İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Emre Aşkın Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Şikayetçi Handan Aşkın'ın avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada savcı, iddianamede eylemin "Kasten yaralama" olarak değerlendirildiğini ancak sanığa, her 2 müştekiye ayrı ayrı hedef alarak ateş etmesi nedeniyle "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan ceza verilmesini talep etti.
"İLK KARARDA DİRENİLSİN"
Şikayetçilerin avukatı Muhittin Refik Güçlü ise, "Sanığın Yargıtay ilamındaki gibi tahrikten yararlandırılmas�� görüşüne katılmıyoruz. Korkmuş, can derdine düşmüş müvekkillerimizin dışarıda konuşurken tahrik edici söz söylemesi, hayatın olağan akışına aykırıdır. İlk kararınızda direnmenizi ve sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ederim" dedi.
"HAYATTA KALDI DİYE DAHA AZ CEZAYI HAKETMİYOR"
Şikayetçi avukatlarından Gül Erdoğmuş da "İki kişi öldürülmeye teşebbüs edilmiştir. Handan Aşkın, felç kalmıştır, yürüyememektedir. Kardeşi ise elmacık kemiğinden yaralanmıştır. Bunlar mahkemenizin en üst seviyede ceza vermesi için yeterliydi. Kararınızda direnmenizi talep ederiz. Müvekkil hayatta kaldı diye, sanık daha az cezayı haketmiyor. En üst hadden cezalandırılsın" dedi. Aile Bakanlığı avukatı da haksız tahrik indirimi uygulanmamasını istedi.
"BÖYLE BİR OLAYIN YAŞANMASINI İSTEMEZDİM"
Son savunması sorulan tutuklu sanık Emre Aşkın, "Böyle bir olayın yaşanmasını istemezdim. Olay evde başlamıştır. Öldürmeye ve yaralamaya dair kastım olsaydı ev içinde daha rahat gerçekleştirebilirdim. Dışarıda eşimin ve ağabeyinin bana söyledikleri kelimelerle tahrik etmeleri böyle bir olaya neden olmuştur. Pişmanım" dedi. Sanık avukatı da müvekkilinin beraatini, aksi takdirde lehe hükümlerin uygulanmasını ve tahliyeye karar verilmesini talep etti.
EŞİNE KARŞI 14 YIL 2 AY HAPİS CEZASI VERİLDİ
Mahkeme heyeti, sanık Emre Aşkın'a eşine yönelik "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan önce 17 yıl hapis cezası verdi. Ardından cezayı iyi hal indirimiyle 14 yıl 2 aya düşürdü.
KAYINBİRADERİNE YÖNELİK 9 YIL 2 AY HAPİS
Aşkın'a kayınbiraderi Sedat Sevin'e karşı "Kasten öldürme teşebbüs" suçundan da önce 11 yıl hapis cezası veren mahkeme heyeti, bu cezayı da iyi hal indirimiyle 9 yıl 2 aya çevirdi. Sanığın tutukluluk halinin devamına da hükmedildi.
İLK KARARDA TOPLAM 29 YIL 2 AY HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILMIŞTI
Mahkeme 28 Şubat 2019'da verdiği ilk kararında, sanığın eşine karşı "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 16 yıl 8 ay hapsine, kayınbiraderine karşı eyleminden ötürü ise 12 yıl 6 ay olmak üzere toplam 29 yıl 2 ay hapsine karar vermişti. Sanığın temyiz talepleri üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesi, "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan her iki mağdura karşı makul cezalar yerine, üst sınırdan hapis cezası belirlenerek farklı cezalar tayin edildiği" gerekçesiyle kararı bozmuştu.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Savcılık tarafından hazırlanan iddianame, Handan Aşkın ile kocası Emre Aşkın ayrı yaşamaya başladı. Eşini telefonla arayan Handan Aşkın, evde bulunan bazı eşyalarını almak istediğini, bunun için eve geleceğini söyledi. Emre Aşkın da kabul etti.Handan Aşkın, eve ağabeyi Sedat ile birlikte geldi. Sanık Emre Aşkın, müştekilerle konuşmak istedi. Ancak Handan Aşkın ve ağabeyi konuşmak istemedi. Kardeşler evden dışarı çıktıkları sırada sanık Emre Aşkın, eşi ve ağabeyini "Size bunun hesabını tek tek soracağım. Sizleri tek tek öldüreceğim" diyerek tehdit etti. İddianamede, sanığın yanında bulunan ruhsatsız silahla önce Sedat Sevin'e ateş ettiği, daha sonra da eşi Handan Aşkın'a ateş ederek yaraladığı belirtildi. sanığın olayda kullandığı ruhsatsız silahı ise arkadaşı Fatih Uzun'a saklaması için verdiği kaydedildi.
HANDAN AŞKIN: "TEHDİT EDİP 'CEZAEVİNDE PAŞALAR GİBİ YATARIM'" DEDİ
Sanık Emre Aşkın ilk duruşmada verdiği ifadesinde, eşinin söylediği sözlerin tahrikine kapıldığını, ateş etmeye başladığını ancak öldürmek maksadıyla ateş etmediğini öne sürmüştü. Şikayetçi Handan Aşkın ise olayı şöyle anlatmıştı: "Kendisi beni aradı, evde olduğunu eşya almak istediğini söyledim. Bana Sedat ağabeyinle gelin dedi. Eşyalarımı aldım. Ağabeyime hakaret etti. Ağabeyim cevap vermedi. Dışarı çıktıktan sonra sanık bizi tehdit etmeye başladı. 'Bunun hesabını soracağım' dedi. 'Giderim cezaevinde paşalar gibi yatarım" dedi. Arkamızdan ayak sesleri duydum. Belinden silah çıkarttı, ağabeyimin üzerine yürüdü. İlk önce silahı ağabeyimin kafasına dayadı. Tetiğe bastı, kurşun kalmamış olacak ki, o esnada bana zarar vermemesi için boğuştum. Sonra kaçtığımı hatırlıyorum."
