Kaza, saat 08.00 sıralarında Seyitgazi-Eskişehir kara yolunun 16'ncı kilometresindeki Derbent mevkisinde meydana geldi. Antalya'dan Bursa'ya giden Ömer Y. yönetimindeki 16 BGZ 569 plakalı yolcu otobüsü, sürücüsünün kontrolünü kaybetmesi sonucu savrulup yol kenarına takla attı.
1 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Yoldan geçen diğer sürücülerin ihbarı üzerine kaza yerine çok sayıda sağlık ekibi sevk edildi.
Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, yolculardan Nihat Yüceler'in hayatını kaybettiği belirlendi.
Yaralanan 42 yolcu ise ilk müdahalelerinin ardından Eskişehir Şehir Hastanesi, Yunus Emre Devlet Hastanesi ile Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.
Yüceler'in cenazesi savcılık ve jandarma ekiplerinin incelemesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Kazanın ardından otobüsü şoförü Ömer Y., jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı.
YARALILARDAN BİRİ AĞIR
Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici, 42 yaralıdan sadece 1'nin sağlık durumunun ciddi olduğunu belirterek, "Bir yaralımız olay yerinde hayatını kaybetti. Taşıdığımız yaralılardan 1'inin genel durumu kötü. Entübe bir şekilde yoğun bakım ünitesine alındı. Diğer vakalarımızın şimdilik genel durumları iyi. Tetkik ve tahlilleri yapılıyor" dedi.
Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
YARALI YOLCU O ANLARI ANLATTI
Kazada yaralanan ve taburcu edilen 32 yaşındaki Soykan Kaya yaşadıklarını anlattı.
Otobüse Alanya'dan bindiğini ve kaza anında uyuduğunu söyleyen Soykan Kaya, "Uyandığımda takla atıyorduk, en arka koltukta 4 kişi oturuyorduk. Kaza sonrasında yanımda kimse yoktu. Bir kişi camdan, bir kişi de ortadan fırladı. İnsanlar çok kötü haldeydi. Uyandığımda baş aşağıydım, en sağda oturan arkadaş koridorun ucundaydı. Onlarda kemer yoktu. Ben araçta bir süre bekledim. İnsanlara yardım etmeye çalıştım. Akıllı saatim sayesinde 112 Acil Çağrı Merkezi beni aradı. Onlara konum attım. Sonra bir kaç araba durdu yanımızda, ambulanslar geldi" dedi.
EMNİYET KEMERİ SAYESİNDE KURTULMUŞ
Kaya, kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Emniyet kemerim sayesinde kurtuldum. Çünkü yanımdaki hiçbir yolcu yerinde durmuyordu, herkes fırladı. Ben ise yerimde kaldım. Sadece diğer yolcuların bana çarpmasıyla hafif yaralandım. Otobüsün üzerindeki demirler devrildi. İnsanların vücudunu kesti. Demirlerden biri şans eseri omzumda duruyordu, kafama gelmedi. Böyle yolculuklarda önlem almaya çalışıyorum. Kemer taktım ve gerçekten kemer sayesinde hayata tutundum."
OTOBÜS KAZALARINDAKİ ARTIŞIN NEDENİ NE?
Otobüs kazalarındaki artış dikkatlerden kaçmıyor. Peki vatandaşın hayatına mal olan otobüs kazalarındaki artışın nedeni ne?
Kazaların artışında üç temel sorun yatıyor. Bunların başında otobüs firmalarındaki kalifiye personel sorunu geliyor. Sektör, iyi eğitimli, tecrübeli ve donanımlı kaptan şoför bulmakta zorlanıyor. Nedeni de, şoförlerin sorumlulukları ve şartları ağır… Bunun karşılığında da elde ettikleri gelir düşük… Otobüs firmaları şoförleri mevsimlik işçi gibi çalıştırıyor. Yaz dönemi yolcu sayısının artmasıyla birlikte şoför talebi katlanıyor. Ancak kış döneminde bu oran yüzde 50 düşüyor. İyi ve tecrübeli isimler TIR kullanmaya ya da belediye otobüslerine geçiyor.
İkinci sorun ise sektörde yaşanan yüzde 45'lik daralma… Uçak şirketleriyle rekabette zorlanan otobüs firmaları maliyeti düşürmek için personel ve araç bakım giderlerden kısıyor.
Üçüncü sorun ise denetimlerin hala yeterli düzeye ulaşmaması… Özellikle şirketlerin iç denetimlerinin daha fazla artması gerekiyor.
EĞİTİMSİZLER
Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOF) Başkanı Mustafa Yıldırım, sadece Türkiye'de değil dünyada şoför krizinin yaşandığını, iyi şoförlerin yurtdışına gitmeye başladığını söyledi. Yıldırım, "Şu anda eğitimsiz şoför sayısı çok fazla. Bugün yaşanan kazayı izlediğimizde görüyoruz viraja o şekilde giren biri otobüs şoförü olamaz. İyi şoförler ya belediyelere kaydı ya da yurtdışına gidip TIR kullanıyorlar. Çünkü bizim sektörde ortalama kaptan şoför maaşı 25 bin TL. Ama kamuda 40 bin alıyorlar" dedi. Şoförlerin 4.5-4.5 olmak üzere 9 saati aşmaması gerektiğini anlatan Yıldırım, "Ancak bazı firmalar personel sorunu olduğu için fazla mesai yaptırıyor. Yeterli eğitim yok üstüne bir de yorgunluk eklenince kazalar artıyor" diye konuştu.
İÇ DENETİM ARTMALI
Ulaştırma Bakanlığı'nın 1 Ocak itibarıyla şehirlerarası yolcu otobüslerinde U-ETDS olan Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi'ni zorunlu hale getirdiğini hatırlatan Yıldırım, "Bu yerinde bir uygulama fakat otobüslere şoförleri takip eden kameralar da eklenmeli. Avrupa'da şoförün yorgunluğu ya da dikkatsizliği anlık bu tip kameralarla takip ediliyor. Eğer şoför yorgun ve uygusuzsa tespit edilip araç kenara çekiliyor" ifadelerini kullandı.
Devletin her adımı denetleyemeyeceğinin de altını çizen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Otobüs firmaları iç denetimlerini artırmalı. Şoförlere eğitimler vermeli. Her ehliyeti olan şoför olarak alınmamalı. Devlet otobüs şoförlerini özel sınava tabi tutmalı. BDDK gibi Yolcu Taşımacılığı Düzenleme Kurulu kurulmalı."
KAZALARIN ÖNLENMESİ İÇİN NE YAPILMALI?
- Otobüs firmaları iç denetimlerini artırmalı
- Kaptan şoförlere ileri sürüş tekniklerine dair özel eğitim verilmeli
- Her ehliyeti olan şoför olmamalı, sınavdan geçmeli
- Yolcu Taşımacılığı Düzenleme Kurulu kurulmalı
- Otobüslerdeki şoförler özel kameralarla takip edilmeli.