Düzce Darıcı Mahallesi'nde yaşayan Umut Can Çalışkan, 2011 yılında babasını kaybedince annesiyle yalnız kaldı.
Babasından kalan emekli maaşıyla ev geçindirmeye çalışan annesine destek olmak ve ev ekonomisine katkı sağlamak isteyen Çalışkan, bir yandan da pazarcılık yaptı.
Çalışkan bu sırada sağlık meslek lisesi eğitimini tamamladı. Maddi imkansızlıklar nedeniyle üniversiteye gidemeyen Çalışkan, özel hastanelerde sağlık görevlisi olarak çalıştı.
Ek gelir için istiridye mantarı yetiştiriciliğine başlayan Çalışkan, ilk olarak tek odada mantar yetiştirdi, talep artınca da üretim oda sayısını ikiye çıkardı. Umut Can Çalışkan'ın 30 günde yetiştirdiği mantarlar, pazarda kilosu 15 liradan alıcı buluyor.
"TALEPLERE YETİŞEMİYOR"
3 yıl önce mantar üretimine başladığını söyleyen Umut Can Çalışkan, "2011 yılında babamın ölümüyle annemle tek kaldığımız için maddi zorluklar hayatımızı da zora soktu. Pazarcılık yaparken diğer yandan hayalim olan hemşirelik mesleği için okumak istiyordum. Sağlık meslek lisesini kazandım ve kaydımı yaptırdım.
Liseyi bitirip mezun olduktan sonra yine maddi imkansızlıklar nedeniyle üniversiteye gidemedim ve birkaç özel hastanede işe başladım. Kadro alamadığım için maddi olarak ek gelir sağlamak istedim. Bu sayede istiridye mantarı yetiştirmeye başladım" dedi.
AYLIK 30 BİN LİRA GELİR
Çalışkan, "3 yıldan bu yana devam ediyorum. 30 günde mantar yetişiyor ve satışını yapıyoruz. Köy yerinde oturuyoruz.
Köy yerinde ek gelir olarak gayet iyi geliri var. Aylık bir odanın 10 ile 15 bin lira geliri oluyor. 2 odamız var. Talep şu anda çok iyi ve siparişleri yetiştiremiyoruz.
Düzce'de bu mantar pek bilinmiyor ama diğer illere gönderiyoruz. Ben Düzce'de pazarda da satıyorum.
Yavaş yavaş mantarın tanınmasını sağlıyoruz. Tadı da çok güzel. Et gibi yemesi oluyor. Halkımız istiridye mantarını seviyor" diye konuştu.