"STOK FORMALAR BİTTİ"
Stoktaki formalarımız bitti. 180 bini yakaladık. Son 2 haftada tedarik sıkıntısı yaşadık. Ama tekrar formalar raflardaki yerini alacak. 1 milyon lira, 1000 taraftar projesi ilgi gören bir proje. Arkadaşlarımız çalışma başlattı. İlle de bir kişi gelip 1 milyon verecek diye bir durum yok. 40 kişinin de bir araya gelerek katılabileceği bir proje bu. Eğer verebilecek paraları varsa tabii. Anıt projesi taraftarlara açık.
"ŞAMPİYONLAR LİGİ KADROSU KURACAĞIZ"
Şampiyonlar Ligi'nde gruplarda oynama şansımız yüksek. Ciddi bir gelir kapısı. Orada mücadele edecek bir kadro oluşturmak, yıldız transferler yapmak, Devler Ligi oynamış oyuncularla donatışmış bir Trabzonspor. Gerçek bunlar örtüşmüyor. Borçlanarak hedefe ulaşma yoluna giderseniz ekonomik açıdan darboğaza girer, ceza alabilirsiniz. Diğer kulüpler bunun altından nasıl kalkıyor? Bu kendilerini bağlar. Şartlar ne olursa olsun bizim gelirimiz belli, sınırlı. Çizilmiş olan sınırlar ve limitler çerçevesinde en verimli kadroyu yapmak zorundayız. 10 milyon Euro verelim şunu alalım, 15 verelim bunu alalım diye bir durum yok. Maaş bütçemiz de belli. Bu işin parayla olmadığı da açık. 12 milyon Euro maaş bütçesi olan Konyaspor şampiyonluk yarışının içindeydi. Rakiplerimizin gelirleri de 4-6 katımız büyüklüğünde."
"PARAYLA BAŞARI GELİR DİYE BİR KURAL YOK"
Bu işte parayla başarılı olursunuz diye bir kural yok. Hele bir de başarıyı yakalayamazsanız ve harcamaları nasıl karşılayacağınız konusunda planınız yoksa sıkıntı yaşarsınız. Ben Trabzonspor açısından konuşuyorum. Böyle bir plan içinde olmayacağız. Başkalarının hatalarından da ders çıkarmak gerek. Kendiniz hata yapınca bedel ödüyorsunuz. Başkasının hatalarından ücretsiz (!) olarak faydalanıyorsunuz. Çok farklı bir ekonomik politika izleyeceğimiz şeklinde de kimsenin beklentisi olmasın lütfen."
"ŞAMPİYONLAR LİGİ GELİRİ BAŞKA"
200 milyon lira borç ödenecek. Nasıl olacak bu iş? Şampiyonlar Ligi'ne gittiğinizde ciddi para alıyorsunuz. Kazandığınız galibiyette örneğin 3 milyon Euro civarında para alıyorsunuz. Kendi ligimizde aldığımız parayla kıyaslanamaz. Süper Lig'de 13-14 galibiyet aldığınızda elde ettiğiniz parayla aynı. Ama Şampiyonlar Ligi'ndeki takımların bütçelerine, oyunculara ve maaş bütçelerine bakın. Maliyeti düşük bir kadroyla başarılı olunca, çok daha farklı bir haz yaşarsınız. Bunun örnekleri de var. Spor Toto 1. Lig'de bir hoca çok başarılı. Oyuncu kadrosu çok iyi. İnanılmaz işler yapılıyor. Süper Lig'e çıkınca hoca değişiyor. Kadro değişiyor. Böyle olunca da tekrar düşüyor. Bunlar geçmişte yaşandı. Öyle olunca finansal sıkıntı içine düşüyorsunuz.
"HOCA BİZİ NİYE BIRAKSIN?"
Hoca ile görüştük. O konuda bir sıkıntı yok. Hoca bizi niye bıraksın ya da biz neden hocayı bırakalım? Bunların dile getirilmesini doğru bulmuyorum. Biz zaten 4-5 ay önce hocayla bu konuyu konuştuk. Nisan ayında yaptığımız toplantı var. Ayrıca Şubat ayında da bu konu gündeme gelmişti. "Başkanım benden yana bir sıkıntı yok. Düşüneceğimiz en son konu bu" dedi. Sözleşmesi bitecek oyuncular var. Amacımız kadroyu korumak. Ama finansal program dahilinde yapmalıyız. Bir finansal model dahilinde yapacağız. 2-3 oyuncumuzla sözleşme imzalayıp devam etmeyi düşünüyoruz. Ayrılması muhtemel oyuncular var. Onların yerine de kadroya katacağımız isimlerin çalışmasını da yapıyoruz.
"NWAKAEME'DEN CEVAP BEKLİYORUZ"
Nwakaeme ile ilk sözleşme uzatma görüşmesini 19 Eylül'de başlattık. Neredeyse 9 aya yakın bir süre geçti. Biraz uzun süren bir süreç. Kendisine kulübün verebileceği en yüksek ücreti teklif ettik. "Ben Trabzonspor'u seviyorum" demişti. Bunu medyaya değil, bize de söyledi. Kendisinden cevap bekliyoruz. Geçtiğimiz hafta konuştuk. Menajerleriyle birlikte toplantı yaptık. Cevap bekliyoruz.
"100'E YAKIN İSMİ İZLİYORUZ"
İzleme ekibimiz sezon içinde bütün mevkiler için çalışmalar yapıyor. 100'e yakın futbolcu var. Piyasa ismi zikredilen oyuncular değiller. Sadece 3-4 tanesi belki onlarla örtüşüyor. Oyuncunun performansı, hocanın sistemi ve kulübün finansal imkânları var. 10 milyon Euro bonservis bedeli, 3 milyon Euro net maaş gibi durumlar söz konusu değil. İşte 5 milyon Euro imza parası isterim gibi durumlar yok. Oyuncu ve hoca tarafından önümüze böyle bir durum gelmedi. 100'e yakın oyuncu var ve her mevki için."
"İMZA ATILMADAN İSİM ZİKRETMEM"
Denswil ile görüşmelerimiz sürüyor. İmza atılmadan konuşmam. Hiçbir transferin imza atılmadan gerçekleşmediğine inanırım. Futbol dünyasında öyle şeyler gördük ki. Fransa Ligi'nden geçen sene bir oyuncu ile anlaştık. Uçak bileti dahil! Gelmesini beklediğimiz bir oyuncu, gece yarısı telefon açtı. "Ben kalmaya karar verdim, özür dilerim" dedi. Sağlık kontrolü sonrası gerçekleşmesini beklediğimiz bir transferdi. Yurt dışından araba ithal etmiyorsunuz. Oyuncular da farklı ülkeye, şehre gidiyor. Onlarca kriterleri var. Biri kafanıza takılır ve transfer olmayabilir. Ciddi ve yoğun bir çalışma içindeyiz. İmzalar atılmadan isim zikretmem."
"GEÇEN SENENİN TEKRARINI YAPACAĞIZ"
1-2 futbolcu kamp döneminin içine sarkabilir. Ama diğer hepsinin bitirilmesini arzu ediyoruz. Tabii ki diğer liglerin de durumunu değerlendirmek gerekiyor. Belki 1-2 oyuncu sarkabilir. Transferde geçen senenin tekrarını yapma düşüncesindeyiz. Böyle yapınca erken yol alıyorsunuz. Bunu yapayamayanların yaşadığı sıkıntılar da ortada. Diğer birkaç kulübümüz bunun sıkıntısını ciddi anlamda yaşadı."
"SORLOTH'U SATMADAN BİZE SORMALARI GEREKİYOR"
Alexander Sörloth'a teklif giderse, Leipzig'in bize dönmesi gerekiyor. Aynı parayı verirsek, oyuncu ile anlaşma hakkı Trabzonspor'da. İster miyiz, istemez miyiz? Alır mıyız, almaz mıyız? Bu farklı bir şey ama bize sormak zorundalar. Parayı verirsek, alırız."
"TEK TEKLİF AHMETCAN'A GELDİ"
Trabzonspor futbolcularına gelen tek resmi teklif Ahmetcan Kaplan için geldi. Birkaç oyuncuyla hiç alakamız yok. Sıfır alaka! İsmini medyadan öğreniyorum. Anlaşma noktasına gelmişiz, oyuncu ve menajeri gelecekmiş falan! Avrupa'da transfer penceresi açılmadı. İzleme ekipleri raporlarını paylaşır, sunar ve değerlendirmeler yapılır. Ama kulüp bazında, resmi teklif bazında bir teklif yok! Ahmet Can'a gelen bir teklif var. Diğer oyuncularla ilgili olarak telefonla yoklama diyebiliriz. Konuşmalar var ama ciddiye alınacak şeyler değil. Çok çok iyi bir rakam gelmezse Uğurcan'ın gitmesinden yana değilim. Rakam vermeyeyim. Onlar bizim kendi dinamiğimiz.
Muhabir: "Başkanım rakam telaffuz eder misiniz?"
"Neden? Alacak mısınız?"
Muhabir: "Düşünebilirim başkanım."
"YABANCI KURALI BELLİ DEĞİL"
Transfer penceresi açılıyor. 8+3 mü, 7+4 mü? Belli değil. 1 senedir telaffuz ediyoruz. Halen belli değil. Fenerbahçe bir ön eleme oynayacak. Fenerbahçe, Haziran'da nasıl çalışmalarına başlayacak? TFF seçimi ne olacak? Yeni bir yönetim göreve gelecek. Onlar karar alacak. Fenerbahçe kaç yabancı oyuncuyla ön eleme maçı oynayacak? Ülke futbolu, ülke puanı diyoruz. Üstünüze düşen sorumluluğu yerine getirmek zorundasınız. 6+5 nereden çıktı? Yerli oyuncu yetiştirmek için bir programınız var mı? Yok. Programı biz verdik. Rezerv Lig kuralım dedik. U19 Gelişim Ligi yeterli dediler. Oradaki yapının çarpıklığı ortada, bu konuda acizler! 19 yaşındaki çocuk mücadele ettiğinde gelişim şansı var. Gelişim için mücadele seviyesinin artması lazım. Geçen sene Trabzonspor U19 şampiyon oldu. Ahmetcan Kaplan çıktı. İşte Fenerbahçe'de Arda Güler var. Altyapıya neden yatırım yapıyoruz? Kısa bir süre vermek için mi? 3. Lig'de bu takımda oynasın dediğinizde oradaki imkanlarla benim sağladığım imkanlar aynı mı? Analizler, sağlık kontrolleri aynı mı? Değil. İyi bir planlama gerek."