Toplumda kemik erimesi olarak bilinen kemik erimesi, yani osteoporoz menopoz sonrası ortaya çıkıyor. 50 yaş ve üzeri her 3 kadından birinde görülüyor. Menopoz sonrası vücutta azalan kalsiyum miktarına bağlı olarak kemik dokularında kırılganlık meydana geliyor. Kadınlar, daha az kemik dokusuna sahip olduğundan erkeklere göre daha fazla risk taşıyor. Liv Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Çağatay Öztürk, kadınların kabusu haline gelen bu rahatsızlıkla ilgili önemli bilgiler veriyor...
SAĞLIKLI BESLENİN...
Kemik erimesini önlemenin yolu, sağlıklı ve doğru beslenmekten geçiyor. Kalsiyum, magnezyum ve mineral açısından zengin olan besinlerin kemik yapısını güçlendirmeye fayda sağlıyor. Kemik erimesinden koruyan en önemli besinlerin başında süt ve süt ürünleri geliyor. Yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, kuruyemiş gibi besinler de kemik erimesini korumak için tüketilmesi gereken besinler arasında bulunuyor.
SİNSİ İLERLER
Kemik erimesi, sessiz ve sinsi ilerliyor. Erken teşhis sayesinde tedavi edilebiliyor. Yaşam tarzı değişiklikleri ve uygun ilaç tedavisiyle kemik kaybı yavaşlatılabiliyor. Kemik erimesinin tedavisinde erken tanı büyük önem taşıyor. Risk grubundaki hastaların kemik yoğunluğundaki değişimlerinin yılda bir kez kontrol edilmesi gerekiyor. Ayrıca çocukluktan döneminden yeterli derecede alınan D vitamini ve kalsiyum kemik erimesini önlemenin başında geliyor.
ŞİFA BROKOLİDE
BOY KISALMASI YAPAR
Kemik erimesinin vücutta en çok etkilediği organın başında omurga geliyor. Osteoporotik kemiklerdeki kırıklar sıklıkla omurga, kalça ve el bileğini içeriyor. Kalça ve el bileğindeki osteoporotik kırıkların aksine omurgadaki kırıklar sıklıkla düşme veya travma ile oluşuyor. Osteoporoz simsi ilerlediği için hastalığın yüzde 30'luk bir kısmı klinik şikayetler ile belirleniyor. Pek çoğu da rastlantısal saptanıyor. Hastalık ayrıca bel ve sırt ağrıları, boyda kısalma, omurgada kırık, sırtta kamburlaşma ile belirti veriyor.