Trabzon'un Maçka ilçesinde, PKK'lı teröristlerce açılan ateşte şehit olan Eren Bülbül'ün (15) son fotoğrafına ulaşıldı. Fotoğrafın, saldırıdan saatler önce, şehit edildiği yerde cep telefonu kamerası ile çekildiği ortaya çıktı. Fotoğraf karesinde şehit Bülbül'ün, oturduğu ahşap çit üzerinde gülümsediği görüldü.
Maçka ilçesinde, 11 Ağustos 2017'de, PKK'lıların erzak çaldığını ihbar edip, güvenlik güçlerine evi gösteren Eren Bülbül ile Jandarma Astsubay Başçavuş Ferhat Gedik, teröristlerin açtığı ateşle şehit oldu.
Şehit olmadan önce sosyal medya hesabında 'Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın' paylaşımının ortaya çıkmasıyla Türkiye'yi hüzne boğan Bülbül'ün şehadetinin üzerinden 5 yıl geçti.
Eren Bülbül'ün ölüm yıl dönümünde, son çektirdiği fotoğrafı da ortaya çıktı. Fotoğrafın, saldırıdan saatler önce, şehit edildiği yerde cep telefonu kamerası ile çekildiği belirtildi. DHA'nın ulaştığı fotoğraf karesinde şehit Bülbül'ün, oturduğu ahşap çit üzerinde gülümsediği görüldü. Şehit oğlunun son fotoğrafını ilk kez gören anne Ayşe Bülbül ise gözyaşlarına hakim olmadı.
'KOKUN GELECEK Mİ BANA?'
Şehit oğlunun kabri başından ayrılmayan ve oğlunun son fotoğrafını öpen Ayşe Bülbül, "Annen kurban olsun sana. Yayladaki okul çantanda kıyafetini buldum. Okul çantanın dibi yırtık, sürgüleri kopmuş oğlum. Güzel evladımı böyle toprağa verdim. Annen, gülen yüzüne kurban olsun. Eren, 'Anne beni bırakma' diyordun. Hakkını helal et oğlum. Kokun gelecek mi bana? Eren'im ne zaman kavuşacağız?" diyerek gözyaşı döktü.
"EREN'SİZ 5 YIL BANA 5 BİN YIL GİBİ GELDİ"
Şehit Eren Bülbül'ün şehadetinin 5'inci yıl dönümünde Maçka ilçesi Köprüyanı Mahallesi'nde bulunan mezarı başında Eren'in annesi Ayşe, ağabeyleri Arif, Çağlar ve kız kardeşleri dualar okudu.
Duygularını anlatan Anne Ayşe Bülbül, "Acım hala ilk gün gibi taze. Eren'siz 5 yıl bana 5 bin yıl gibi geldi. Önümde dağ gibi sınır oldu. İçim yanıyor, yüreğim çok acıyor. Dünya Eren'siz bomboş. Takdiri ilahi bu, yapacak bir şey yok. Benim evladım hayattayken küçük ve yokluklar içinde yaşadı. O günleri hiç unutamam. Erenimin küçük yaşta yapmış olduğu işleri kimse başaramazdı. Herkesin işine koşar, yardımsever birisiydi. Çalıştığı zamanlarda kazandığı parayla eve gelirken illa bir şey alır getirirdi. Onu çok özlüyorum. Bu acı gittikçe artıyor, özlemim hiç bitmiyor.
Onun resimlerine bakarak, elbiselerini koklayarak günlerimi geçiriyorum. 13 evladımdan biri Eren'di. Eren'im vatan için şehit düştü. En çok isteği ise askere gitmek, o hainlere karşı mücadele vermekti. Eren'im o hainlerin kurşunuyla şehit oldu. Devletimiz çok büyük. Onun kanını yerde bırakmadı. Onu şehit edenleri, hainleri kısa sürede yok etti. Allah devletimizden, milletimizden Eren'imi unutmayanlardan razı olsun." ifadeleri kullandı.
Ağabeyi Arif Bülbül ise, "Acımız 5 yıl değil 25 yıl da geçse aynı özlemle artarak devam ediyor. Özlemimiz hiç ama hiç bitmiyor. Bana koşarak geldiği anlar gözümün önüne geliyor. Eren 'siz 5 yıl oldu. Yıllar çok çabuk geçiyor. Kardeş acısı tarif edilemez. Yüreğimizi her gün yakan, dinmeyen bir acı. Babam ile Eren'im ahirette beraberler. Baba ve kardeş acısı yüreğimizi yakıyor. Vatan sevdalısı kardeşim Eren'imi unutmayanlardan Allah razı olsun." dedi.
Sabah'ta yer alan habere göre, ağabeyi Çağlar Bülbül ise, "13 kardeşiz, Eren bambaşkaydı. En çok isteği askere gidip, Vatanı için mücadele etmekti. Kardeşim hainlerin kurşunuyla şehit oldu. Eren şehit düştükten sonra tüm Türkiye birlik oldu, onu yalnız bırakmadı. Eren'in ismi çoğu yere verildi. Erenim, kahraman kardeşim seninle gurur duyuyoruz." şeklinde konuştu.