Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan'ın davasında flaş bir gelişme yaşandı.
FATİH TERİM İLK KEZ İFADE VERDİ
İstanbul'da görülen 'yüksek kârlı fon vaadiyle dolandırıcılık davasında' Galatasaray ve Türkiye Milli Takımı'nın eski teknik direktörlerinden olan Fatih Terim ilk kez ifade verdi.
"2016 VEYA 2017 YILINDA TANIŞTIK"
Bankanın kendisini hep özel bir müşterisi olarak kabul ettiğini ve hep bu şekilde muamele gördüğünü kaydeden Fatih Terim, sanık Seçil Erzan'la ise 2016 veya 2017 yılında bankanın Florya şubesinin yeni müdürü olarak tanıştığını söyledi.
"ÖZEL OLARAK İLGİLENİYORDU"
Seçil Erzan'ın kendisinin bankadaki hesaplarında bütün işlemleriyle özel olarak ilgilendiğini belirten Terim, Erzan'ın her tavsiyesini bankanın görüşü olarak gördüğünü söyleyerek, "Bankanın yönetimi ona güvenmiş onu o pozisyona getirmiş hatta bana da bizzat gelip 'En iyi şube müdürlerimizden biri' demişler, ben de bunun üzerine ayrıca bir teyit yapmaya ya da sorgulamaya gerek görmedim" dedi.
"HOCAM PARANIZI DEĞERLENDİRELİM"
Terim, kendisinin "özel bankacısı olarak hizmet verdiğini söylediği" Erzan'ın, "Hocam bankada şu kadar paranız var, bu ay bu paraya dokunmadınız heba olmasın, değerlendirelim" gibi sözleri üzerine, kötü bir amaç aramadığını, çünkü kendisine güven duyduğunu söyledi.
ARDA TURAN VE EMRE BELÖZOĞLU...
"Tek bir insanı dahi herhangi bir fon, yatırım ya da Seçil Hanım'ın yönettiği veya yönettiğini iddia ettiği bir sisteme yönlendirmişliğim yok" diyen Terim, "Zaten olamaz çünkü böyle bir sözde fonla ilgili bir bilgim de hiç olmadı. 7 Nisan 2023 günü Emre Belözoğlu ile Arda Turan bu konuda eşimle temasa geçene kadar, olayları duyana kadar da haberim olmadı" dedi.
"ZARARIM VAR"
İfadesinin devamında Terim, "Bu olayla ilgili maddi ve manevi zararlarım var. Ben bu olay ortaya çıktıktan sonra hesaplarımı incelettim. Yapılan incelemeler neticesinde de Denizbank'a yatırılması için gönderdiğim ve Denizbank'tan çektiğim tutarlar arasında ciddi bir eksiklik olduğunu tespit ettik. Zaten banka çalışanı Rüya Hanım'dan yine SMS ile aldığım bilgiye göre bir saklama hesabım olmalı ve orada 3 milyon dolar civarında para bulunmalı. Bana verilen bilgi buydu. Ama sonra Denizbank bana böyle bir paranın olmadığını söyledi. Denizbank ile olan ilişkim uzun yıllara dayandığı için hesaplarımda oluşan zararımın tam tutarını henüz bilmiyoruz, bu hususta açmış olduğumuz davalar da mevcuttur. Bunların bilgilerini de avukatlarım dosyaya sunacak" sözlerini kullandı.
"SAYGIMDAN BUGÜNÜ BEKLEDİM"
1,5 yıldır konuşmadan bugünü beklediğini anlatan Terim, "Gerçeklerin yenemeyeceği yalan, tuzak, karalama yoktur." ifadesini kullandı.
Fatih Terim, "Bu olay yaşandıktan sonra, çağırılmadan kendim gidip adliyede savcılığa ifademi vermiştim. Konuşmam gereken zamanda da bugün geldim mahkemeye konuşuyorum. Soruları, bugün gerçek hakim ve gerçek savcı huzurunda cevaplıyorum. Bunun öncesinde, bu konuyla ilgili olarak herhangi bir gazeteye, muhabire veya sosyal medyaya herhangi bir açıklama yapmadım. Hiçbir yere konuşmadım. Konuşmadan bugünü beklemek benim için çok zordu, ama hukuka ve yargıya olan güvenim ve saygım beni buna mecbur etti. 50 senedir kamuoyunun gözü önünde yaşıyorum, kamuoyunun da benden açıklama beklediğinin farkındayım. Bundan sonraki süreçte salt reklam sevenlerin ve reklam meraklılarının tatmini için değil, reklam verenlerin bugüne kadarki iletişimlerinin nasıl bir senaryo olduğunu doğru muhatap olarak gördüklerime en doğru şekilde gerekli görürsem gerekli bilgilendirme yapılacaktır." diye konuştu.