13 Kasım'da okulların ara tatilinde gezmek için İstiklal Caddesi'ne giden öğretmen Arzu Özsoy ve kızı Yağmur Uçar, terör saldırısında hayatını kaybetti. Kızı ve torunundan ayrı geçireceği ilk öğretmenler günü öncesi konuşan Neşe Özsoy, tüm öğretmenlerin öğretmenler gününü kutladı.
Yurdun dört bir köşesinden teselli mesaj ve telefonları aldığını belirten Özsoy, kızlarının terör saldırısından aylar önce okulda düzenlenen bir programındaki görüntülerini izleyerek özlemini gidermeye çalışıyor.
ARZU ÖZSOY İLE YAĞMUR UÇAR'IN İSİMLERİ OKULLARDA YAŞATILIYOR
Eyüpsultan'da bulunan bir okulda sınıf öğretmeni olarak görev yapan Arzu Özsoy'un adı, okuluna 800 metre mesafede bulunan Düğmeciler Anaokulu'na verildi. Arzu Özsoy'un kızı Yağmur Uçar'ın adı ise eğitim gördüğü Bağcılar Mehmet Niyazi Altuğ Anadolu Lisesi konferans salonuna verildi. Böylelikle Şehit Anne Arzu Özsoy, kızı lise öğrencisi Şehit Yağmur Uçar'ın isimleri okullarda yaşatılıyor.
"ÜNİVERSİTE TERCİHLERİNDE SADECE 'ÖĞRETMENLİK' YAZMIŞTI
Konuşmasına tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutlayarak başlayan anne Neşe Özsoy, "Mesleğini çok seviyordu. Güzel bir öğretmenmiş, arkadaşları öyle söylüyor, kimseyi kırmamış. Gerçekten kırmazdı. Daha nice öğretmenler günü kutlayacağını sanıyorduk ama olmadı. Çok şaşkınız, kelimeler ile bu durumu anlatamam. Çok zor bir şey. Hiç kimse benim kalbimde neler olduğunu bilemez. Ben dik durmaya çalışıyorum, belli etmemeye çalışıyorum ama hiç kolay değil. İlk duyduğum zaman, 'Allah'ım ne olur yaralı olsunlar' dedim. Önce kızım Arzu'nun vefatını öğrendik, bari biri yaşasa ona sarılırız dedik ama sonra torunum Yağmur'u da öğrendik. Çok kötü bir his, hissedemiyorsun. Dünya yıkılmış sanki altında kalmışım gibi… Ancak yapacak bir şey yok. Okulda kızım için anmaya gittiğim zaman güzel bir tören için gitmek isterdim. Okulda da çok üzgünlerdi, müdür bey ağlıyordu, ağlayarak konuşmasını yaptı. Kızım için okulda bir köşe hazırlamışlardı. Kızım için ayakta duruyorum ama içimdeki bu acı hiçbir zaman geçmeyecek. Benimle hep yaşayacak. Üniversite tercihlerinde sadece 'öğretmenlik' yazmıştı. Torunum da hep anasınıfı öğretmeni olmak istiyordu, 'küçük çocukları çok seviyorum' derdi. Kötü söz kullanmak istemiyorum ama Allah onların belasını versin. Bunlar caniler, bir sürü aileye ateş düşürüyorlar. Bir taraftan çok üzülüyorsun diğer taraftan şehit olduğu için gurur duyuyorsun. Velileri bana sarıldılar, ağladılar… Bu durumda mutlu olunmaz ama en azından arkadaşından 'kötüydü' diyen yok" dedi.
"KIZIMA, 'İNŞALLAH İSTİKAL CADDESİ'NDE DEĞİLSİNİZDİR' DEDİM"
Kızının fotoğrafını yanından ayırmayan anne Özsoy olay gününü de hatırlatarak, "Okullar tatil olduktan sonra patlamadan 1 gün önce beni aradı. 'Ne yapıyorsun anne?' dedi. Tuzla'da bir su varmış, beraber oraya gitmemizi istedi. Pazartesi günü birlikte oraya gidecektik. O telefon konuşmasından sonra konuşmadık. Pazar günü aklıma aramak gelmedi. Sonra kızımı merak ettim aradım cevap vermedi. Kendisine mesaj attım, 'İstiklal Caddesi'nde değilsinizdir inşallah' diye yazdım. Sonra endişelenmeye başladım. Bir torunumu bir kızımı aradım sonra Taksim'e hastaneye gittik. Biz oraya gidince bizi yukarı çıkardılar durumu izah ettiler" diye konuştu.
"DÜRÜST, ÇALIŞKAN, DÜŞÜNEN, ÜRETEN BİREYLER OLMALARI DİLEĞİYLE"
Öte yandan Öğretmen Özsoy'un terör saldırısından aylar önce okulda düzenlenen okuma bayramı programında yaptığı konuşma ortaya çıktı.
Arzu öğretmenden geriye şu sözler kaldı:
"Çoğu öğretmenin en çok yorulduğu, en çok umutsuzluğa kapıldığı, kendini bazen en yetersiz hissettiği fakat her şeye rağmen en sevdiği sınıftır birinci sınıf. Bugün küçük ellerin ilk zafere imza attıkları gündür. Çocukların telaşı, velilerin heyecanı, öğrencilerin gururu bir başkadır bugün. Bu yıl bizlere bu heyecan ve mutluluğu yaşatan minik yüreklere, bizimle daima işbirliği içerisinde olan siz sevgili velilerime, okul içinde ihtiyacımız olduğunda yardımlarını bizden esirgemeyen sayın müdürümüze, müdür yardımcımıza şahsım adına teşekkür ediyorum. Sesim titriyor, kusura bakmayın. Yavrularımızın ileride yürekleri vatan sevgisi ile dolu, dürüst, çalışkan, düşünen, üreten bireyler olmaları dileğiyle. Sabırsızlıkla bekleyen miniklerimi sahneye davet ediyorum. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum"
