Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 61. Hükümet'in programını TBMM Genel Kurulunda sunmaya başladı.
TBMM Genel Kurulu TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında toplandı. Çiçek, andiçmeyen milletvekillerini bu birleşimde de kürsüye davet etti. Andiçmek isteyen çıkmayınca, Çiçek gündeme geçti.
Çiçek, Bakanlar Kurulu programını okumak üzere Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı kürsüye davet etti.
Erdoğan, sunuşuna başlarken, Meclisin 24. Dönemi'nin hayırlı olmasını diledi. Erdoğan, ''Bu vesileyle başta Cumhuriyetimiz kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, muasır medeniyet yolunda bu büyük millete hizmeti geçen, eser bırakan, taş üstüne taş koyan bütün devlet ve siyaset adamlarına şükranlarımı sunuyorum'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçimler sonucu TBMM temsil yetkisi alan bütün siyasi partileri ve milletvekillerini tebrik ederek, millete yapacakları hizmette başarılar diledi. Huzur ve güven ortamı içinde gerçekleşen, hızlı bir şekilde sonuçlandırılan, adil ve özgür bir seçim süreci yaşandığını belirten Erdoğan, ''Bu vesileyle bir kez de yüce heyetiniz önünde seçim sürecine katkıda bulunan tüm kişi ve kurumlara teşekkür ediyorum'' diye konuştu.
Seçim sonucunda Meclis'in yüzde 87 gibi çok yüksek bir katılımla oluştuğunu, temsil oranının ise yüzde 95 gibi uzun zamandır rastlanmaya bir düzeye çıktığını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
''Bu sonuçlar demokrasimizin katılım ve temsil niteliklerinin daha da güçlendiğini gösteriyor: Yine bu sonuçlar milletimizin tüm sorunların çözüm adresi Meclis olarak gördüğünün ve bu Meclisten çok şeyler beklediğinin açık bir işaretidir.
Parlamentomuzun seçmenin kendisine yüklediği emaneti hakkıyla yerine getireceğinden milletimizin beklentileri doğrultusunda 4 yıl boyunca büyük bir özveriyle çalışacağından şüphe duymuyorum. Millet Meclisten sorunları için çözüm bekliyor ve bu Meclis de inşallah bu beklentiyi azami ölçüde karşılayacaktır.''
Attığımız her adımda insanlarımızın talep ve beklentilerini dikkate aldık. Bugüne kadar detaylı şekilde hazırladık burada bir özeti açıklayacağız...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Önümüzdeki dönemde Meclisimiz içinde diyaloğa, uzlaşma arayışına ve işbirliğine önem vermeye devam edeceğiz'' dedi.
Erdoğan, TBMM Genel Kurulunda 61. Hükümetin Programı'nı okudu. Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde milletin yüksek atılım ve temsilin yanı sıra yönetimde istikrarı da güçlü şekilde sürdürmek yönünde tartışmasız bir irade ortaya koyduğunu belirtTİ.
Başbakan Erdoğan, ''Demokrasi tarihimizde görülmemiş, dünyada da eşine az rastlanır bir şekilde birbiri ardına üç dönem partimizin oylarının artması, milletimizin iktidarımıza olan güveni her dönem tazelediğini gösterdi. Siyaset tarihimize silinmez harflerle yazılacak bu başarı, aynı zamanda sorumluluğumuzu ve hassasiyetimizi de artırdı. 12 Haziran seçimlerinin asıl galibi, hiç ama hiç şüphesiz Türkiye'dir, bu aziz millettir'' diye konuştu.
Sahip oldukları tecrübeyle hiç eksilmeyen heyecanlarını birleştirerek Türk milletine efendi değil hizmetkar olmaya devam edeceklerini kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu:
''AK Parti olarak köklü tarihimizden ve medeniyetimizden aldığımız özgüvenle ilk günden itibaren kaynak Türkiye'dir dedik. Ülkemizin sahip olduğu muazzam potansiyeli harekete geçirmek üzere güven verici politikalarla milletimizin huzuruna çıkmayı, en önemli ilke olarak benimsedik.
Milletimizi siyasetimizin öznesi olarak gördük. Attığımız her adımda insanımızın değerlerini, talep ve beklentilerini esas aldık. Siyaset kurumuna güvenin ancak böyle sağlanacağına inandık.
Türkiye'yi zenginleştiren, demokrasisini derinleştiren, ülkemizin itibarına itibar kazandıran siyasetimiz, yeni dönemde daha güçlü bir Türkiye için milletten aldığı yetkiyi yine milletin hizmetine sunacaktır. Ülkeler arasında kıyasıya bir rekabetin yaşandığı dünyamızda, kaybedecek bir tek günümüzün dahi olmadığına inanıyoruz.''
''MİLLETİMİZİN EKMEĞİNDEN DE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN DE TAVİZ VERMEDİK''
Erdoğan, oldukça kapsamlı ve detaylı şekilde hazırlanan Hükümet Programı'nın özetini aktaracağını belirtti. ''Hükümet Programı sizlere dağıtıldı'' diyen Erdoğan, bazı milletvekillerinin programın dağıtılmadığını söylemesi üzerine, ''Herhalde dağıtacaktır arkadaşlar. Çünkü dağıtılmasını kendilerinden ben de rica etmiştim'' karşılığını verdi.
Hükümet Programını devamlılık esasıyla 18 Kasım 2002'den bugüne ulaşan bir silsile etrafında kaleme aldıklarını anlatan Erdoğan, 4. AK Parti Hükümeti'nin önceki 3 dönemde başlattığı çalışmaları devamlılık esasıyla geleceğe taşıyacağını vurguladı.
Erdoğan, 2015 yılına kadar olan 4 yıllık dönemde bir yandan başlattıkları çalışmaları tamamlayacaklarını, diğer yandan da yeni projeleri hayata geçireceklerini ifade ederek, ''Bu hükümet programında 'yaptık, yapıyoruz, yapacağız' diyoruz, yaptıklarımızı yapacaklarımızın teminatı olarak sizlere ve kamuoyuna bir kez daha hatırlatıyoruz'' dedi.
Önceki Hükümet programlarının ülkenin yıllardır bekleyen sorunlarına gerçekçi çözümler içerdiğini kaydeden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Dünyanın ve bölgemizin yaşadığı çalkantılı dönemlere rağmen bu çözümlerin büyük bölümünü hayata geçirmiş bulunuyoruz. Diklenmeden dik durduk. Omuzlarımıza yüklenen emanete sahip çıktık. Milletimizin ekmeğinden de özgürlüğünden de taviz vermedik.
Demokratik siyaset kurumunu bir bütün olarak zayıflatmaya yönelik her türlü tahrik ve tertibi büyük bir sağduyuyla aştık. Bundan sonra da milli iradenin önüne çıkarılan her engeli, kararlı ve cesur bir duruşla, milletimizin desteğiyle aşma noktasında hiçbir tereddüt taşımıyoruz.
Değişimden yana bir hükümet olarak demokrasi ve hukukta, ekonomide, sosyal alanda, dış politikada ezberleri bozduk. 9 yılın ardından şunu büyük memnuniyetle ülkem ve milletim adına çok büyük bir gururla ifade etmek istiyorum; Bugün artık Türkiye'de siyasetin alanı daha geniş, ekonomi daha büyük, sosyal bünye daha güçlüdür.
Ülkemizin itibarı bölgesinde ve dünyada çok daha yüksek bir konuma ulaşmıştır. Sorunlardan kaçmadık, yapay gündemlere takılıp kalmadık. Sorunlardan değil, sorunların çözümünden beslenen ve büyüyen bir iktidar olduk.''
74 MİLYONUN HÜKÜMETİ
Tüm bu reform ve dönüşüm sürecinde milletin ve milli iradenin tecelligahı olan Meclisin en büyük destekleri olduğunu ifade eden Erdoğan, ''Önümüzdeki dönemde Meclisimiz içinde diyaloğa, uzlaşma arayışına ve işbirliğine önem vermeye devam edeceğiz'' dedi.
Meclisin daha verimli çalışması için Hükümet ve AK Parti Grubu olarak ellerinden gelen tüm katkıyı vereceklerini kaydeden Erdoğan, ''Bir kez daha hatırlatmak isterim ki nasıl ki bu Meclis Türkiye'nin 74 milyonun Meclisi ise 4. AK Parti Hükümeti de 74 milyonun hükümetidir.
81 vilayetin 78'inden milletvekili çıkarmış, 7 coğrafi bölgede birinci olmuş bir parti olarak milletimizi topyekün kucaklayacak, ayrımcılıktan büyük bir hassasiyetle kaçınacağız.
Tek bir kişi dahi olsa her vatandaşımızın diline, inancına, kültürüne, değerlerine, yaşam tarzına, tüm farklılıklarına saygı göstermeye devam edeceğiz'' diye konuştu.
12 Haziran seçimlerinde hesap verdikleri halkın yapılanları takdir ettiğini gösteriği gibi gelecekte yürümeleri gereken yol haritasını da hür iradesiyle tayin ettiğini belirten Erdoğan, ''Halkımız istikrar içinde yenilenmeye verdiği desteği açıkça ortaya koydu.
Hepimize düşen görev, işte bu çatı altında milletimizin kutlu çağrısına cevap vermektir. Biz de hükümet olarak programımızı milletimizin sandıkta verdiği mesajı en iyi şekilde okuyarak hazırladık. İnanıyorum ki sizlerin onayıyla bu program, yeni Türkiye'nin inşasına giden kapıyı sonuna kadar açacaktır. Bu program 21. yüzyılın yükselen ülkesi olarak bölgemizde ve dünyada hak ettiğimiz konumu daha da pekiştirecektir'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kardeşliği daha da pekiştirecek reformlara kararlı bir şekilde devam edeceklerini söyledi.
Erdoğan, TBMM'de 61. hükümetin programını sunuşunda, bütün etnik gruplara, müslim veya gayrimüslim, Sünni-Alevi, başörtülü-başı açık, yoksul-zengin, kadın-erkek, engelli,-engelsiz her görüşten vatandaşa aynı nazarla baktıklarını, her bireyin temel hak ve özgürlüğünü en ileri düzeyde hayata geçireceği bir ortamı hedeflediklerini ifade etti.
Uzun yıllardır yürekleri yakan sorunların tam anlamıyla çözüme kavuşacağı yegane çatının Meclis olduğunu vurgulayan Erdoğan, ''Hükümet ve AK Parti grubu olarak tüm bu meselelere yönelik Meclisimizde oluşacak diyalog ve uzlaşma sürecine en güçlü şekilde destek olacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Ülkemizin geleceğini her türlü kısa vadeli menfaatin önünde tutarak, tüm bu alanlarda yapılması gerekenleri hep birlikte hayata geçirmek zorundayız'' diye konuştu.
Milli birliği ve gücü pekiştirecek çabaların, vatandaşın huzur ve refahına katkıda bulunacağı gibi Türkiye'nin uluslararası arenada çok daha etkili bir güç haline dönüşmesini hızlandıracağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Kürt meselesinin çözümü için önceki dönemlerimizde ileri adımlar attık. Olağanüstü halin kaldırılmasından, Kürtçenin serbestçe kullanımına ve öğrenimine, ekonomik kalkınmadan sosyal ve kültürel alandaki reformlara kadar çok geniş bir alanda tarihi reformlar gerçekleştirdik. Kardeşliğimizi daha da pekiştirecek bu reformlara kararlı bir şekilde devam edeceğiz.
Biz aynı tarihi, acıyı, sevinci paylaşan bir milletin çocuklarıyız. Bu nedenle, bu topraklarda ayrılıkçılığın tarihsel, sosyolojik ve kültürel hiçbir temeli, zemini yoktur.
Bizim çözüm politikamızın temelinde insan vardır. Bu nedenle, cesaretle attığımız demokratikleşme adımları ülkenin bir bölgesine ya da bir toplumun bir kesimine değil tamamına yöneliktir. Şiarımız, herkes için daha fazla demokrasi, daha fazla hak ve daha fazla özgürlüktür. Bu yüzden diyoruz ki biz hep birlikte Türkiyeyiz.''
ADALET SİSTEMİNDEKİ YENİLİKLER
Başbakan Erdoğan, hukuk sisteminde yer alan, güncelliğini kaybeden, evrensel ilkelerden kopuk ve toplumun taleplerini karşılamaktan uzak kalmış başta Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu olmak üzere temel kanunların Meclisin iradesiyle yenilendiğini söyledi.
Uzun yargılama sürelerinin kısaltılması amacıyla yüksek mahkemelerin kapasitelerinin artırıldığını hatırlatan Erdoğan, bilişim teknolojisinin yargının hizmetine sokulduğunu, Yargı Ağı Projesi ile adliye, nüfus, tapu, polis ve seçim kurulları gibi birçok kurumun elektronik ağlarla birbirine bağlandığını anlattı.
Modern adalet sarayları inşa edilerek, adliyelerin bodrum katlarından kurtarıldığını belirten Erdoğan, ''İktidarlarımız döneminde Cumhuriyet tarihinde yapılanın 5 katı kadar adalet hizmet binası yaptık. Önümüzdeki dönemde güven veren bir adalet sistemine ulaşmak temel hedefimiz olacaktır. Bu süreçte, hazırlamış olduğumuz Yargı Reformu Stratejisi'ni bütün boyutlarıyla hayata geçireceğiz. 'Gecikmiş adalet, adalet değildir' anlayışıyla yargı süreçlerini daha hızlandıracağız'' şeklinde konuştu.
Hükümetleri döneminde kurulan ancak faaliyete geçirilemeyen istinaf mahkemelerinin sayılarının 9'dan 15'e çıkarıldığını ve başsavcılarının atandığını anımsatan Erdoğan, bu mahkemelerin en kısa sürede faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Adli Tıp Kurumu'nun kapasitesini daha da artırarak kurumun hizmetlerinin hızlandırılacağını ve ülke genelinde yaygınlaştırılacağını anlatan Erdoğan, hakim-savcı sayılarında yaşanan artışa dikkati çekti. Erdoğan, ''Halen ülkemizde her yüz bin kişiye düşün hakim sayısı 10'dur. Bu rakamı önümüzdeki dönemlerde AB ortalaması olan 20 seviyelerine yaklaştırmayı hedefliyoruz'' dedi.
GÜVENLİĞE İLİŞKİN ÇALIŞMALAR
Sunuşunda, güvenliğe ilişkin çalışmalar hakkında da bilgi veren Başbakan Erdoğan, AK Parti iktidarı olarak ortaya koydukları güvenlik politikalarıyla yerleşik güvenlik anlayışında köklü bir paradigma değişikliği gerçekleştirdiklerini ifade etti. ''Özgürlük için güvenlik'' yaklaşımını temel politika olarak benimseyerek uygulamaya koyduklarını belirten Erdoğan, ''Güvenlik uygulamalarında ve güvenlik personelinin eğitiminde hukuk devletini ve insan haklarını esas alan önemli gelişmeler kaydettik'' dedi.
Toplum destekli polislik uygulamasıyla, polisin vatandaşlarla daha yakın ilişki içinde olmasının polise duyulan güveni artırdığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
''Polis-halk yardımlaşması, suç oranlarının düşmesinde büyük katkı sağlamıştır. 2007 yılında başlatılan, 'güvenli okul-güvenli eğitim' projesi başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. İlk ve orta öğretim kurumlarımızda gençlerimizin suç ve suç ortamlarından korunması ve okul çevrelerinin temizlenmesi yönünde en güvenli dönemi yaşıyoruz.
Geliştirilen ileri teknoloji ve uzmanlık sayesinde, işlenen suçları ve olayları aydınlatmada en başarılı ülkelerden biri haline geldik. Geçmişte 'faili meçhul' konusunda suçlanan ülkelerden biri olan Türkiye, iktidarımız döneminde eleştirilen değil övülen bir sicile kavuşmuştur.
AK Parti iktidarı, güvenlik alanında organize suç örgütleriyle, çetelerle illegal yapılarla etkin bir mücadele yürütmüştür. Ülkemizde geçmişte görülen mafya ve çete örgütlenmeleri önemli ölçüde çökertildi. Suç oranlarının düşmesinde organize suç örgütlerinin çökertilmesinin büyük payı vardır.
Hükümetimizin esas aldığı, ''işkenceye sıfır tolerans'' ilkesi kararlılıkla uygulanmaktadır. Artık Türkiye işkence ile anılan bir ülke olmaktan çıkmıştır.''
Başbakan Erdoğan, özgürlük ve güvenlik arasındaki hassas dengeyi dikkate alarak, insan haklarını ve evrensel değerleri esas alan bir asayiş ve güvenlik ortamının sağlanmasının temel amaçları olduğunu vurguladı.
''Özellikle mafya, çeteler ve organize suç örgütleriyle başarılı mücadelemiz sürecek'' diyen Erdoğan, vatandaşlar için baskı ve tehdit oluşturabilecek bütün yapıların üzerine kararlı bir şekilde gidileceğini ifade etti.
Bugüne kadar idarede merkeziyetçi, içe kapanık, kırtasiyeciliği azaltan mevzuat sadeleştirmeleri yaptıklarını, bilgi ve iletişim teknolojilerinin yaygın bir şekilde kullanımına önem verdiklerini kaydeden Erdoğan, ''Yenilediğimiz Kamu Mali Yönetimi Kanunu ile şeffaflığı artırdık.
Bilgi edinme hakkı getirerek yönetimin tasarrufları üzerinde vatandaşımızın denetimini artırdık. 2003 yılından bugüne kadar Türkiye İstatistik Kurumuna düzenli bir şekilde, 'yaşam memnuniyeti' araştırması yaptırdık. Vatandaş ve sonuç odaklı yönetim anlayışımız önümüzdeki dönemde de hız kesmeden devam edecektir'' diye konuştu.
****
Ak Parti iktidarı mevcut çalışmaları tamamlayacak yeni projeleri hayata geçireceğiz... Yaptık, yapıyoruz yapacağız diyerek tekrar hatırlatıyoruz...
Demokratik siyaset kurumunu bir bütün olarak her türlü tehditi büyük bir sabır ve güçle aştık. Bundan sonra da milli iradenin karşısındaki her türlü engeli aşma konusunda tereddüt yaşamıyoruz...
Eğitim Dış politika, ekonomi gibi alanlarda ezberleri bozduk. Sorunlardan kaçmadık. Yapay gündemlere takılmadık. Tüm reform ve dönüşüm sürecinde Meclis en büyük destekl oldu. Önümüzdeki dönemde diyaloğa işbirliğine devam edeceğiz... Nasıl ki bu meclis Türkiye'nin meclisi ise, 61. hükümet de 74 milyonun hükümetidir. Milletimizi topyekun kuacaklayıp tüm herkesi kucaklayacağız. Tewk bir vatandaşın dahi kültür, inanış ve farklılıklarına saygı duyacağız...
12 Haziran'da halkımız takdir ettiği gibi bizleri gidilecek yol haritasını da ortaya koydu...
Ülkemizin AB'ye katılım sürecini kararlılıkla yürüttük. Yürütüyoruz. Bazı AB ülkelerinin olumsuz tepkileri süreci olumsuz etkilese de biz bu sürece devam ediyoruz. Aktif dış politikanın Türkiye AB ilişkilerini doğru yere taşıyoruz. Türkiye ileriye gidecektir. AB bakanlığını da kurmuş bulunuyoruz.
Ak Parti olarak politikaları bütünlük içersiinde gerçekleştirdik. Ülkemizin dış politikası ve dışardaki konu ile etkileşimini büyük bir hassasiyetle çözdük. 12 Eylül 2010 Anayasa oylaması ile birçok yeniliği getirdik. Demokrasinin tüm kurul ve kuralları ile yerleştirilmesi 3. dönemde de temel hedefimiz. TBMM'den en önemli beklentimiz yeni bir anayasa yapılmasıdır... Yeni anayasanın mümkün olan en iyi ve en katılımlı şekilde yapacağız. Sivil anayasa taahhütü konusunda gerekeni yapacağız... Yeni anaysa en geniş kapsamlı demokrasinin tüm unsurlarını içeren bir metin olmasını savunuyoruz. Temel haklar kısmı belirlenirken uluslararası insan hakları belgeleri de esas alınmalı. Bu dönemde demokratikleşme hedefimizi ileri demokrasi olarak belirledik. Ak Parti olarak kurulduğumuz günden itibaren sorunların daha fazla demokrasi ve özgürlükle çözüleceğine inanıyoruz.
Türkiye'nin çözümü sürekli ertelenen sorunları ile cesaretle yüzleştik. Yıllardan beri demokrasi eksikliği ile büyüyen din dil ırk gibi çokboyutlu arayışlarımızı gelecek dönemde de sürecek. İlk 10 ekonomi hedeflernirken iç bünyemizi de sağlamlaştırmak gerekir. İlave adımlarla sonuca varacağı.z. Denizi geçtik derede boğulmayacağız...
Milli birlik ve beraberlik projemizin takipçisi olacağıoz... Ortak değerlerimizi gözardı etmeden farklılıkları zenginlik olarak görmek müşterek sorunumuz. Ayrıştırıcı siyaset yapmadan farklılıklara saygı duyan bir anlayışı sürdüreceğiz... Hiçbir insanın kendini 2. sınıf olarak görmedği bir toplum inşasını sürdürüyoruz. Yeni Anayasa başta olmak üzere bu birikimin meyve vereceğinden şüphemiz yok.
Milli birliğimizi sağlayan bu çabalar uluslararası bir güç olmamızı da sağlayacaktır.. Kürt meselesinin çözümü için önemli adımlar attık. Çok geniş bir alanda tarihi reformlar gerçekleştirdik. Bu reformalara devam edeceğiz. Bu topraklarda ayrılıkçılığın sosyal kültürel hiçbir zemini temeli yoktur... Politikalar toplumun tamamnına yöneliktir. Şiarımız daha fazla özgürlük daha fazla demokrasidir. Bu yüzden biz Birlikte Türkiye'yiz diyoruz...
Hukuk alanında da birçok yol katettik. Yasalarımızı yeniledik. Bilişim teknolojisini yargının hizmetine soıktuk. Birçok kurumu elektronik ağlarla bağlaıdk. Modern adliyelerle bodrum katlarından kurtardık... Yargı reformu stratejisinin hayata geçireceğiz. Yarg süreçlerini hızlandıracağız.
Halen ülkemizde her yüz bin kişiye düşen hakim sayısı ondur. Bunu 20 bine indirmeye hedefliyoryuz. Avukatlara ve korumacı sisteme daha fazla ağırlık vereceğiz. Emniyet konusunda polisin halkla içiçe olması suç oranlarının düşmesine büyük katkı sağladı...
Faili meçhul konusunda eleştirilen Türkiye dönemimizde övülen bir yapıya kavuştu. Ülkemizde geçmişte görülen mafya ve çete örgütleri çökertildi. Artık Türkiye işkence ile anılan ülke olmaktan çıktı. Güvenlik politikaları vatandaşlar tarafından takdirle karşılanıyor... Bir asayiş ve güvenlik ortamı için çalışmayı sürdüreceğiz..
Bugüne kadar idarede merkeziyetçi içe kapanık yapıların açılması için yeni reformlar yaptık. Bilgi ve iletişm teknolıjilerinin yaygınlığına önem verdik. Vatandaş odaklı yatırımlarımız devam edecek. Merkezi Yönetim reformalarına ağırlık vereceğiz.
Yeni bakanlık yapıları ile devlet vatandaşa daha fazla hizmet sunacak yapıya kavuştuk...
Büyükşehir belediyeleri konusunda köklü değişiklik yapıyoruzç. 750 bin nüfusun üzerindeki şehirler,i büyükşehir yapıyoruz.
Yolsuzluk sıralamasında 2003'te 77. sıra iken şimd 56. sıraya yükseldi. Kamu kurumlarında bulunan bilgi ve belgeler vatandaştan istenmiyor. Artık işlemler elektronik ortamda veriliyor. Kamudaki işlemlerin elektronik işlemler için elektronik imza dönemi başladı. Elektronik hizmet kartı ile vatandaş hizmetlere 24 saat evlerinden ulaşabilecek.
Ekonomi politikalarımızı etkili biçimde uygulamaya devam edeceğiz. Güven ve istikrarla enflasyon ve kamu açıkları gibi sorunları çözdük. Gerçekleştirdiğimiz yapısal reformlar ve kurumsal düzenlemelerle tüm dünyayı etkisi altına alan küresel krizden etkin çıkan bir ülke durumuna geldik. Şeffaflık süreklilik tutarlılık ve öngörülebilirlik uygulamalarımız büyük yarar sağladı bunları sürdüreceğiz. Sürdürebilir bir ekonomik kalkınmanın mümkün olacağın farkındayız... Ekonomik dönnüşüm süreci açısından da kritik bir rol oynayacak. Günümüzün rekabetçi dünyasında yapılan yatırımlar insanımıza yapılan yatırımdır... Dünya istikrara arayışında diğer ülkeler toparlanma telaşında iken Ak Parti iktidarının uyguladığı reformlar dayanıklılığı artırdı ve krizden başarılı çıktı...
OECD ülkelerinde kş başına geliri 10 bin doların üzerine çıkardık. GSYH ile 16. sırada yer alıyoruz. Kişibaşına düşen gelir AB ortalamasının yüzde 48'ine yükseldi. AB ile Türkiye arasında refah farkı azaldı. Enflasyonda düşüşün, faizin eş zamanlı düşebileceğini ortaya koyduk. Yıllarca enflasyon ortamında sabit ve dar gelirliler ezilirken bu dönemde reel ücret artışı yaşandı. IMF ile ilişkileri başarı ile yönettik. 23,5 milyar olan borcumuzu 4,7 milyara indirdik. Krizde bankalarımız batmadı.
2023'te en iyi 10 ekonomi arasına girmeyi hedefliyoıruz.. Sürdürülebilir büyüme kararlılığımız sürdüreceğiz. Serbest ticaet, dalgalı kur rejimi sürecek. Sosyal restirasyon süreci devam edecek. Makro dengeleri dikkate alıp vatandaşın ihtiyacını da gözetmeyi sürdüreceğiz...
Sosyal harcamalarda ciddi artışlar gerçekleştirdik. Kamuya kaynak ayırarak başlayan bitirilmeyen yatırımları bitirdik. Bu şekilde yatırımların daha hız hizmete sunulmasına sağladık. Alt yapı ve sosyal amaçlı alanlara yatırım yapacağıoz. Para politikamızı sürdüreceğiz. Büyüme ve istihdam hedefleri ile birlikte sürdüreceğiz. Enflasyon hedeflerimizi belirledik. Dalgalı kur devam edecek. İstanbul uluslararası finans projesini hayata geçireceğiz. Bu faaliyetlerimizle İstanbul'ıun 10 finans merkezi arasında olmasını hedefliyoruz... Dış kaynak ihtiyacından fazla döviz girişi yaşandı. MB'nin döviz rezervi 2002 27milyar dolar seviyesinden 99,5 milyar sevyiesine yükseldi. 2002de 36 milyar dolar olan ihracat 130 milyar doları aştı yeniden aşacak. Cari açık konusunu da dikkatle izliyoruz. Türkiye'nin cari açık vermesinin ardında Enerjinin yüzde74'ünün dışardan alınması etkiliyor. Enerji Fiyat etkisinden arındırıldığın da yüzde4 seviyesinde. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yenilenebilir enerji yatırımları sürecek. Nükleerden vazgeçmeyeceğiz.
2012-2014 dönemini kapsayacak orta vadeli programı açıklayacağız... Güven ortamının korunması için en küçük taviz dahi vermyeceğiz. Gereken tedbirleri kararlılıkla hayata geçireceğiz. Bankalarımızın ve özel sektörün güçlü sermaye yapısı ile yapılmasını sağlayacağız...
Turizmde alyapıyı tamamen tamamlayacağız. 2001'de12 milyon olan turist sayısı 29 milyona çıtkı. Gümrüklerde tek pebncere uygulamasına geçeceğiz.
İşsizlik konusunda tüm dünyada büyük artışlar gerçekleşirken bizde zamanında alınan önlemlerle işsizlikteki artış sınırılı kaldı. 2008 yüzde 11 2010'da yüzde 14 olurken 2011'de 10,8'e indi. Mevsimsel etkilerden arındırılmış işsizlik yüzde 9,9 oldu. İşsiz sayısı artsa da toplam istihdam azalmadı. 400 bin işsizimizi aktif iş programlarımızdna yararlandıracağız. Bu projelerle her yıl 200 bin kişi toplam 1 milyon işsize meslek öğretip iş sahibi yapacağız...
Aralık 2002'de brüt 250 lira olan asgari ücret 750 liraya yükseldi. Kadınların aktif çalışma hayatına katılmasını sağlayacak kredilere önem vereceğiz.. .özürlülere daha fazla imkan sağlanacak. Yeşil kartlıların çalışmaları halinde iptal ediliyordu şimdi ise işsiz kalana kadar kaldırılıacak.
Hedefimiz avrasyanın üretim üssü olmaktır. Yatırım ve iş ortamını güçlendireceğiz. Yeni yatırım teşvik sistemi ile uygulamaya devam edeceğiz. Türk Malı otomobil için gereken teşvik ve desteği harekete geçireceğiz. Çok amaçlı hava araçlarının desteklenmesini sürdüreceğiz.
Tarımsal desteklemelerde yüzde 255 artış sağlandı. Kredi tutarları 30 kat arttı, yüzde 59'daki faizler yüzde 5'e düştü. Hayvancılık ve sulama yatırımlarında faizi sıfırladık...
Elektrik kurulu gücünü 50 bin MW' a yükselttik. Önümüzdeki dönemde yerli ve yenilenebilir kaynakları değerlendireceğiz... Nükleer santral çalışmalarımızı hızlandıracağız... Elektrik kurulu gücümüzü 2015'te 62 bin Megawatt'a çıkaracağız... Kalan 11 ilimizi de doğalgaza kavuşturacağız. Artık doğalgazsız il kalmayacak. Denizlermizde kendi gemilerimizde araştırma yapmaya başlayacağız...
Ulaştırmadada çevreye duyarlı sürdürülebilir bir sistemi sunmaktır amacımız. Önümüzdeki dönemde hızlı tren ağını genişleteceğiz... Karayollarında 9 yıllık iktidar süresince bölünmüş yolun 2 katından fazlasını tamamladık. 9 yılda 13 bin 800 km ekledik. Bölünmüş yol uzunluğu 20 bin km oldu.
Eğitim sistemini yeniden yapılandıracağız... Fatih projesi ile yeni bir uygulamaya geçeceğiz. Her öürenciye elektronik kitap dağıtacağoz... Üniversitelerin daha özerk olacağı rekabetçi ortam yapacağız... Öğretim üyesi programını yaygınlaştıracağız. Kültürü ortak faaliyet alanı olarak gördük. Vakıfları ve vakıf eserlerini koruduk. Türk kültür sanat ve edebiyatının uluslararası arenada yayılmasını sağlyacağız. Elektronik kitapları yayınlayacağız..
Sağlıktaki dönüşüm programımızın başarıya ulaşmasında hekimler ve sağlık çalışanlarına teşekkür ediyorum. Hastaneleri tek çatı altında topladık. Sağlık hizmetlerinde artış sağladık. Yatak sayısı 201 bine çıktı. Tüm yataklarımızı uygun hale getirdik. Yatağa bağımlı hastalarımızın evlerinde sağlıklı güvenilir hizmet almasını sağlıyoruz... 2002 yılı sonunda 618 olan tam donanımlı hastane sayısını artıracağızç. 194 adet kar paletli mabulansı hizmete soktuk. Hava ambulansı 2008'de faaliyete geçirdik. 19 ambulans helikopter 2 ambulans uçağımız var. 2011'de 3 uaçğı daha dahil ediyoruz...
Yoksul ailelere teslim edilmek üzere 100 bin konut yapacağız. Kadınlarımız için geniş istihdam imkanları sağlayacağız. Çocukları ile yalnız yaşayan annelere stüdyo daireler yapacağız... Çocuklarımızın ev ve aile ortamının güvenli içim çocuk evleri yapacağız.
Sınavlarda katsayı adaletsizliğine son verdik. Burs ve öğrenim kredileri ile yurtların kapasitesini artırdık. Yurtdışı eğitim programından yararlanan öğrenci sayısını artırdık. Gençlik merkezlerini artıracağız. Sporu sosyalleşme aracı da yapacağız. Tesis sayısını yüzde 500 kaynağını yüzde 600 artırdık. Sporcu bursalarını 3 kat artırdık. Şampiyonalara uluslararası oyunlara ev sahipliği yaptık. Bundan sonra da her türlü girşimi yağacağız...
Gelecek dönemdeki çalışmalara çevre ve şehircilik bakanlığını bu amaçla kurduk. Kalkınma politikalarına uygun bölgesek nitelikli politikaları artırdık. TOKİ ve yerel yönetimlerle kentsel yenileme uygulaması başlattık. Sosyal adalet anlayışımızla peşnatsız 100-250 tl taksitle 10-20 yıl vadeli konutlar ürettik. Kent içi trafiği şehir dışından ayırmak için kent geçişleri yaptık. Atık su ve yağmur suyu sistemlerini kökten çözüyoruz. Su ve kanalizasyon altyapı projesi SUKAP'ı başlattık. Hangi belediye olursan olsun bundan istifade edecek belediyelere vereceğiz.
İmar mevzuatını marka şehirlere hizmet edilecek şekilde yenileyip görsel tasarımlara imkan sağlayacağız. Kentsel dönüşüm için ilave düzenlemeler yapacağız... Riskli şehirlerde dönüşüm çalışmalarına devam edeceğiz.. Susuz belge kalmayacak gereken yerde içme suyu arıtma tesisi yapacağız...
Yeni dönem projeleri ile 100 binlerce kişiyi istihdam edeceğiz. Seçim öncesi hiçbir vaadi unutmadık. Ben sadece burada bir özet verdim. Ayrıntıyı kitapçıkta bulabilirseniz... Yassı ada ve sivrei adayı farklı konseptle ele alacak Yassıada'yı bir demokrasi müzesine dönüştüreceğiz.
İzmir'de körfez geçişi projesini inşaa edeceğiz... Hızlı tren hatlarını inşaa edeceğiz... Sabuncubelinde bir tünel inşaa edeceğiz. İzmir İstanbul ankara'yı kesintisiz otobanlarla bağlayacağız.. İzmir'i farklı kent yapacağız.. Diyarbakırda projelerimize başlayacağız. Suriçi projemizi gerçekleştireceğiz. Diyarbakır'ı çevre illere ve İstanbul Edirneye kadar kesintisiz bağlıyoruyz. Silvan projesi ile sulama sistemi kuracağız. Diyarbakır'da yeşil bir yaşam kenti kuracağız. Silvan'da 318 bin kişiye iş imkanı sunacağız. Ankara'yı en önemli savunma sanayi merkezi haline getireceğiz. Yeni adalet sarayı ve uluslarararsı standartta stad ve fuar merkezi yapacağız... Ankara'yı hızlı trenin kesişme noktası yapacağız... Güneykent projesi ile Ankara'Ya 500 bin kişilik yeni bir şehir kazandıracağız... Tüm iller için projelerimizi en kısa zamanda tamamlayacağız... Güneydou Anadolu, Doğru Anadolu ve Konya ovası projelerini başlattık. DAP ve KOP'u kurduk...