İtalya'nın ilk kadın başbakanı olarak 2022 yılının Ekim ayında göreve gelen Giorgia Meloni'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye'ye ilk ziyaretini cumartesi günü gerçekleştirmesi bekleniyor. İtalya'dan bu düzeyde son ziyaret, dönemin Başbakanı Mario Draghi tarafından Temmuz 2022'de, 3'üncü Hükümetler Arası Zirve marjında gerçekleştirilmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Meloni, telefon görüşmelerinin yanı sıra G20 ve NATO zirveleri, COP28 ile Birleşmiş Milletler Genel Kurulu gibi organizasyonlarda ikili görüşmeler gerçekleştirmişti.
Türkiye'nin dördüncü büyük ticaret partneri olan, Akdeniz Havzası'nda ortak çıkarları bulunan İtalya ve Türkiye'nin ikili ilişkileri, enerji, savunma, ticaret ve göç alanlarında işbirliğini artırma niyetlerinin yanı sıra, Rusya-Ukrayna savaşı ve İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sonrası bölgede yaşanan gelişmelerin iki liderin masasındaki başlıca konular olması öngörülüyor. İtalya hükümetinin koalisyon ortağı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Başbakan Meloni'nin bölgede önemli bir aktör olan Türkiye'ye yapacağı bu önemli ziyaretinin arifesinde Roma'da DHA'ya değerlendirmelerde bulundu.
"BERLUSCONI'YLE BAŞLAYAN DOSTLUK, MELONİ'YLE GÜÇLENİYOR"
Meloni'nin bu ziyaretinin önemini, "Çünkü Türkiye, İtalya için çok önemli bir ülke, hep bizim muhatabımız oldu ve NATO'nun parçası. Ülkelerimiz arasında tarihi bir dostluk var," sözleriyle belirten Bakan Tajani, Afrika ülkelerine tahıl ürünlerini ulaştırmaya yönelik arabuluculuğundan ötürü de Türkiye'ye minnettar olduklarını söyledi. Ortadoğu'da barışı teşvik yönünde çalışmalarda Türkiye'nin önemini vurgulayan Tajani, düzensiz göçle mücadele konusunda da iki ülkenin işbirliğini hatırlattı.
"Deprem felaketlerinin ardından büyük bir istekle yardım ettiğimiz bir ülke" diyen Bakan Tajani, "İtalya, (Silvio) Berlusconi'yle başlayan tarihi ve sıkı dostluğun bir göstergesi olarak Türkiye'ye yardım gönderme konusunda ilk sırada yer aldı. Berlusconi, bu dostluğun büyük öncüsüydü. Şimdi, Başbakan Meloni'nin ziyaretiyle Türkiye'yle aramızdaki bu tarihi dostluk daha da güçlenecek" dedi.
"TÜRKİYE TÜM MÜSLÜMAN ÜLKELERLE DİYALOG KURABİLİYOR"
Bölgede barışın ve istikrarın sağlanması için iki ülkenin nasıl bir rol oynayabileceği sorulan Başbakan Yardımcısı, "Türkiye, Müslüman bir ülke ve gerilimin tırmanmasını engellemek konusu da dahil diğer tüm Müslüman ülkelerle diyalog kurabiliyor" diyerek şu açıklamaları yaptı;
"İsrail ve Hamas arasındaki çatışmanın yayılmasını önlemeliyiz. Hepimiz bunun için çalışıyoruz, aynı amaca sahibiz. Uluslararası durumun daha da ağırlaşmasını biz de istemiyoruz. İki halk, iki devletli çözümden yanayız. İsrail, Filistin Devleti'ni, Filistin de İsrail'i tanımalı. İsrail askeri güçleri tarafından sivillere verilmekte olan zarar mümkün olan en aza indirilmeli, Hamas elindeki İsrailli esirleri serbest bırakmalı. Biz, Filistin halkına da yardımcı oluyoruz ve bu konuda bir dizi girişimimiz var. İtalyan donanmasına ait bir hastane gemimiz var Mısır'da. Orada Filistinli çocukları tedavi ediyoruz ve daha da fazlasını tedavi edeceğiz. Birleşik Arap Emirlikleri'ne de yine Filistinli çocukları tedavi etmek için pediatri uzmanları gönderdik. Yani sivil halkın acısını azaltmak bizim önceliğimiz."
"ERDOĞAN VE MELONI BULUŞMASI, YENİ OLUMLU SONUÇLARIN HABERCİSİ OLABİLİR"
Uluslararası kamuoyu önünde Gazze'de bir dram yaşanmakta olduğu ve Türk mevkidaşı Hakan Fidan'ın "Ya çok büyük bir savaş ya da çok büyük bir barış çıkacak," sözleri hatırlatılan Antonio Tajani, "Ben ikinci tezin gerçekleşmesini umuyorum; daha büyük bir barış. Herkes, mesela İtalya ve Türkiye gibi ülkeler bir olup bunun için önemli bir rol üstlenebilir, çünkü diğerleriyle diyalog kurabiliyoruz. Biz, sivil halka yönelik daha yumuşak bir tavır alması kaydıyla İsrail'e doğru da adımlar attık. Tüm Arap, Müslüman dünyasıyla ilişkimiz var. Tunus, Mısır, Cezayir, Fas, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve elbette ki NATO üyesi olan Türkiye gibi ülkelerle diyalog kurabiliyoruz," ifadelerini kullandı.
Açıklamalarına, "Türkiye, bizim önemli ve tarihi bir partnerimiz. Türkiye'de çok fazla yatırımımız var, İtalya'da da Türk yatırımları var. Türkiye, bizim için bir referans noktası ve barış için birlikte çalışabiliriz. Akdeniz'de de daha fazla şeyler yapmak için çalışmalıyız," diye devam eden Tajani, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Meloni buluşmasının, yeni olumlu sonuçların habercisi olabileceğini de ekledi.
"TÜM BARIŞ OPERASYONLARINDA HEP TÜRK GİRİŞİMLERİNİ DESTEKLEDİK"
Ortadoğu'daki gelişmelerin ardından Rusya-Ukrayna savaşının artık dünya gündemini daha az meşgul ettiği hatırlatılan Tajani, bu yıl boyunca İtalya'nın G7 başkanlığını yürütecek olduğunun altını çizip Ortadoğu gibi Ukrayna meselesi, Akdeniz ve Afrika ile yapay zekanın gündemlerindeki ana konular olacağını ifade etti.
Rusya-Ukrayna savaşının kendisini endişelendirmeye devam ettiğini ifade eden İtalyan Bakan, "Barış istiyorsak Ukrayna savunulmalı ve Rusya'nın işgalini engellemeliyiz. Amaç; barış. Ancak biri kaybeder biri kazanırsa, eşitler arasında bir barış anlaşmasından bahsedilemez. Yani, kapılarımızdaki hoşumuza gitmeyen bir savaş ortamından, eşitler arasında bir barış ortamına geçilmesini istiyoruz. Biz uluslararası haklara saygı duyulmasını istiyoruz. Uluslararası hakları çiğneyen ise Rusya oldu," diye konuştu.
"Biz tüm barış operasyonlarında anlaşmalara uygun olarak hep tüm Türk girişimlerini destekledik," diyen Tajani, "Özellikle tahıl ihracatını serbest bırakma konusunda. Bizim için tüm barış girişimleri olumludur. He zaman Türkiye'nin ikincil değil, önemli bir rolü olduğunu söyledik. Afrika konusunda da birlikte çalışabiliriz; Libya meselesini çözmek, göç ve Sahra Altı Afrika'sının güvenlik meseleleri gibi," sözleriyle Türkiye'nin rolünün bir kez daha altını çizdi.
"KIZILDENİZ'DE SAVAŞ OPERASYONU DEĞİL, SAVUNMA YAPMAK İSTİYORUZ"
Yemenli Husilerin Kızıldeniz'de İsrail ile bağlantılı olduğunu öne sürdüğü ticari gemilere yönelik saldırılarının ardından Almanya ve Fransa ile bir Avrupa Birliği (AB) misyonu üzerine çalışmakta olduklarını hatırlatılan ve bunun neden gerekli olduğu sorulan Dışişleri Bakanı Tajani şöyle konuştu:
"Gerekli çünkü deniz ticaretimiz tehlike altında. İhracatçı bir ülkeyiz ve ihracat bizim GSYİH'nin yüzde 40'ını oluşturuyor. İhracat fiyatları, gemilerle getirilen tüm ürünlerin sigorta bedelleri artarsa bu ülkemiz için ciddi bir ekonomik darbeye yol açar. Bu nedenle, İtalyan ticari gemilerine saldırıyı önlemek için sert girişimlerde bulunmak gerek. Bir savaş operasyonu değil, bir savunma operasyonu olduğunun net anlaşılması için de bunu bir Avrupa anlaşmasıyla yapmak istiyoruz. Gemilerimizin Husi isyancılarının saldırılarına maruz kalmasına izin veremeyiz."
VİZELERİ HIZLANDIRMA ADIMI
DHA, Türkiye'deki İtalya diplomatik misyonluklarından uzun zamandır Türk vatandaşlarının vize randevusu alamadıklarını, turizm, iş ya da eğitim gerekçeleri fark etmeksizin mağduriyet yaşandığını da Bakan Tajani'ye aktardı. Bu problemin ne zaman çözüleceği sorusuna ilişkin Tajani, bunun personel eksikliğinden ve aşırı talepten kaynaklandığına işaret ederek şöyle yanıt verdi:
"Vize sorunu birçok ülkede yaşanıyor. Çünkü sıklıkla konsolosluklar, vize talebi akınına uğruyor ve bu nedenle biraz daha fazla zaman gerekebiliyor. Ancak vize almaya hakkı olan insanlara hızlı vize vermeye çalışacağız ve bunun için daha fazla işe alım yapmaya karar verdik."