"Türk dizi ihracatının Arap baharından etkilendiğini düşünmüyorum. Suriye ve Mısır'daki son siyasi olaylar neticesinde bu ülkelerde ve Körfez ülkelerindeki bazı kanallarda Türk dizilerinin yayınlarının durduruldu fakat bu seyirci kaybına sebep olmadı" diyen Gülgen, şöyle devam etti:
"Diger Kuzey Afrika ülkelerinde yayınlar devam ediyor. Önümüzdeki dönemde bu sorunların aşılacağını ümit ediyorum. Çünkü Türk dizilerine bu bölgelerde büyük bir ilgi var ve her ne kadar kanallarda yayınlar azalsa da internet üzerinden kaçak izlemeler devam etmektedir. Bu nedenle seyircinin ilgisinde azalma olduğunu düşünmüyoruz."
Halen 50'nin üzerinde ülke kanallarında onlarca Türk dizisinin gösterildiğini kaydeden Gülgen, şu anda en çok tutan dizilerin ise "Muhteşem Yüzyıl, Fatmagül'ün Suçu Ne, Adını Feriha Koydum ve Aşk-ı Memnu" olduğunu bildirdi.
Bu sezon yeni başlayan yapımların henüz sunuma çıkmadığını ifade eden Gülgen, geçen dönem başlayan Karadayı, Huzur Sokağı, Benim İçin Üzülme, İntikam ve 20 Dakika dizilerinin pazarda yer bulduğunu, bu sezon başlayanlardan yayından kalkmayıp devam ederlerse ihracat pazarında şansı olan yapımların "Med Cezir, Fatih, Çalıkuşu"nun olabileceğini anlattı.
BÖLÜM BAŞI ÜCRET 500 İLE 200 BİN DOLAR ARASINDA
Türk dizi film ihracatının satış serüveninin bölüm başına 30-50 dolarlar ile başladığına işaret eden Gülgen, şu anda rakamın bölüm başı 500 ile 200 bin dolar arasında değiştiğini söyledi.
Gülgen, "En son 'İntikam' dizisinin tüm alt dağıtım hakları ile 230 bin dolara kadar çıktığı yönünde duyumlar aldık ama yeni dönemde bu rakamlar düşüşe geçecektir. 2013 yılı sonunda Türkiye'nin yıllık dizi ihracatının 150 milyon doları aşacağını tahmin ediyorum" dedi.
DRAMA, AŞK VE AİLE DİZİLERİ PAZARDA YER BULUYOR
Drama, aşk ve aile dizilerinin yurt dışı pazarlarında daha çok yer bulduğunu, komedi ve aksiyon dizilerinin ise yurt dışı pazarına uygun olmadığını dile getiren Gülgen, Muhteşem Yüzyıl dizisinin sektöre çok yeni bir ruh getirdiğini, önemli bir dönemin, kadın hikayesi üzerinden farklı bir kostüm, dekor ve çekim mantığı ile seyirciye sunularak, daha önce yapılmış Tudors dizisi matematiği içinde yazıldığını ve çok başarılı olduğunu kaydetti.
Fatih dizisi için şu anda bir şey söylemenin erken olacağını belirten Gülgen, şöyle konuştu:
"Verilen emek, harcanan para gerçekten çok yüksek. Fatih Aksoy kimsenin cesaret edemediği bir işe kalkıştı, inşallah toparlayarak yükselir. Yükselirse Fatih yurt dışında mutlaka karşılığı olan bir iş, nitekim filminin satışını birçok ülkeye yaptık. Bizim asıl sorunumuz tarihi işlerde senaryolarımızda oluyor. Günümüz dizilerinde esinlemelerle yabancı kaynaklardan çevirilerle bir şekilde gerekli reytingi kurtarıyoruz ama tarihi konularda maalesef yeteri kadar ön çalışma olmadığından ve kurgu doğru kurulmadığından sorunlar yaşanabiliyor. Muhteşem Yüzyıl'da dikkat ederseniz tarihi gerçeklikten epey uzak, kadınların iktidar kavgası üzerinden bir harem hikayesi seyretmekteyiz ama her şeye rağmen çok başarılı oldu. Eleştiriler, Kanuni Sultan Süleyman'ın seferleri yerine o dönem harem hikayelerine odaklanmasından kaynaklandı. Kostümleri çıkarın, dizi kahramanları Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan olmasın, yapılan işin günlük yapılan dizilerden içerik ve konu itibarıyla farklı olmadığını görürsünüz."
SEKTÖRE BİRLİK ÇAĞRISI
Dizi ihracatı sektöründe şu anda yanlış bir gidişat oluşmaya başladığını kaydeden Fırat Gülgen, "Maalesef biz her şeye rekabet gözüyle bakıyoruz. Halbuki bugün büyük stüdyolara baktığımızda her ne kadar rekabet ediyorlar gibi görünseler de bir ülkeye girdiklerinde film fiyatını birlikte belirlerler. Örneğin Warner Bros'un 100 milyon dolar box ofisi olan filme verdiği fiyatı Disney, (ben aynı box ofisteki filmi Warner Bros'un verdiği fiyatın yarısına satıyorum) demez" diye konuştu.
Pazara doğru ürünle paket mantığı ile girmenin çok önemli olduğuna vurgu yapan Gülgen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün hiçbir major stüdyo tek bir film satmaz. Almak istediğiniz filmlerin yanında mutlaka başka dizi ve filmleri verir. Eğer siz bunu yapmazsanız, yayınlarında başka ülke ürünleri yer bulmaya devam eder. Maalesef son yıllarda bazı pazarlarda düşüş yaşanmaya başlamasının bir sebebi de bu pazarlama stratejisinin uygulanmayışıdır."
İHRACAT YAPILAN ÜLKELER
Türk dizilerinin halen gösterimde olduğu ülkeler şöyle:
"Afganistan, Almanya, Arnavutluk, Avusturya, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Bosna Hersek, Brunei Sultanlığı, Bulgaristan, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Çin, Endonezya, Estonya, Fas, Gürcistan, Hırvatistan, Irak, İran, İsveç, İsviçre, Japonya, Karadağ, Katar, Kazakistan, Güney Kore, Kosova, Kuveyt, Letonya, Libya, Litvanya, Lübnan, Macaristan, Makedonya, Malezya, Mısır, Özbekistan, Pakistan, Romanya, Rusya, Slovakya, Slovenya, Suriye, Tayland, Tayland, Tayvan, Tunus, Ukrayna, Umman, Ürdün, Vietnam, Yemen, Yunanistan."