Anne, koşulsuz sevgi ve güven demekti. Biri İstanbul diğeri Tekirdağ'da yaşayan iki kadın, kimsesiz iki çocuğa kol kanat gerdi. Kocaman yürekleriyle herkese iyilik dersi verdi. O kahramanlardan biri Nilüfer Doğaner'di. Genç kadın seneler önce Muammer Mert Doğaner ile evlendi. 16 ve 17 yaşlarında iki erkek çocuğu bulunan çift, televizyonda yayınlanan koruyucu ailelikle ilgili kamu spotundan etkilendi. Kimsesiz bir çocuğa 'aile' sıcaklığı yaşatmaya karar verdi. 9 ay önce yaptıkları başvuruya onay geldi. Bunun üzerine 2 yaşındaki Suriyeli Rana aileye girdi. Anne Nilüfer Doğaner, "Rana, ailemizi birleştirdi. Ondan anne kelimesini duymak benim için büyük bir mutluluk. 9 ay karnınızda taşımaya-bilirsiniz ama ona siz bakıyorsunuz. Hasta olduğunda başında bekliyorsunuz. Yemeğini yediriyorsunuz. Ağladığında siz susturuyorsunuz. Rana ağabeylerini de çok seviyor" dedi. Baba Doğaner ise mutluluğunu şu sözlerle dile getirdi: Çok mutluyum. Kız babası olmayı Rana'yla tattım. Beni kapıda karşılıyor, 'Babacığım, babacığım' diyerek. İnanılmaz.
TEKİRDAĞ
Merhametin bir diğer adresiyse Tekirdağ'dı. Suna Eser (13), daha 2 yaşındayken geçirdiği havale sonucu engelli kaldı. Annesini 2 yıl önce kaybeden küçük kıza babası da bakamadı. "Size emanet" diyerek komşusu Hadiye-Ramazan Tuna çiftine bıraktı. 3 çocuk sahibi Tuna çifti ise noterden aldıkları vekaletle küçük Suna'yı bağrına bastı. Anne Hediye Tuna'nın "Onu evladım olarak kabul ettim. Her ihtiyacını severek yapıyorum" sözleri herkesi duygulandırdı.