Yıldız sporcularının büyük çoğunluğunun zirveye çıkmasında ebeveynlerinin büyük rolü vardır. Bunun en iyi örneklerinden birisi de tenisin ünlü kardeşlerinin öyküsüdür. Richard Williams ve Oracene Price 1979'da evlendiklerinde önceki evliliklerinden üçer çocukları vardı. Bu evlilikten 1980'de Venüs, 26 Eylül 1981'de de Serena doğdu. Evet ikisi de hayatları boyunca yan yana yürüdüler ve teniste yıldız sporcular oldular; ama küçük kardeş Serena Williams ablasını geçti. Tenisi çok seven babaları televizyonda kadın tenişçi Virginia Ruzici'yi izlerken, kazanılan para miktarlarını görünce kızlarını da tenisçi yapmaya karar verdi. O esnada Serena'nın da doğduğu Michigan eyaletinin Saginaw şehrinde ortakçıydı, yani başkasının tarlasını sürüp üründen pay alan yoksul bir çiftçiydi. Eşi ise kuaförlük yapıyordu. Önce eski bir tenis oyuncusundan dersler alıp tenisi öğrendi. Kendi anlattığına göre bu hedefi için 78 sayfalık bir plan yazdı ve uygulamaya başladı. Serena 3 yaşındayken Kaliforna'nın Compton şehrine taşındılar.
4.5 YAŞINDA BAŞLADI
Baba Williams kızlarını 4,5 yaşlarındayken tenise başlattı. Tenis okulu sahibi Rick Macci, kardeşlerin ilk hocası oldu. 10 Yaşına kadar turnuvalara katılan Serena o yaş grubunda ABD'nin en iyi oyuncusuyken babası derslerine odaklanması gerektiği için 16 yaşına kadar turnuvalara gitmesini engelledi. Bundan sonra da hocaları sadece anne ve babaları oldu. Karıkoca işlerini ikinci plana atarak tenise odaklanmışlardı. İki kardeş birlikte yıldızlaşmaya başladıklarında babaları bir kehanet gibi "Küçük kızım daha iyi" dedi ve zaman da onu haklı çıkardı. Baba Richard, otobiyografik kitabı "Siyah ve Beyaz"da daha ilkokul çağındayken kızlarına en ağır ırkçı hakaretleri yapmaları için tenis kortundaki diğer çocuklara para verdiğini anlatıyor. Deri renklerinden dolayı ileride yapılacak saldırılar oyunlarını etkilemesin diye böyle garip ama etkili bir yöntem uygulamıştı.
ZİHİNSEL GÜÇ!
Bu psikolojik eğitimin, maçlarda yenik duruma düştüğü hatta kesin kaybetti denen oyunlarda bile geri dönüşler yaparak kazanmasını sağlayan zihinsel güç verdiği söylenir. Teniste Ocak ayında başlayıp, Eylül'de sona eren turnuvalarda Grand Slam yapmak için, dünyada düzenlenen en büyük dört tenis turnuvasını yani Avustralya Açık, Fransa Açık, Wimbledon ve Amerika Açık'ı kazanmak gerekir. Serena Williams, ilki 17 yaşında olmak üzere 23 Grand Slam şampiyonluğu, çift kadınlarda üç, tek kadınlarda da bir olimpiyat altın madalyası kazandı. Bu turnuvaların hepsini dört kez art arda kazanınca başarısına vurgu olarak Grans Slam yerime Serena Slam dedi. Amerika'nın gelmiş geçmiş en iyi kadın tenisçisi sayılıyor. Spordan en çok para kazanan kadın sporcu olması da bir diğer dikkat çeken özelliğidir.
SERT OYUNCU
Serena, teniste agresif denilen oyun stiliyle oynuyor. Başta forehandleri olmak üzere sert vuruşlara ve iyi servislere sahip. Çok güçlü fiziği, hakemlere ve rakiplerine karşı saldırgan olması nedeniyle de büyük başarılarına rağmen bazı tenis severlerin hoşlanmadığı bir oyuncu. Özellikle 2018 Amerikan Açık finalinde Naomi Osaka'ya yenilirken sergilediği sinirli tutum nedeniyle çok eleştiri aldı. O ise kendisinden hoşlanmayanların ırkçı olduğunu onu kortlarda değil de yerleri süpürürken veya pamuk toplarken görmek istediklerini söylüyor. Serena, ırkçı, cinsiyetçi hatta iri fiziğine yönelik saldırılara karşı hiç susmayan, Martin Luther King'e hayran olmanın getirdiği bir tutumla kendisini sevmeyenlere kafa tutmaya devam ediyor. Serena Williams'ın 2016'da evlendiği sosyal medya sahibi Alexis Ohanyan'dan olma bir kız çocuğu var. Anne olması bile zirve hırsını etkilememiş görünüyor.
EN FAZLA KAZANAN KADIN SPORCU
Serena Williams, Amerika'nın gelmiş geçmiş en iyi kadın tenisçisi olarak sayılıyor. Spordan en çok para kazanan kadın sporcu olması da bir diğer dikkat çeken özelliğidir.
TAYFUN ER YAZIYOR - PORTRELER / 43
DİĞER