Koronavirüs sürecinde en çok kullanılan ürünlerden bir tanesi de geleneksel kolonya oldu. Virüsü öldürmesi nedeniyle kolonya satışları patlarken Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Wilke Topçu kolonyada kullanılan yüzde 60-70 oranlarındaki alkolün etkili olduğunu ancak daha yüksek oranlardaki alkolün virüsün yapışmasına neden olduğunu söyledi.
Ayrıca koronavirüs salgınında kullanılan antikor testleri dün itibariyle Türkiye'de de başladı. İlk olarak İstanbul Üniversitesi'nde testler uygulanmaya başlarken daha önce belirtisiz bir şekilde hastalığı geçiren insanlar tespit edilebilecek. Bu testlerin en büyük faydası ise plazma tedavisinde görülecek. Prof. Dr. Topçu "Bu hastalık belirtisiz olarak da geçirilebiliyor. Belirtisiz geçirenleri saptamada çok işe yarayacak. Hastalarda kullanılan plazma tedavisinde bu hastalığı geçiren kişilerin kanı alınıyor ve plazma ayrılarak hastalara veriliyor. Bu antikorların olup olmadığı bakılarak kanları plazma tedavisinde kullanıyoruz."
"YÜZDE 90 ALKOL VİRÜSLERİN DAHA FAZLA YAPIŞMASINA NEDEN OLUR"
El hijyeninin önemine de dikkat çeken İstanbul Kent Üniversitesi'nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Wilke Topçu "Bir kişi saatte 30 kere elini burnuna götürüyor. Ellerimiz de her yere değdiği için biz onu alıp solunum yollarından vücudumuza alabiliyoruz. Onun için el hijyeni önem taşıyor. El hijyeni en güzel su ve sabun ile yapılır. Eğer su ve sabun yoksa yüzde 60-70 alkollü kolonya ya da dezenfektan kullanılabilir. Yüzde 90 alkollü olanlar ise virüs ve bakterilerin daha çok yapışmasına neden olur."
"UV IŞINLARI KORONAVİRÜSÜ YOK ETMİYOR"
Normal şartlarda SARS ve grip virüsü gibi virüslerin ultraviyole (UV) ışınları ile yok edildiğini ancak koronavirüste bunun etkili olmadığını belirten Prof. Dr. Topçu, "Bu garip bir virüs. Bu durum koronavirüste geçerli değil çünkü şu anda yazı yaşayan bölgelerde de var. O nedenle bu konuda yeterli kanıt yok. Muhtemelen etkisi az olacaktır. Biz bu virüse zarflı virüs diyoruz ve yapısında yağ var. Normal şartlarda bunun kolayca ultraviyole ışınları ile yok edilmesi lazım ama bunda kesinlikle böyle bir şey gösterilemedi. Sıcaklığın ve nemin bu virüsün yayılmasında rolü yoktur diyen bir çalışma var. Ama umarım faydası olur."
"KLİMA İLE VİRÜS TAŞINABİLİR"
Virüsün rüzgar ile taşınıp taşınamadığı konusunda da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Topçu, "Taşınmaz diye bir şey söyleyemiyorum. Klimadan gelen havanın virüsü yaydığı ve birkaç metre öteye klima ila virüsün taşındığına dair araştırmalar var. Ancak biraz daha az olduğunu düşünüyorum" dedi.