FORMA ADALETİ SORGULANIR - İLKER YAĞCIOĞLU
Kağıt üzerinde çok zor görülen Samsunspor deplasmanından Fenerbahçe alnının akıyla çıkmayı başaramadı.
Son derece akıllı bir oyun oynanan mücadelede 3 puana ulaşılamadı. Oyunun genelinde Mourinho'nun öğrencileri rakibe pozisyon vermemeyi ele aldı.
Bununla da başarılı oldular. Çok fazla sayıda hücum üretemedi maçta Fenerbahçe. Oyunla ilgili eleştiriler gelebilir. Bunu yapanlar haksız diyemem. Burada bardağın dolu tarafına bakmak lazım. Fenerbahçe üzerine düşeni yapmayı denedi maçta. Mourinho'nun Szymanski ısrarına anlam veremiyorum. Bir oyuncu sırf baskı yapıyor diye 10 numara pozisyonda oynatılamaz. O bölgede oynayan futbolcunun gol ve asist katkısı yapması gerek.
İrfan Can Kahveci'nin yedek beklemesi olumlu bir karar olarak göze çarpmıyor.
Bu olay forma adaleti bakımından doğru değil. Amrabat iyi oynadı bugün. Fred'deki düşüş sürüyor. Maç 2-1'e geldikten sonra Fenerbahçe geriye çekildi. Bunun sebebi skoru korumaktı. Ama böyle oynarsanız rakibe davetiye çıkarırsınız.
Fenerbahçe Samsunspor ile 2-2 berabere kaldı. (AA)
MOURINHO'NUN OYUNU! - EMRE BOL
Maça iki takım da çok istekli başladı. İki takım oyuncuları da özellikle ilk yarıda o kadar çok pas hatası yaptılar ki; bu anlamda rekor kırmış olabilirler! Son zamanlarda şöyle bir anlayış var. Artık dünyada klasik 10 numarayla oynayan takım kalmadı deniyor. Belki bu sistem dünyada geçerliliğini kaybetmiş olabilir ancak bizim ligimizde iş yapıyor. Bak Galatasaray'a; iki sezondur Mertens'le şampiyon oluyor. Szymanski'ye sürekli adam kovalatan Mourinho onun daha etkili olabileceği pozisyonu es geçiyor. Aslında haklı olduğu bir taraf var. Tadiç'in, Dzeko'nun adam kovalamaması Szymanski'nin daha çok koşmasına neden oluyor. 21 günlük arada Mourinho'nun bu işlere kafa yorması gerekirdi. Yeni transfer Kostiç'i ilk kez ilk 11'de izledik.
Gayet dengeli, takıma çabuk uyum sağlamış. Her maça Kostiç'le başlayıp, skoru bulunca Maximen'i oyuna atmak işin doğrusu sanki. Fred çok top kaybı yaptı. Geçen sezonun uzağında bir performans sergiliyor. Sarı kartı dolayısıyla oyundan alınınca Amrabat orta sahada yalnız başına mücadele etmek zorunda kaldı. Bu durum zaten fizik olarak iyi durumda gördüğüm Samsun ekibinin orta saha üstünlüğünü ele geçirmesine neden oldu. Mourinho hala bizim ligin gerçeklerini farketmediğini düşünüyorum. Böyle her iyi takıma puan dağıtmaya devam ederse erkenden havlu atmak zorunda kalabilir. Hala ortada aklıbaşında bir oyun yok. Neymiş Mourinho'nun takımlarının oyunu böyleymiş. Bu takım Fenerbahçe. Ona göre bir oyun bulmak zorunda. Samsunspor takımını tebrik ediyorum. Eğer her takıma bu istekle ve bu mücadeleyle oynarlarsa ligin belirleyici ekiplerinden biri olurlar.
Saint Maximin ligdeki ikinci golünü attı. (AA)
KORKMUYORLAR - GÜRCAN BİLGİÇ
Eskiler, ''Bile bile lades'' derler. Fenerbahçe, rakibin korkması gereken takım olmaktan çıktı, skor koruyan, rakipten çekinen bir hale geldi. Bunun adı ''Doğru oyun'' da değil. Geçen sene 3 maçta öne geçtiği halde berabere kalarak puan kaybetmişlerdi. Bu sene daha 10. haftaya gelmeden bu sayı Göztepe ile beraber 2 oldu. Ne ön tarafın topu ayağına aldığında geliştireceği bir kurgu var, ne de arkası topu kaptığında güçlüce ileri vurmaktan başka çözüme sahip olmayan bir takımın şampiyonluk hesapları yaparken kaderinin bu kadar ''Kaosa'' bırakması affedilmez. Samsunspor'un oyun planı, pas rotaları, kenar bindirmeleri; her şey çalışılmış ve plan dahilinde. Ve Mourinho'nun takımı bu planı, arzuyu engellemek adına 11 kişi defans yaptı.
Takım çaresizlik yaşadığında el koyması gerekenler tecrübeli oyunculardır. Dzeko, arkadaşlarını ileri çıkmak için zorladı durdu. Kimse o baskıya katılmadı. Bu tavır Samsun'u cesaretlendirdi, ikinci yarıdaki agresif oyunu getirdi. Öne geçmesine rağmen F.Bahçe hücum aksiyonlarında 3 pası bir araya getiremedi. Beraberlikten de kötüsü bu başıbozukluk ve her oyuncunun kendi sistemini yönetmeye çalışması…Bunları çözmesi gereken ve bu ligin büyük takımlar için ruhunu anlamasını beklediğimiz kişi Mourinho. Premier Lig'de zor deplasmanda beraberlik kötü sonuç değil. Ama elindeki kadro da oradaki rakiplerle denk değil. Belki de İtalyan yardımcılarının Serie A'dan gelen ''Tedbir dozu yüksek'' bakış açıları böylesine düşük tempoyu ve kısıtlı coşkuyu getiriyor. Sonuçta her maçı ayrı bir final olarak takımın önüne getirecek, baskıyı artıracak ve sürekli bir öz güven testine girmek zorunda kalacaklar.