Aşure günü hangi ibadetler yapılır? Aşure günü oruç tutulur mu? İşte Aşure günü yapılması gerekenler

Aşure günü 9 Eylül Pazartesi günü idrak edilecek. Muharrem ayı ve Aşure günü Müslüman alemi için büyük önem taşıyor. Son derece önemli olan günden önce Aşure günü hangi ibadetler yapılır sorusu merakla araştırılan sorular arasında bulunuyor. Peki, Aşure günü oruç tutulur mu? İşte Aşure günü yapılması gerekenler...

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :08 Eylül 2019 , 14:38 Güncelleme Tarihi :08 Eylül 2019 , 21:04
Aşure günü hangi ibadetler yapılır? Aşure günü oruç tutulur mu? İşte Aşure günü yapılması gerekenler

İÇİNDEKİLER

Aşure günü hangi ibadetler yapılır? Milyonlarca vatandaş Aşure gününün gelmesiyle birlikte bu soruya arama motorlarında yanıt arıyor. Muharrem ayının 10. günü Aşure günü olarak idrak edilir. Aşure, birlik ve beraberliğin, paylaşma ve dayanışmanın simgesidir. Peki, Aşure günü hangi ibadetler yapılır? Aşure günü oruç tutulur mu? İşte Aşure günü ibadetleri...

AŞURE GÜNÜ ORUÇ TUTULUR MU?

Muharrem orucu üç gün şeklinde tutulur. Aşure günü ile öncesi ve sonrası gün tutulur. Yani Muharrem ayının 9, 10 ve 11. günlerinde oruç tutmak gerekiyor. Muharrem ayının 10. günü olan Aşure Günü 2019 yılında 9 Eylül Pazartesi gününe denk geliyor. Buna göre, Muharrem ayı orucu 8 Eylül Pazar, 9 Eylül Pazartesi ve 10 Eylül Salı günleri tutulacak.

AŞURE GÜNÜ HANGİ İBADETLER YAPILIR?

Aşure gününde birçok bakliyatın bir araya gelmesiyle oluşan aşure dışında, bu hafta kapsamında oruç da tutulmaktadır.

Resûl-i Ekrem (s.a.s.), "Âşûrâ günü tutulan orucun, bir önceki yılın günahlarına kefaret olmasını Allah'tan ümit ediyorum" buyurmuş, Âşûre gününe, Muharrem'in dokuzuncu veya on birinci gününü de ekleyerek iki gün oruç tutmayı müminlere tavsiye etmiştir.

İslam tarihinde Hz. Peygamber ve Müslümanların tuttukları ilk oruç, aşure orucudur. Cahiliye Dönemi'nde başta Kureyşliler olmak üzere bazı Arap kabileleri de bu orucu tutmaktaydılar. Hatta Peygamber Efendimizin hicretten önce Mekke'de Aşure orucu tuttuğu gibi hicretten sonra Medine'de de bu orucu tuttuğu rivayet edilmiştir.

AŞURE GÜNÜ NE ZAMAN?

Aşure günü 2019 yılında 9 Eylül Pazartesi günü idrak edilecek.

Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının İslam tarihinde önemli bir yeri vardır. Bu ayın onuncu gününe "Aşure Günü" denilmiştir. Hz. Muhammed (S.A.V.) bu aya değer vermiş ve; "Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç, Allah'ın değer verdiği ay olan Muharrem Ayı'nda tutulan aşure orucudur" buyurmuştur.

AŞURE GÜNÜ HAKKINDA

İşte Diyanet'in resmi internet adresinden alınan bilgilere göre Aşure Günü:

"Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki:

"Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç, Allah'ın değer verdiği ay olan Muharrem ayında tutulan aşure orucudur…" (Müslim, "Sıyâm", 202)

"Aşure günü orucunun, bir önceki yılın günahlarına keffaret olmasını Allah'tan umarım." (Tirmizî, "Savm", 48)

Hazreti Aişe (r.ah) İslâm öncesinde, Mekke halkının oruç tutmakta olduğu aşure gününde peygamberimizin de oruç tuttuğunu bildirmekte... Allah Rasulü Medine'ye hicret ettikten sonra da bu orucu tutmuş ve müminlere de onuncu günü ile birlikte, bir gün öncesi veya sonrası ile oruçlu olmalarını tavsiye etmiş... (Ahmed b. Hanbel, VI, 244)

Aşurenin içinde yer aldığı Muharrem ayı da, aynı zamanda Hz. Peygamber (sav)'in torunu Hz. Hüseyin'in ve çoğu Ehl-i Beyt mensubu 70'den fazla insanın siyasi ihtiraslar uğruna Kerbela'da şehid edilmesi nedeniyle Müslümanların ortak hafızasında büyük bir acının tarihidir. Kerbela'da acımasızca şehit edilen Hz. Hüseyin ve arkadaşları, bu hadisedeki asil duruşu ve haksızlıkla karşısındaki onurlu mücadelesi ile bütün müminlerin gönüllerinde taht kurmuş, ona ve yakınlarına bu zulmü reva görenler ise insanlığın ortak vicdanında mahkûm edilmiştir.

Aşure paylaşmanın, dayanışmanın, birlikteliğin ve sevginin ifadesi, bolluk ve bereketin simgesidir. Aşurenin bu mecazî anlamı toplumumuz için bugün her zamankinden daha fazla önem taşımaktadır. Milletimiz, asırlardır sürdürdüğü gelenekle bugün de; "farklılıkların ahenk içindeki ortak tada katkı sağlamaları", "birlik" gibi kültürümüzün özünde hep var olan güzellikleri devam ettirme bilinci ile birbirinden farklı tatları aynı kazanda kaynatıp, aşure aşı yapmaya, birlikte yaşamanın sembolünü tadarken muhabbeti paylaşmaya devam etmektedir."