Üç harfli tehdit gerçek mi?

Cinler gözle görülemeyen, 5 duyu organları ile algılanamayan varlıklardır. Haklarındaki en sağlıklı bilgi kaynağı Kur'an-ı Kerim ve hadisi şeriflerdir. Buna göre insanlar topraktan, cinler ise ateşten yaratılmıştır.
Cinlerin yaratılışı daha öncedir.
Allah, şöyle buyurur:
"Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktan yarattık. Cinleri de daha önce zehirli ateşten yarattık." (Hicr/26-27) Kuran'a göre cinlerin bir kısmı Müslüman'dır. Onlar mü'min insanlarla birlikte cennete, kafir cinler ise cehenneme gideceklerdir.
Cinler de insanlar gibi yemek yer, içerler. Onlar da doğar, büyür ve ölür.
Evlenir, çoğalırlar.
Sadece yaşam formları, yiyipi çtikleri besinler ve hayat süreleri insanoğlundan farklıdır.
Çeşitli şekillere girebilmeleri ve insanların yapamadığı bazı işlere güçlerinin yetmesi ayırıcı özellikleridir.
Çok uzun ömürlüdürler. Bu sebeple geçmişteki ve günümüzdeki bazı olayları bilirler. Bu yönlerini kullanarak insanları etki altına almak isteyebilirler.
Ancak kesin olan şudur ki; Cinlerin geleceğe (gayb) dair hiçbir bilgisi yoktur.
Bunu iddia edenler, gözümüzün içine baka baka yalan söylemektedirler. Cinler İnsanlardan üstün de değildir. Allah dilemedikçe hiçbiri insana zarar veremez.
Onlar da insan gibi Allah'a iman ve ilahi emirlere itaatle yükümlüdürler.
"Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." (Zariyat-56) Günümüzde yaygın olan cin kabusu bu yüzden gereksizdir. İnançlı kişilere söylenebilecek tek şey de şudur:
Allah'a inan, Kuran'a sığın, doğru yoldan ayrılma. Hiçbir şeyden de korkma!
HALİNE ŞÜKRET EVLADIM
Şemsettin'i işten attılar. Eve gitti, karısı da kovdu. Gidecek bir yeri yoktu. Bir sokak aşağıdaki tekkeye uğradı. Şeyh efendi neşeli şekilde müritleriyle sohbet ediyordu. Börekler- çörekler yenilip çaylar içilirken başını konuğuna doğru kaldırdı. Ağzından "Haline şükret" sözcükleri çıktı.
Şemsi'nin kan beynine sıçradı. Pek de alçak olmayan sesle mırıldandı:
- "Posta kurulmuş sevenlerinle söyleşirsin. Elbet şükredersin. Ya ben ne yapayım!" Şeyh, "Beterin beteri vardır. Durumuna şükret evladım" diye tekrarladı.
Söylene söylene çıktı. Belki karısı eve alırdı.
Ama ne gezer, başına gelmeyen kalmadı.
Gece yarısı mahallede devriye gezen ekip, hırsız diye yakaladı. Karakolda sabahladı. Tam çıkacaktı ki Şeyh'i karşısında buldu. Adam "Şükret evladım" deyip duruyordu. Karakoldan çıkamadı, üstelik görevliler gıcıklığına onu hücreye de kapattılar. Yanına da gece gündüz uyuyan hastalıklı bir Rus'u attılar. İçi içini yiyordu.
- "Şükür edecekmişim. Neyime şükredeyim lan! Şimdi de canına yandığımın Rus'u çıktı başıma" diye söyleniyordu.
Şeyh, sabah erken geldi. "Beterin de beteri var" diye nutuk çekti. Şems de gırgıra vurdu:
-"Tabi tabi hocam, işten ve eşten oldum. Hırsız damgası yedim, hapse kondum. Şimdi de sarhoş bir Rus'la uğraşıyorum. Ben şükretmeyeyim de kimler şükretsin..." Şeyh bozuldu, sessizce uzadı... Bu sırada Rus da alttan-üstten çıkarmaya başladı.
Bir polis ise kapıdan fırça ile kovayı attı.
Şemsi'ye bağırdı:
-"Temizle bakalım hücreyi!" Ertesi sabah Şeyh geldiğinde Şemsi neşeden oynuyordu. Bir yandan ıslak zemini fırçalıyor, öbür yandın gülerek söyleniyordu:
- "Buna da şükür, beterin beteri var. Ya Rus'un yerine ben hasta olsaydım. O zaman kim temizlerdi hücreyi..."
BİR AYET
(EY MUHAMMED!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayasızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor. (ANKEBUT-45)
BİR HADİS
Cennette sekiz kapı vardır. Bunların içinde bir kapı Reyyan diye isimlendirilir. Buradan cennete yalnız oruçlu olanlar girer. (Buhari)
DİN DERSİ
AYNI ŞEY HEM SEVAP HEM GÜNAH OLUR MU?
Ameller niyete göredir. Övünmek, gösteriş veya kendini beğendirmek için şık giyinenler, günah işler. Aynı kıyafeti İslam'ın şerefini yükseltmek için giyenler ise sevap kazanır.
İyi niyetle de yapılsa yasaklanmış iş ve işlemler, günahtır. Günahtan mübah çıkmaz! Örnek: İslam'ı anlatacağım, sarhoşlarla yakınlık kurmam gerekir bahanesiyle içki içilemez!
Helal ve haram sınırlarını umursamayan kimseleri ciddiye almayın. Sıkça duyduğunuz (Sen benim kalbime bak, tertemiz. Allah kalbe bakar) sözleri safsatadır. Müslümanlar'ı aldatmadır. Pratikte de hiçbir değeri yoktur.
Haramdan kaçmak gerekir. Allah-ü Teala'dan korkarak, sadece O yasak ettiği için haramdan sakınan sevap kazanır.
FETVA MAKAMI
HAK ARAMAYA EVET ZORBALIĞA HAYIR!
Yakın arkadaşlarımıza ücretsiz iş yaptırmak caiz midir?
İsteyerek yapıyorlarsa caizdir. Eğer rızası yoksa kesinlikle haramdır.
Zorunlu hallerde başkasının malını izinsiz alabilir miyiz?
Dinimiz buna izin vermez. Sadece açlıktan ölmek üzere olan kişinin durumu başkadır. Ölmeyecek kadar yiyip sonra geri ödemesine ruhsat vardır.
Birisi bana zarar verdi. Ben de o kimsenin canına ve malına aynı miktarda zarar verirsem ödeşir miyiz?
Hayır, adalet bu değildir. İhkak-ı hak (kişinin hakkını kendi araması) modern hukukta olduğu gibi dinimizce de yasaktır. Aksi takdirde herkes başkasına saldırır. Kaos ve anarşi olur.
Bu sayfadaki bilgiler Diyanet ve Ehl-i Sünnet kaynaklarından alınmıştır. Soru ve uyarılarınız için takvim@takvim.com.tr