Efsane sporcu olmanın belki de değişmez özelliklerinden birisi de hakkında muhtelif rivayetler olmasıdır. Fiziği ve gücü nedeniyle onun için de ayılarla güreştiği söylenir.
Aleksandır (Alexander) Karelin 19 Eylül 1967'de Rusya'nın Novosibirsk şehrinde doğdu. Babası şoför, annesi ise memurdu. Karelin 5,5 kilo olarak doğmuştu ve daha sonra da çok iri bir çocuktu. 13 Yaşındayken boyu 1,78 kilosu da 58 olmuştu. Ürkütücü fiziğiyle semtte akranlarını hatta kendisinden büyük çocukları bile döven ele avuca sığmaz bir çocuktu. Buz hokeyi ve yüzmeyi çok seviyordu. Daha küçükken babasının kamyonunu bir mekanikçi gibi tamir etmeyi öğrenmişti. Babası gibi kamyon şoförü olmayı hayal ediyordu. Sekizinci sınıftan sonra motorlu taşıtlar üzerine eğitim veren meslek lisesine girdi. Bir gün sokakta oynarken yanına yaklaşan bir adam,
"kendisinin güreş antrenörü olduğunu, onun da bu fizikle çok iyi bir güreşçi olacağını" söyleyip onu antrenmanlara davet etti. O adam
Karelin'in hayatı boyunca tek hocası olarak kalan
Viktor Mihayloviç Kuznetsov'du.
Karelin, 15 yaşındayken meslek lisesinin güreş bölümüne geçti. Üniversitede spor bilimleri okudu ve daha sonra da spor eğitimi üzerine doktora yaptı.
ŞANSSIZ BAŞLADI
Karelin güreşe başladıktan kısa bir süre sonra ayağını kırdı. Annesinin güreşi bırakması için yaptığı ısrara rağmen devam etti. Çok güçlü, uzun boylu ve hızlı olduğu için, hocası tarafından ayakların kullanılmadığı grekoromen stile yönlendirildi. 1985 yılında gençler dünya şampiyonu oldu. Bu başarısı tesadüf değildi elbette bir yıl önce
Sovyetler Birliği spor ustası, o yıl da uluslararası spor ustası unvanlarını kazanmıştı. 1987'de
Sovyetler Birliği ve
Avrupa Şampiyonu olan
Igor Rostorostki'ye 1-0 kaybederek minderde ilk kez yenildi ki maça çıktığında gripti ve kısa bir süre önce de beyin sarsıntısı geçirmişti. 1988'de ilk kez büyüklerde Sovyetler Birliği şampiyonu oldu. Aynı yıl
Seul Olimpiyatlarının finalinde
Bulgar Rangel Gerovski'ye karşı 3-2 mağlup durumdayken son 15 saniyede rakibini müthiş bir hareketle ters olarak kaldırıp çevirdi, mindere vurdu ve karşılaşmayı 4-3 kazandı. Dünya güreş literatürüne
"Karelin kaldırması" olarak giren, rakibi özel bir kaldırma ve sonra da mindere vurma stili çıkarmıştı. Rakibini belinden yakalayıp, ters olarak kaldırıp yüzünü mindere vuruyordu. Büyük güç ve teknik isteyen bu harekete karşı çaresiz kalan rakipleri hem moral olarak çöküyor hem de yüzlerinin mindere vurmasıyla sersemliyorlardı. Bu kaldırmaya verilen ad daha sonra yük taşıma araçlarına marka oldu.
Karelin üç kez olimpiyat, 9 kez dünya ve 12 kez de Avrupa şampiyonu oldu. Dakika başına 3 puan ortalamasıyla güreşmesi bir dünya rekorudur. 887 kez mindere çıktı ve sadece 2 kez kaybetti. İlkini anlatmıştık. Gelelim ikincisine…
2000 Sydney Olimpiyatları'na 4. altın madalyayı almak için gelmişti. Finalde Amerikalı Rollon Gardner'le güreşti.
Karelin'in boyu 1,91 kilosu ise 130'du. Beş yaş genç olan Gardner ise 1,87'ydi ve 120 kiloydu. Normal süresi 0-0 biten karşılaşma uzatmaya gitti.
VERGİ UZMANI OLDU
Karelin uzatmada rakibine karşı salto oyunu yapmak istedi. Kolları çapraz pozisyondayken ellerini açtı. Değişen kurallar nedeniyle rakibi 1 puan aldı ve karşılaşma da 1-0 Gardner'in galibiyetiyle bitti. Karelin bir anlamda eski alışkanlığının kurbanı olmuştu. Karelin, 9 yılı hiç puan vermeden geçen 12 yıllık namağlup unvanını kaybedince güreşi bıraktığını açıkladı.
Uluslararası Güreş Federasyonu tarafından asrın güreşçisi ilan edilen Karelin, güreş sonrası vergi uzmanı olarak çalıştı ve
Rusya parlamentosunun spor komisyonlarında yer aldı.
TAYFUN ER YAZIYOR - PORTRELER / 40