"Sinir bozucu bir hakem eyyamı!" Spor yazarları Fenerbahçe - Pendikspor maçını değerlendirdi

Süper Lig'in 29. haftasında Fenerbahçe sahasında Pendikspor ile karşılaştı. Sarı lacivertliler ikinci yarıda bulduğu gollerle sahadan 4-1 galip ayrılarak lider Galatasaray'ı takibini sürdürdü. Spor yazarları Fenerbahçe - Pendikspor maçını değerlendirirken gündemde maçın hakemi Kadir Sağlam vardı. İşte o yazılar...

İLKER YAĞCIOĞLU - Endişe verici bir oyun

Hafta, arası harika bir oyunla Belçika'dan Konferans Ligi çeyrek final biletini cebine koyarak dönen Fenerbahçe, ligde can derdinde ve küme düşme adaylarından olan Pendikspor karşısında çok kötü bir oyun ortaya koydu. Özellikle ilk yarıda hücum anlamında hiçbir şey yapamadılar. Cengiz Ünder sahada yoktu. Krunic, Fred, ve Mert Hakan'dan oluşan orta saha üçlüsü hücuma hiç destek veremedi.


Bırakın net gol pozisyona girmeyi, ceza sahasına bile girmekte zorlanan bir Fenerbahçe vardı. Pendikli futbolcular oyunu soğutmak için her şeyi yaptı. Yere yatan kalkmadı. İlk yarı tam 17 faul yaptılar ve Fenerbahçeli futbolcuların sinirlerini bozdular.


Açıkçası Fenerbahçe'nin sakin olup bu tuzağa düşmeden kendi oyununu oynaması lazımdı ama bu tuzağa düştü ve ortaya futbol değil kör dövüşü çıktı. 2. yarıda yoğun baskı tek kale oynanan bir maç ama yine net pozisyon üretmekte zorlanan bir Fenerbahçe vardı.


İsmail hoca değişikliklerde çok geç kaldı. Cengiz'e bu kadar sabretmesi yanlıştı. Son bölümde gelen penaltı golü maçın kazanılmasını sağladı. Ancak iç sahada oynanan oyun şampiyonluk için endişe verici.


OKTAY DERELİOĞLU - Bu oyunla şampiyon olamaz

Fenerbahçe, bugün yine Kadıköy'de iyi bir futbol oynamadan galibiyeti aldı. Maçta ne kadar etkili bir oyun vardı ne kadar futbol vardı tartışılır. Yine iç sahada zar zor kazanılan bir maç oldu.
Penaltı pozisyonu tam bir muamma ama bana göre ceza sahası dışındaydı. İlk 45 dakikada hiç pozisyon yoktu. Pendikspor iyi kapandı. Thiam ve Umut Nayir de geriye koşarak savunmaya destek verdiler.


Konuk takım, ofansif bir aksiyon geliş tirmeyi düşünmediği bir maçta Halil Akbunar'ın golü maçı uzun süre önde götürmelerini sağladı.
Fenerbahçe şu görüntüsüyle şampiyon olacak bir takım görüntüsünde değil. Pendik iyi direndi. Geçen haftaki Konyaspor maçına göre daha iyilerdi.
Fenerbahçe'nin orta alanda görev yapan ikilisi Krunic, Fred oyunda hiç yoktu. Ayrıca Mert Hakan'ın hakemle didişmesi çok rahatsız ediciydi.
Batshuayi girmesi oyunu hareketlendirdi.


Taraftarın gazıyla mı oldu bilmiyorum ama Fenerbahçeli futbolcular sahada hep bir polemik, hep bir kavga halindeydi.
Bu sağlıklı bir görüntü değil. F.Bahçe tartışmalı geçen bir maç sonu 3 puanı aldı.


ERMAN TOROĞLU - Kötünün kötüsü hakem
Nereden bakarsanız bakın dünkü doksan dakika her açıdan çok kötüydü.. Hakem kötü, futbolcuların çoğu iyi niyetli değil. Pendikspor öne geçtikten sonra futbolcularının hepsi üçer, beşer dakika yerde yattılar. Güzel olan Mert Hakan ve İrfan Can'ın golleriydi. İkinci yarı İsmail Kartal, doğru değişiklikler yaptı, Fenerbahçe biraz futbol oynamaya başladı. Yalnız şunu söyleyeyim; Fenerbahçeliler, maça mental olarak iyi hazırlanmamışlar. Pendikspor düşme hattında bir takım, her şeyi deneyecek. Siz ona göre oynayacaksınız. Ama Pendikspor uzun süre istediğini yaptı ve Fenerbahçeli oyuncuları sinirlendirdi.


Hakem için "Kötü değil, çok kötü" cümlesini kullanmak lazım. Çünkü maçta iki takımı da psikolojik olarak iyi çözemedi. Oyunu çözemedi, tuhaf tuhaf kararlar verdi, sonunda da çarşafa dolandı. Ancak maalesef Türkiye'de futbolumuz bu. Nereden baksan elde kalıyor. Bir pozisyon var ceza alanı üzerinde dışarda mı? Benim görüntüden gördüğüm kadarıyla ve tahmin ettiğim pozisyonun temas noktası dışarda. Ancak 5 dakika bekledikten sonra pozisyon çizgi üzerinden penaltıya geldi. Şu açık ve net; Hakem, maçı kaldıramadı. İlk yarı, Fenerbahçeli oyuncular gereksiz sinirlendiler ve oyun aleyhlerine gözüktü. İkinci yarı Pendiksporlu oyuncular gereksiz sinirlendiler, o zaman da oyun onların aleyhine döndü.


Maçın oyunda kaldığı süreler, çok az. Kör döğüşü gibiydi. Sinir sistemlerinin gerildiği karşılaşma Fenerbahçe'nin galibiyeti ile rahatladı. Tabii en fazla rahatlayan da hakem oldu!? İstanbul'da üç büyük takıma karşı iki ya da üç gol atamazsan zor puan alırsın. Bizim zamanımızda da böyleydi, şimdi de böyle. AVAR mı diyorsunuz... Ne VAR'ı, ne AVAR'ı? Hepsi hikaye!


EMRE BOL - Yorgunluk + Stres

Uzatmalarla birlikte 59 dakika oynanan maçta; topun oyunda kalma süresi 23 dakika! İşte aslında süper diye isim koyduğumuz ligimizin hali. Binlerce kez yazıklar olsun. Hakem Kadir Sağlam hata yapmamak için çok sık düdük çalınca maçın içine etti! İnanın ilk yarıda ne izlediğimizi anlamadık.


Halil'in golünde kaleci Livakoviç'in büyük hatası vardı. Bu tip süzülerek gelen yakın toplarda çizgide beklemek olmaz. Çıkıp alacaksın. Fenerbahçe takımı golü yiyince sahada inanılmaz bir gerginlik başladı. Bir türlü şu anlamsız gerilimden kurtulamıyorlar. Biraz sakin olunsa, hakemle, rakiple uğraşılmasa rahatça kazanılacak maç, panikten zora giriyor. Cengiz ve Kruniç yine çok etkisiz kaldılar. İsmail hoca hayali Fred- Kruniç ikilisi sanki olmayacak gibi görünüyor. Kruniç temaslı oyuna giremediği sürece bizim ligimizde çok zorlanır.


İkinci yarı daha derli toplu bir Fenerbahçe vardı sahada… Lakin Avrupa'da oynanan eforlu maçın etkileri hissedildi. Gerçekten çok yoruldular. İrfan Can büyük kalite. Oyuna girmesiyle Pendikspor'un bütün dengesini bozdu. Cengiz şu anki durumuyla onunla asla rekabete giremez. İrfan Can varsa İrfan Can oynar.


İbrahim Üzülmez sadece kaos futbolu oynatıyor. Sadece faul yaparak ve yere yatarak maç kazanamazsın dostum. Açıkçası yorgunluk nedeniyle maçın zor olacağını düşünmüştüm. Ama yorgunluk üzerine bir de stres eklenince daha zor bir karşılaşma oldu. Şimdi rota yeniden Avrupa… Sonrasında ise Trabzon deplasmanı var. Bu zor virajda İsmail Kartal'ın oyuncularını ekonomik kullanması lazım. Önünde iki kulvarda oynayabileceğin 15 maç var. Hepsini kazan, hem ligin hem Avrupa'nın kupasını müzene götür. Zor ama imkansız değil.


GÜRCAN BİLGİÇ - Hak ederek, vazgeçmeyerek...

İlk 45 bittiğinde ortalık yanıyordu.Fenerbahçe futbol kalitesi olarak sezon ortalamasının bile çok altında kaldı. Pendik baskısı, oyunun sertliği, yatanın yerden kalkmaması, tempoyu düşürmek adına 17 kez faul yapmaları, Kadıköy'e bir "kör dövüşü" getirdi. Toplam 21 dakika uzatma geldi maça.


Düşünün artık. Halil Akpunar 10 dakika önce kaçırdığı golü, aynı yerden atınca sancılı gece kabus eşiğindeydi. Bu ilk defa olmuyor. Adına "taktik faul" denilen bu illet, bu oyunda var maalesef. Çözüm hakemin bunu fark edip, izin vermemesinde. 17 faulün karşılığı sadece iki sarı kart olunca, bahsettiğimiz yangının alevleri büyüdü, tribünleri sardı, gerilim arttı. İsmail Kartal üç sarı kartlı defansından, ikisini yanına aldı ikinci yarı başlarken.


Belki de bir planı fark etti, engellemek istedi. Yenik takım, defansif hamle yapıyorsa, kodlarını doğru okumak gerekiyor. Mert Hakan'ın imkansız golü ile birlikte, Kadıköy "inanan" havasına geri döndü. Bu sezon ilk defa tribünler bir maçı böyle yüksek konsantrasyon ile oynadı. Her saniye içindeydiler sahanın. Onlar istedi, takım koştu. Takım koştu, goller geldi, rakibin kırmızıları ile beraber.


İrfan Can Kahveci oyuna girişi ile birlikte ofansif organizasyonu bambaşka hale getirdi. Sorun şu; İrfan Can'ın ayağı ceza alanı çizgisiyle temasta olduğu halde VAR penaltı kararını 2,5 dakikada verdi. Her maçta "nasıl vermeyiz, nasıl saymayız – sayarız" beklemesi yapıyorlar. İzah edemezler kendilerini, kimse inanmaz onlara. Avrupa'da Türk Bayrağı ellerinde, ligde "vazgeçmeyen" karakterleri ile sahadalar. "Hak edilmiş" şekilde sürekli yokuş çıkıyorlar. Helal olsun.


AHMET ÇAKAR - Mert Hakan hakemi tehdit ederek sindirdi

Kadıköy'de çok ciddi bir katliam yaşadık. Maçı kesinlikle ilk yarı bittiğinde Mert Hakan'ın tehdidi aldı. Hakemin suratına açık açık, "Bana bak, dikkatli maç yönet, akıllı ol, buradan çıkamazsın" dedi. Normal hayatta bunu birine dediğiniz vakit, tehdit suçundan hüküm giyersiniz. Ama Mert Hakan, kart görmedi. Daha kötüsü, hakemi sindirdi. İlk yarıda bazı hatalarına rağmen cesur maç yöneten ya da yönetmeye çalışan Kadir Sağlam, ikinci yarı sindi, korktu ve teslim oldu. Welinton'a gösterdiği kırmızı kart kesinlikle yanlıştı. Bu kart ikinci sarıdan geldi. Diğer bir değişle ikinci sarı mutlak yanlış. Top oynama mesafesinde. Welinton'un hamlesi topa doğru ve bu hamle cepheden geliyor. Böyle sarı kart olmaz.

Pendikspor'u önce 10 kişi bıraktı, ardından da bir penaltı uydurarak, maçı Fenerbahçe'ye hediye etti. İrfan Can'la Ndiaye havadaki topa birlikte ayak uzatıyorlar. Ayaklar çarpışıyor. Diyelim ki faul -ki bence değil- ama hareket ceza alanı çizgisinin hemen önünde. Kadir Sağlam serbest vuruş veriyor, VAR hakemiyse 'Hayır penaltı' diyor. Artık dün gece net olarak şunu anladım ki hem Fenerbahçe hem de Galatasaray, çok imtiyazlılar. Diğer mütevazı Anadolu takımları tam bir figüran. Galatasaray-Antalyaspor maçında yan hakemin suratına küfür edildi, hakemler yalayıp yuttu. Dün gece de Mert Hakan, sahada yüzüne karşı bir Türk hakemini tehdit etti. Cezasız kaldı ama ikinci yarı cezayı, korkan hakemin verdiği kararlarla Pendikspor çekti. Yazıklar olsun böyle düzene. Bu düzen dünya futbolundaki en gerideki ülkelerde bile böyle değil.


ÖMER ÜRÜNDÜL - Fiziki düşüş devam ediyor

Artık beraberliğe dahi tahammülü olmayan Fenerbahçe, ecel terleri döktüğü maçta son dakikadaki penaltı ile öne geçip rakip 9 kişi kaldıktan sonra da farkı 3'e çıkardı ve 3 puanı aldı. İlk yarıda sahada cesur oynayan, önde basan, hücumu düşünen kararlı bir Pendikspor vardı. Buna karşılık hiçbir şey yapmayan sinir küpü bir Fenerbahçe...

Zaten kadronun bu fizik durumuyla futbol oynaması mümkün değildi. İleride güçsüz 3 forvet, orta sahada sakatlıktan sonra hazır olmayan Fred ve futbol oynamak yerine hakemin peşinde koşan bir Mert Hakan… Devre Fenerbahçe'nin tek farklı yenilgisiyle kapandı. 2. yarıda baskı arttı ama kaleyi tutan ilk şut 57. dakikada geldi. Ve bu arada sinirden o dakikaya kadar hiç olumlu bir şey yapmayan Mert Hakan'ın golü yetişti. Pendik 10 kişi kalınca son dakikalarda tartışmalı bir penaltıya yenik düştü.

Fenerbahçe'de işler iyi gitmiyor. Belçika'da alınan mükemmel netice o geceye bağlı ekstra bir olaydı. Kilit yıldızlarda fiziki düşüş devam ediyor. İsmail oynamayınca geri 4'lüde çıkanlar da girenler de kuvvetliydi. Krunic de biraz kıpırdadı. Pendik elinden geleni yaptı ama ikinci yarı sayısal eksikliğe düşünce çözüldüler. Uzun süre sonra görev alan stoper Murat Akça'nın performansı takdire layıktı.

Fenerbahçe ve Galatasaray'ın bilhassa iç saha maçlarında sinir bozucu bir hakem eyyamı var. Dün gece de böyle oldu. Bir de bu felakete VAR eyyamı da girdi, hayali bir penaltı verdirtti. Görüşüm şu; eğer bir hakem, oyuncu 10-15 kere üstüne geldiği halde sadece kafasını çeviriyorsa ondan hakem olmaz.

GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.