Meme ve göğüs farkı: Meme kelimesinin yerine 'göğüs'ün kullanılması hastaların konu ile ilgi olmayan branşlara başvurmasına neden oluyor. Kadınların yüzde 80'inin hayatlarının bir bölümünde meme ağrısı şikayeti yaşadığını düşünürsek, hastanın doğru doktora başvurması büyük önem taşıyor.
Radyasyon tehlikesi yok: Hastalarda 'Mamografideki radyasyon, kanser yapabilir' düşüncesi ise tedavideki en büyük yanlışların başında geliyor. Mamografideki radyasyon miktarının oldukça az olduğu ve sağlığı tendit etmediği belirtiliyor.
Mamografi dönemini doğru planlayın: Kadınlarda, adet dönemine yakın planlanacak mamografi seansı memenin en dolgun ve hassas dönemde olmasından dolayı yeterli sonuç vermeyebilir. Bunun için en ideal zaman, adet döneminin 3 veya 4'üncü günüdür.
Genetik faktörlere dikkat: Günümüzde meme kanserinin yüzde 10'u genetik faktörler taşıyor. Bu kişilerin düzenli olarak meme muayenesi yaptırması gerekiyor.
40'tan sonra mamografi şart: 20'li yaşlara gelmiş her kadın, meme kanseri riski taşıyor. Bu sebeple 20-30 yaş arasında adet döneminin 3'üncü gününden itibaren kişinin elle meme muayenesi yapması öneriliyor. 40 yaşından sonra ise rutin mamografi takibine başlaması gerekiyor.
ERKEKLER DE RİSK ALTINDA!
Genellikle kadın hastalığı olarak bilinen meme kanseri erkekleri de tehdit ediyor. Kadınlardan farklı olarak kanser, erkeklerde daha agresif gelişiyor. Memede akıntı, çatlak, şekil bozukluğu belirtilerinin yanı sıra erkeklerin de sık sık elle muayene yapması gerekiyor.
BUNLARI TÜKETİN
Kırmızı lahana: Kanserin düşmanı olarak bilinen, folik asit zenginidir.
Turp: Kanserden korur. Hastalığın neden olduğu halsizliği önler.
Kırmızı biber: Salatalarda veya çiğ olarak tüketilmesi, kanserden korur.
Domates: Tedavinin olmazsa olmazıdı. Kanserli hücrelerin büyümesini engeller.
Ahududu- böğürtlen: Günde 1 avuç kadar tüketildiğinde kanser riskini azaltır.