Bakan Tunç, Eylem Tok ve oğlunun ABD'ye kaçışı ve adli süreçle ilgili olarak, "Yaralanan, vefat edenlerin yakınları tazminat davası açarlarsa tedbir konabilir. Cezai açıdan soruşturma kapsamında tutuklama kararı yargılama makamlarınca verildi. Eylem Tok'un asistanı o gece kaçmalarına yardımcı olan kişi. Bir de yaralananlardan birinin telefonunu oradan almış, o da delilleri yok etme anlamında bir hareket. Onun hakkında da yargılama makamlarınca adli kontrol kararı verildi. Baba hakkında da adli kontrol kararı verildi" dedi.
Tunç, "Amerikan makamları Eylem Tok'un yer değiştirmesine karşı ayrıca bir tedbir alma mekanizması var mı?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Bizim geçici tutuklama kararının uygulanması. Yani biz diyoruz ki, geçici tutuklama kararımız var, tutuklayın ve bize teslim edin. Biz yargılama yapacağız diyoruz. Şimdi oradan cevap bekliyoruz. Dosyada bir eksiklik yok şu anda iadeyle alakalı."
İade etmeme durumu konusunda Bakan Tunç, "Bizim ülkemizin kanununda da vatandaş iade edilmez diye bir kural var. Ama bu kesin bir kural değil. Burada annenin suçu bakımından işte alt soy, üst soy suçluyu kayırma suçundan cezasızlık durumu var deniyor. Sadece suçluyu kayırma olarak da görmemek lazım. Delillerin yok edilmesi, yaralıları öylece bırakıp gitmek gibi birçok suç olabilir. Biz soruşturmayı açarız. Ama yargılama yapabilmemiz için ifadesinin alınması lazım. Kaçak şahıs statüsüne giriyor. Kaçak şahısla ilgili olarak en son Anayasa Mahkemesi, ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verdiğinizde bile kaçak şahsın ifadesini almanız gerekir diyor. En son yaptığımız düzenleme de bununla ilgiliydi, 8. Yargı Paketi'nde. Dolayısıyla biz ifadesini almadan cezalandırma yoluna gidemiyoruz" diye konuştu.
Bakan Tunç, "Amerikan makamları yargılayabilir mi?" sorusuna ise, "Yargılayabilir. Yani der ki "Sen yabancı ülkede bir yabancıya karşı suç işledin, benim vatandaşımsın, dolayısıyla seni benim kanunuma göre yargılayacağım" diyebilir" yanıtını verdi.