Esenyurt'ta iki kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırı anı iş yerinin güvenlik kamerasınca kaydedildi.
2 kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırıda lüks bir cip ile olay yerine gelenlerden Murat Ö. ve Servet Ö. polis ekiplerince yakalandı.
Firari 2 kişinin yakalanması için çalışma sürüyor.
İstanbul Esenyurt'ta, cuma gecesi bir tekel bayiinde 2 kişinin hayatını kaybettiği olayla ilgili iki kişi yakalandı.
Olay, saat 00.15 sıralarında Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde bulunan tekel bayisinde meydana geldi.
İş yerine gelen 4 kişi içeride bulunan 3 kişiye kurşun yağdırdı. Saldırıda 20 yaşındaki Batuhan Bayındır ile 24 yaşındaki Yunus Emre Erzen hayatını kaybederken 21 yaşındaki Yusuf Erzen ise yaralandı.
Saldırı anları ise iş yerinin güvenlik kamerasınca kaydedildi.
KATLİAMIN PERDE ARKASI ORTAYA ÇIKTI
İstanbul Esenyurt'ta bir Tekel bayisinde cuma akşamı yaşanan silahlı saldırı dehşetinin perde arkası ortaya çıktı.
Abi, kardeş ve çocuklarından oluşan 4 saldırganın tekel bayisi sahibinin kendilerine yönelik sosyal medyada 'Haramzadeler' ifadesini kullarak paylaşım yapması üzerine saldırıyı gerçekleştirdiği öne sürüldü.
İddiaya göre olay şöyle gelişti: Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde tekel bayisi bulunan Cantürk Erzen, iddiaya göre sosyal medyada daha önceden aralarında husumet bulunan Özer ailesini kast ederek 'Haramzadeler' ifadelerini kullandı.
Demir-çelik ve inşaat işleri yapan Murat Özer, oğlu Samet, Murat'ın kardeşi Tarık ve oğlu Azat Özer birlikte tekel bayisine geldi. Bu sırada Erzen'in oğulları Yunus Emre (24) ve Yusuf Erzen (21) ile arkadaşı Batuhan Bayındır (20) dükkanda oturuyordu.
BABASINI ÇAĞIRMASINI İSTEDİ
Dükkâna giren saldırganlar, Erzen'in kasada duran oğlu Yunus Emre'ye babasının bir paylaşım yaptığını belirterek, babasını çağırmasını istedi.
Murat Özer, babasını çağırmak istemeyen ve paylaşımın ne olduğunu soran Yunus Emre'yi omzunu sıkarak köşeye sıkıştırdı ve kafasına içki şişeleri vurarak darp etti. Bu sırada diğer saldırganlar da Batuhan ve Yusuf'u darp etti.
Yunus Emre can havliyle, kasadan aldığı tabanca ile Murat'ın ayaklarına ateş açarak saldırganları geri püskürtmek istedi ancak bu sırada Tarık Özer elindeki silahla önce Batuhan Bayındır ve Yusuf Erzen'e daha sonra ise Yunus Emre Erzen'e kurşun yağdırdı.
Olayın ardından saldırganlar, geldikleri lüks araçla olay yerinden kaçtı. Kanlar içinde yere yığılan Yunus Emre Erzen olay yerinde hayatını kaybederken Batuhan Bayındır ve Yusuf Erzen ise yaralı olarak hastaneye kaldırıldı.
Batuhan Bayındır da hastanedeki tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Ağır yaralı Yusuf Erzen'in tedavisinin ise sürdüğü öğrenildi.
Saldırı anlarına ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri ise kan dondurdu. Görüntülerde kanlar içinde yere yığılan Yusuf Erzen'in 'Abi' diye feryat ettiği görüldü.
HUKUKÇULAR NE DİYOR?
Konuyla ilgili değerlendiremelerde bulunan hukukçular, katillerin TCK'nın 37. maddesince suçlanacaklarını ifade etti. Bu cinayetin planlanarak işlendiğini söyleyen hukukçular, ceza yasasının 82. maddesine göre "nitelikli adam öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile yargılanacaklarını belirtti.
TAHRİK İNDİRİMİ VE MEŞRU SAVUNMA YOK
Aynı zamanda hukukçular katillerin tahrik indiriminden yararlanamayacaklarını söz konusu olayda meşru müdafaanın da olmadığını söyledi.
SİLAH RUHSATI ALMAK KOLAY MI?
Silahlarla ilgili işlemler 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun ve bu kanuna bağlı olarak çıkarılan 91/1779 sayılı yönetmelikle belirleniyor. Kanuna göre, 21 yaşını geçmiş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları silah ruhsatı için başvurabiliyor.
Taşıma ruhsatı için tam teşekküllü bir hastaneden sağlık raporu isteniyor. Kanuna göre silah ruhsatı taşıyabilecek meslek mensupları şöyle:
"Fahri konsoloslar, basın kartı sahipleri, bankaların genel müdür ve yardımcıları ile bölge müdürleri, pilotlar, cirosu silah ruhsatı almaya yeterli şahıs ve şirketler, arazi sahipleri, sürü sahipleri, müteahhitler, akaryakıt bayileri, 50 sigortalı işçi çalıştıranlar, atış poligonu sahipleri, müzeleri ve anıtları koruyan bekçiler, arıcılık yapanlar, patlayıcı madde depolarını koruyan bekçiler, döviz bürosu sahipleri, avukatlar, noterler, belediye başkanları, il genel meclisi üyeleri, eski ve yeni köy muhtarları."
Bu meslekler haricinde, can tehlikesi varsa mülki idare amirinin onayıyla yine taşıma ruhsatı verilebiliyor.