Müşteki Yasemin Farhat da arkadaşıyla parkta buldukları boş alana ilerledikleri sırada sanık ve yanındaki kişilerin rahatsız edici bakışlar attıklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Neşe'ye, oraya oturmak istemediğimi söyledim ama park çok doluydu, başka yer yoktu. Yanımıza gelen kediyi sevdim, çok tüy döktüğü için üstümü temizledim. Kedi daha sonra Neşe'nin yanına geldi. Onun üzerinde açık renk kıyafet olduğundan ve kedi tüy döktüğünden almak istemedi, kediyi tutup yan tarafa bıraktı. Sanık oturduğu yerden elini kaldırıp bize seslendi ama ne dediğini anlayamadım. Sanığa karşılık vermedik. Sonra çevredekilere 'Bunlar kediyi darbediyor, darbedemezsiniz.' diye bağırdı. Neşe arkasını dönüp, 'Ben kediyi darbetmedim.' dedi. Sanık, 'Sizden rahatsız oluyorum. Siz Gaziosmapaşa'ya gidin.' diye bağırdı. Neşe ise 'Ben burada yaşıyorum rahatsız oluyorsanız siz gidebilirsiniz.' dedi."
Arkadaşının sanığa hakaret içerikli bir kelime kullanmadığını ifade eden Farhat ifadesinin devamında, sanığın elinde bir cisimle kendilerine doğru geldiğini anlatarak, "O esnada çok şaşkındım. Neşe'nin başörtüsünü çekip elindeki cisimle birkaç kez vurdu. Neşe o esnada bayıldı. Ben ayağa kalkıp sanığa bağırarak uzaklaştırmaya çalıştım. Çevredekiler bize yardım etti." dedi.
Şikayetçilerin ifadelerine karşı diyecekleri sorulan sanık Çakın, "Olaydan 3 gün sonra darp raporu alınmış. Bunun kabul edilmemesi gerekir. Ben eşcinselim, toplumda hor görülen biriyim. Bu yüzden kimseyi ayrıştırmıyorum. 8 yıldır ölümcül bir hastalıkla ilgili tedavim devam ediyor. Tutuksuz yargılanmak istiyorum." diye konuştu.
Bazı tanıkların da ifadelerinin alınmasının ardından görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanığın tahliyesine karar verilmesini istedi.
Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, tanık ifadeleri tamamlanmak üzere duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Eray Çakın'ın 6 Haziran'da Teşvikiye'deki Mıstık Parkı'nda arkadaşlarıyla oturduğu sırada, parka gelen ve başörtülü olan müştekiler akademisyen Neşe Nur Akkaya ile Yasemin Farhat'a rahatsızlık verecek nitelikte aralıksız olarak baktığı aktarılıyor.
Çakın'ın, müştekilerin yanına gelen kediyi gerekçe göstererek, "Ben sizden rahatsız oluyorum. Gaziosmanpaşa'ya gidin. Burada yaşayamazsınız. Buradan gidin." şeklinde yüksek sesle parkta bulunan insanları galeyana getirmek ve müştekilere karşı kışkırtmak amacıyla bağırdığı anlatılan iddianamede, sanığın söylemi ve Akkaya'nın başörtüsüne yönelen saldırısı nedeniyle müştekilerin parkta bulunan insanlardan korkarak tedirginlik hissettikleri, hatta olayda yaşanan korku nedeniyle müşteki Yasemin Farhat'ın İstanbul'dan ayrıldığı, Çakın'ın eylemi nedeniyle müştekiler ve kamu güvenliği açısından yakın bir tehlike ortaya çıktığı vurgulanıyor.
İddianamede, olay sırasında sanığın su şişesi olduğunu söylediği ancak ne olduğu tespit edilemeyen bir cisimle müşteki Neşe Nur Akkaya'nın yüzüne birden fazla kez vurduğu, başörtüsünden çektiği ve yere düşürdüğü, Akkaya'nın yüz bölgesinde, boynunda, elinde ve ayak bölgesinde morluklar oluştuğu ifade edilirken, olaydan sonra ele geçirilemeyen ve sanığın suçta kullandığı cismin, saldırıda kolaylık sağlaması ve müştekinin daha fazla yaralanmasına elverişli olması nedeniyle silah kapsamında değerlendirildiği kaydediliyor.
İddianamede, sanık Çakın'ın, Neşe Nur Akkaya'ya karşı, "silahla kasten yaralama" suçundan 6 aydan 1 yıl 6 aya ve her iki müştekiye karşı da "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçundan 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar olmak üzere toplam 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.