kolesterol miktarının artması taş oluşumuna yol açabiliyor. Safra kesesi hastalıklarının tanısında kullanılan en güvenilir yöntemi ultrasonografi oluşturuyor. Kanserden şüphelenildiği durumlarda ise bilgisayarlı tomografi (MR) ve daha ileri tetkikler de uzman doktor tarafından istenebiliyor. Taş ameliyatı genellikle kapalı (laparoskopik) yöntem ile gerçekleştiriliyor ve operasyon sırasında safra kesesi, içindeki taşlarla birlikte alınıyor. Nadiren de olsa kapalı ameliyat sırasında anatomik yapıların yeterli olarak ortaya konamadığı durumda da açık ameliyata geçilebiliyor.
AĞRI YOKSA ALINMASIN
Toplumda, safra kesesi taşlarının kansere yol açtığına dair yanlış bir inanış bulunuyor. Prof. Dr. Mete Dolapçı bu taşların kansere neden olduğuyla ilgili doğrulanmış bir bilimsel verinin olmadığını söylüyor. "Hiçbir şikâyeti olmayan ve safra kesesinde taş olan bir kişinin kanser riski nedeniyle ameliyat kararı vermesi doğru değildir" diyor.