"ADAY ÇIKARMA KONUSUNDA TEREDDÜT YAŞIYORLAR"
Bakan Egemen Bağış, seçimlerdeki AK Parti'nin adayı ile ilgili olarak da, "AK Parti adayının, hepimizin gönlündeki adayın kim olduğunu hepimiz biliyoruz. Onun kazanabilmesi için bizim öncelikle o seçimden 4 ay önceki yerel seçimlerde çok başarılı olmamız lazım. Öyle bir netice ortaya koymamız lazım ki, ana muhalefet partisinin genel başkanı, yavru muhalefet partisinin genel başkanı, sayın başbakanımızın, genel başkanımızın karşısına aday çıkarma konusunda bile tereddüt yaşasınlar. Şimdiden yaşıyorlar. Bakın Türkiye Cumhuriyeti'nin ana muhalefet partisinin genel başkanı, tutmuş diyor ki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a karşı Sayın Abdullah Gül aday olursa onu desteklemeyi düşünebiliriz. Kişi herkesi kendi gibi bilirmiş. Ömürleri boyunca iki kardeş gibi birbirlerine sahip çıkmış, dayanışma içerisinde olmuş bu iki liderin arasına Sayın Kılıçdaroğlu fitne sokabileceğini zannediyor. Yüreğin yetiyorsa çık 'ben adayım' de. Yüreğin yetiyorsa cumhurbaşkanlığına aday ol, boyunun ölçüsünü sana gösterilim. Konya'da da gösterelim, Manisa'da da, Ankara'da, İstanbul'da da gösterelim. Ama yüreği yetmiyor" şeklinde konuştu.
"BAŞKANLIK EN DOĞRU SİSTEMDİR"
Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış sözlerine şöyle devam etti:
"CHP, dönüp dolaşıp AK Parti'nin adayına karşı önereceği aday yine AK Partili bir aday olsun istiyor. Bu Türkiye'de demokrasinin ve muhalefetin geldiği noktayı gösteriyor. Milli şairimiz ne demiş; 'Tefrika girmemişse bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça onu yürekler onu top sindiremez' Allah bizim yüreklerimizi hep böyle toplu vurdursun. Hiç kimsenin bu fitne oyunlarına geleceği yok. Sayın Başbakanımız ile Sayın Cumhurbaşkanımız şu 10 yılda Türkiye'ye çok şey gösterdiler. Kardeşlik hukuku, dayanışma, birbiri için özveride bulunmak nedir; bunu defalarca gösterdiler, yine gösterirler. Bizim Başbakanımız ile Cumhurbaşkanımızın arasına fitne sokmak kimsenin harcı değildir. Ben ana muhalefete Konya'dan, sevginin, hoşgörünün, dayanışmanın başkentinden Hazreti Mevlana'nın huzurundan bir mesaj göndermek istiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, 'Gel şu Şeb-i Arus'a da biraz edep öğren. Biraz ülkenin birliğini, beraberliğini sağlamak için fikir al. İnönü'ye Başbakan olarak atanma sürecinde de aynı süreç yaşanmış. Cumhuriyetimizin kurucuları başkanlık sistemine inanmış insanlar. Yavru muhalefetin kurucusu rahmetli Türkeş'in kitaplarına bakıyorsanız, 'Başkanlık sistemi bu millet için en doğru sistemdir.' diyor. Ama bugünkü liderler istemiyor. Neden istemiyor, çünkü milletin teveccühüne sahip olan bir AK Parti var. Bizim onun karşında bir şansımız yok. Belki bir koalisyonla Türkiye'yi yeniden buhranlı günlere taşırız. Yeniden yolsuzlukların, krizlerin ayyuka çıktığı dönemlere taşırız düşüncesiyle başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar. Çünkü başkanlık sisteminde istikrar güvence altındadır. Başkanlık isteminde koalisyonların olabilme ihtimali yoktur. Bunu istemedikleri için koalisyon sistemlerinin o bulanık suda balık avladıkları karanlık günlerin yeniden Türkiye'ye gelmesi için buna karşı çıkıyorlar. Biz de kapı kapı dolaşıp inşallah bu sistemin doğru noktalarını anlatacağız. Sonra da halka gideceğiz. Halkımız ne derse o olacak. Biz milletin limanında her zaman huzur bulduk. Her sıkıştığımızda, her krizde tek ve sadece Yaradan'a ve halkımıza sığındık. Onun dışında da başka hiçbir güç odağı tanımadık, bundan sonra da tanımayız. Ve biz bu felsefi altyapı ile Konya'da Hz. Mevlana'nın öğretilerinden, Yunus Emre'nin öğretilerinden aldık. Bütün yaratılanları Yaradan'dan ötürü sevdik, bundan sonra da sevmeye devam edeceğiz."
Konuşmanın ardından AK Parti İl Başkanı Ahmet Sorgun, Bakan Bağış'a Mevlana Müzesi'nin tablosunu hediye etti. Bakan Bağış ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ve KTO-Karatay Üniversitesi'ni de ziyaret etti. Bakan Bağış ziyaretlerin ardından İstanbul'a gitmek üzere uçakla Konya'dan ayrıldı.