Tarım ve hayvancılıkta üretimin yanı sıra Ar-Ge çalışmalarıyla da öne çıkan Erzurum, sektörün en büyük sorunlarına çare arıyor. Tarımda gübre, hayvancılıkta da yem sorununa çözüm bulmak için iki fabrika kuran Erzurum Büyükşehir Belediyesi, tamamen organik üretim yapacak. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, tarım ve hayvancılık sektöründe hayata geçirdiği projeleri de anlattı.
YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM
Erzurum'da 'Ekilmemiş tek bir tarım arazisi kalmayacak' hedefiyle yola çıktıklarını anlatan Başkan Sekmen, "Şehrimizi Doğu Anadolu'nun tarım ve hayvancılık merkezi yapmak için adeta bir üretim seferberliği başlattık. Çiftçimize umut ışığı olmak ve daha fazla ürün almalarını sağlamak amacıyla Tarım Makinaları Parkı'nı kurduk. Bununla birlikte Avrupa'nın en büyük tesisi olan Doğu Anadolu Canlı Hayvan Borsamız ile sadece ilimizin değil bölge çiftçisinin de kara gün dostu olduk" dedi.
Tarımda en büyük ihtiyaç halini alan gübre için Erzurum Pasinler ilçesinde gübre fabrikasını hizmete açtıklarını anlatan Sekmen, "Erzurum Büyükşehir Belediyesi Tarım Kampüsü içerisinde yer alan bu fabrikamızın yatırım maliyeti maliyeti 25 milyon TL civarında. Bu fabrika ile topraklarımızın yeniden ilk günkü haline dönmesini sağlamayı, insanların ve hayvanların daha sağlıklı ve organik ürünlere kavuşmasını istiyoruz.
Bu bağlamda üreteceğimiz gübre yüzde 100 organik olup, zirai ilaç kalıntısı dediğimiz pesitisitleri de ortadan kaldıracağından sağlık açısından insanlığa büyük bir hizmet olacak" diye konuştu. Yerli ve milli olan organik gübre fiyatının ton başına diğer gübrelerden yüzde 30 daha ucuz olacağını anlatan Sekmen, "Granülür ve sıvı formatında üretilen gübre hem topraktan hem de bitkinin organlarından yani yapraklarından almasını sağlayarak bitkilerin bağışıklık sistemini artırarak hastalıklara karşı dayanıklı olmasını sağlayacak" şeklinde konuştu.
YÜZDE 80 DAHA UCUZ
Kaba yem fabrikasının da hayvancılığa dayalı kaba yem açığının kapatılması amacıyla kurulduğunu aktaran Sekmen, şöyle devam etti: "Benzer işletmelere örnek olması amacıyla da bu yatırımı gerçekleştirdik. Tesisimizde besi ve süt yemi olmak üzere iki türlü rasyon hazırlıyoruz. Bu ürünleri piyasa bedelinin altında besicilerimize veriyoruz. Fabrika ve üreticilerin yan yana olması açısından da nakliye fiyatları yüzde 80 daha düşük olacağından bu da yem fiyatlarına yansıyacak. Besicimiz daha ucuza üretim yapacak."
ERZURUM'DAN SOMON İHRAÇ EDİLİYOR
Tarım ve hayvancılık sektöründe tabiri yerindeyse Türkiye rekoru kırdıklarını anlatan Sekmen, şöyle devam etti: "700 gölet ve 500 sulama tesisi ile yine rekordan rekora koşuyoruz. Et ve Et Ürünleri Entegre Tesisimiz şu an itibarıyla Et ve Süt Kurumu Erzurum Kombina Müdürlüğü olarak hizmet veriyor. Göletlerimiz su ürünlerinin neredeyse merkezi konumuna ulaştı. 1 milyon yavru balık ile kentin su ürünleri popülasyonuna yeni bir vitrin kazandırdık. Ayrıca şehrimizde alabalık ve somon üretiyoruz. Erzurum'da ürettiğimiz somon ve alabalığı Rusya ve Ukrayna'ya ihraç edyoruz."
PAZARLAMA SORUNU ORTADAN KALKTI
Doğu Anadolu Canlı Hayvan Pazarı'nın Tarım Bakanlığı tarafından Türkiye'de hayvan toplama merkezi olarak ruhsatlandırılan tek işletme olduğuna dikkati çeken Sekmen, şöyle devam etti: "Türkiye'nin her tarafından üreticilerimiz pazarımıza gelmekte olup köy köy gezip hayvan toplamak yerine tek bir elden hayvanları satın alıyor ya da satıyor.
Topladıkları hayvanları aynı gün götürme imkânı olmayan üreticilerimize de yine hayvanları için kalabilecekleri 2 bin 500 başlık geceleme ahırlarımız mevcut. Bu bağlamda üreticilerimiz ve alıcılarımız pazarda alışverişlerini yapabiliyor, arada aracı ve komisyonculardan etkilenmiyor. Veteriner hizmeti verilen pazarımızda da hastalıklı hayvanlar için karantina ahırlarımız mevcut, gelen hayvanlar burada tedavi edildikten sonra pazara alınmakta. Ayrıca bakanlığımız tarafından küpesiz hayvan satışının yasaklanması sebebiyle pazarımıza küpesiz hayvanların girmesi de yasak. İlimiz coğrafyasının hayvancılığa müsait olması sebebiyle yapılan bu üretimlerde pazarımız Erzurum ve çevre illere büyük katkı sağladı. İşletmelerin pazarlama sorununu ortadan kaldırdı."
160 BİN METREKARE ALAN
Doğu Anadolu Canlı Hayvan Pazarı'nın üç yıl önce hizmete açıldığını ve yaklaşık 100 milyon liraya mal olduğunu anlatan Başkan Mehmet Sekmen, "160 bin metrekare alanı var. Burada 2 bin 500 büyükbaş, 2 bin 500 küçükbaş kapasiteli açık ve kapalı padok, 612 büyükbaş, bin 100 küçükbaş barınabilecek ahır, bin 300 metrekare yem deposu, 20 adet çoban konaklama evi, 48 kişilik misafirhane, 200 kişilik müzayede salonu, 500 araçlık otopark, arıtma tesisi, polis ve zabıta karakolları, veteriner muayene istasyonu, lokanta, kafeterya, çay ocağı ve cami bulunuyor" dedi.
2000 YENİ ARICI
Şehirde arıcılığın gelişimi için de 2 bin 500 çiftçiye lojistik destek sağladıklarını anlatan Sekmen, "Kente 2 bin yeni arıcı ve 500 de ana arı yetiştiricisine bu alanda üretim yapmasını sağlamak için modern üretim teknikleri ve eğitim hizmeti sunduk" dedi. Avrupa'nın ilk canlı hayvan borsası Erzurum'da birkaç kişinin tekelinde olan fiyat tekeli, kurulan canlı hayvan borsası ile kırıldı.
Büyükbaş hayvancılıkta Türkiye'nin ilk üç şehri arasında yer alan Erzurum, artık sadece ülkenin değil bölgenin de hayvancılıkta lider şehri olacak. 2020 yılında Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyüğü olan canlı hayvan pazarını 160 bin metrekare alana kuran Erzurum Büyükşehir Belediyesi, bu yatırımla üreticileri korurken, et arzını da artırmayı hedefliyor.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, bu borsayla şehir merkezinde bulunan izbe alandan kurtulduklarını, besicinin daha modern bir alana kavuştuğunu söyledi. Sekmen, "Bu borsada 2-3 hayvanı olan besicimiz dahi emeği neyse alıyor. Birkaç kişinin elinde olan fiyat tekelini kırdık, üreticimiz daha mutlu" diye konuştu.