ÇENE KEMİĞİNDE GÖRÜLEBİLİYOR
Dilin üzerinde yaralar, aftlar veya beyaz beneklerin oluşmasıyla kendini belli eden dil kanseri, daha çok sigara, alkol tüketimi ve siroz sebebiyle gelişiyor. Bu sebeple ağızda çıkan yaraları önemsemek, dil kanserini teşhis etmekte büyük bir rol üstleniyor. Dil kanseri, ağız tabanı, dil altı, yanak, tonsil, bademcik, sert ve yumuşak dokular, dudak, küçük dil, diş eti ve çene kemiğinde görülüyor.
DİĞER ORGANLARA SIÇRAMAZ
Kontrolsüz hücre büyümesiyle ortaya çıkan dil tümörlerinde büyüme, kötü huylu da olabilir, iyi huylu da... Genellikle o kötü huylu tümörler, çevre dokulara zarar vererek büyümesinin yanı sıra çevredeki lenf bezelerine ve vücudun diğer organlarına sıçrama yapıp o bölgelerde de kontrolsüz büyümeye devam eder. Sonuçta bu süreç, hayatı tehdit eder hale gelecektir. İyi huylu tümörler, vücudun diğer organlarına sıçrayıp bir tehdit oluşturmazlar.
ERKENDEN AMELİYAT
Dil kanseri tedavisi için oluşturulan protokolde genel olarak 3 tedavi yöntemi vardır; radyoterapi, kemoterapi, cerrahi yöntemler. Şayet dil kanseri erken teşhis edilmişse daha çok cerrahi yöntemler tercih edilir. Eğer kanser ileri evredeyse cerrahi işlem yapılmakla birlikte eş zamanlı radyoterapi veya kemoterapi verilebilir.
BU BELİRTİLER VARSA...