"Kılıçdaroğlu Müslümanlardan özür dilemeli"

Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, herkesin eline, diline, beline hakim olması gerektiğini belirterek Kılıçdaroğlu'na Müslümanlardan özür dilemeye çağırdı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :04 Mayıs 2011 , 00:00 Güncelleme Tarihi :04 Mayıs 2011 , 15:55
Kılıçdaroğlu Müslümanlardan özür dilemeli

İÇİNDEKİLER

Başbakan Erdoğan, CHP bu ülkenin dini değerlerine ardı ardına hakaret yağdırdığına dikkat çekerek, "Eskişehir'de camiye, tesettüre hakaret ettiler. CHP'nin bir milletvekili adayı, güya bir bilim kadını çıktı, İstanbul'un Zincirlikuyu mezarlığında, eskiden orada Ruhuna Fatiha yazarmış, ondan rahatsız olmazmış. Şimdi orada, "Her nefis ölümü tadacaktır yazıyor. Bu Allah'ın ayeti biliyorsunuz. Hatta tabutların üzerine yazar. Allah'ın ayetine sinir bozucu diyor. Böyle bir ifadeyi kullanmak için CHP adayı olman mı gerekiyordu" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun ağza alınmayacak laflar söylediğini belirten Erdoğan, "Ardından Balıkesir'de yine şahsıma hakaretler etti. Kendisinden önceki beline hakim olamadı, genel başkanlıktan gitti. Ama şimdi yine milletvekili adayı. Peki diğer taraftaki hanım milletvekili ne oldu. Onu aday yapmadılar. Ne oldu suçlu o mu oldu? İkisi de suçlu değil miydi?" diye konuştu.

Bahçeli'nin "AK Parti insanların özeline giriyor" sözlerine yanıt veren Erdoğan şöyle dedi: "Yav kendi eşiyle mi bir şey oluyor da özeli oluyor. Kendi eşiyle değil nasıl özel dersin. Bu özel değil, bu genel, genel. Bu ahlaksızlıktır, toplumu aldatmayın. Kendi adamlarının da kasetleri çıkmaya başladı o da konuşmaya başladı. O da aynı şeyleri söylüyor, "insanların özeli" diyor. Bu özeldi de neden istifa ettirdin."

"KILIÇDAROĞLU MÜSLÜMANLARDAN ÖZÜR DİLEMELİ"

"Herkes, elini, diline, beline hâkim olacaktır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sayın Kılıçdaroğlu, böylesi bir skandal kasetin genel başkanıdır. Yoksa nerede genel başkanlık. Haddine mi ya…Kılıçdaroğlu milletin değerlerine dil uzattık, edeplice uyardık. Ancak dün Siirt'te haddi aşarak, sınırları aşarak, artık edep dairesini tamamen çiğneyerek, aklı, izanı, vicdanı, inancı bir kenara bırakarak, mutlak yaratıcımız olan Allah'a dil uzatmak gibi bir densizliğe, bir edepsizliğe büyük bir saygısızlığa imzasını attı. 'Haşa' diyorum, 'suphanallah' diyorum, 'Allah mekandan zamandan münezzehtir' diyorum. Rabbimin mağfiretine, sizlerin affına sığınıyorum…
Diyor ki; 'Statükocunun Allah'ı Ankara'dadır…'
Ya Siirt'te karşında beklediğin kalabalığı bulamadın diye bu densizliği yapma hakkın var mı? Bu densizliktir, küstahsızlıktır, saygısızlıktır… Şahsıma bir hakaret bugüne kadar hep katlanıyorum. Ama Yaratana yapılmış bu küstahlığa gülüp geçemem, bunun benzetmesini bile yapamazsın. Nedir bu haddini bilmezlik. Bizden özür dilemedi, bari bu edepsizlikten dolayı Müslümanlardan özür dilesin. Eğer zerre kadar haysiyeti varsa o koltukta oturmasın. Kemal Kılıçdaroğlu'na artık "edep yahu" demiyorum. Haddini bil haddini diyorum…"