CHP-İP-HDP’nin ajandasında eski Türkiye var
AK PARTİ Tayyip Erdoğan liderliğinde, kendini yenileyerek ve değiştirerek yoluna güçlü bir biçimde devam etmektedir. Günümüzün değişim, yenilik, tazelenme sözleri, bir arayışı ifade ederken, Erdoğan, cesurca doğru çözümlere yönelebilmektedir.
Davası çok köklü. Kadim bir geçmişi olan, ama geçmişe saplanıp kalmayan bir hareketin lideri olarak Başkan Erdoğan, son dönemde yaptığı tüm konuşmalarda çok önemli mesajlar veriyor.
Bu mesajların ortak noktasında, 82 Milyonun Birlik- beraberliği ve 2023'lere yürüyen Türkiye'nin kodlarını içeriyor.
Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın kurucu aklı, kurucu fikri, kurucu iradesi, insanlığı kucaklayacak kadar büyük, güçlü ve kuşatıcı bir hayale, vizyona sahip. Şimdi "Yeni Türkiye"yi inşa etme noktasında, yapısal reformlara imza atıyor. Geçmişi bugünü ve yarını değerler üzerinden inşaya yönelen, statükoyu yıkan devrimci bir lider olarak öne çıkıyor. Başkan Erdoğan, demokrat olarak özü itibariyle değişimci ve devrimci bir harekettin de lideri olarak, önceki gün açıkladığı Yargı Reformu Paketi, onun hiç eksilmeyen reformcu özelliğini bir kez daha gösterdi. Özellikle vurgulamaları içinde, "demokrasi", "ifade özgürlüğü", "tutuksuz yargılama", "adil yargılanma hakkı" büyük ses getirdi. Aziz milletimizin kahir ekseriyetle umutları yeşerten, "Daha çok demokrasi, daha çok özgürlükler", içeren yol haritası karşısında, başta CHP lideri Kemal Kemal Kılıçdaroğlu ve İP lideri Meral Akşener olmak üzere, azgın muhalefetin HAZIMSIZLIK HASTALIĞI NÜKSETTİ. Devrimci Erdoğan'ın karşısında, Statükocu vasıflarıyla direnişe geçtiler.
CHP statükoyu temsil ediyor. CHP, devletçi. Milliyetçilik ilkeleri konusunda eski anlayışı savunuyor. Nitekim son olarak Kemal Kılıçdaroğlu adına açıklama yapan yardımcı Londra Eski Büyükelçisi Ünal Çeviköz'ün, Amerikancı tutumla, "Rusya'dan S-400 almayın. Katil Esat'la barışın, Filistinli kardeşlerimizin kanına giren İsrail'e hemen Türkiye Büyükelçi gönderin" diyerek ortaya çıkması sabırları taşırdı. CHP halkçı değil. Siyasi tabloya dikkatle bakınca, Başkan Erdoğan halk mağduriyetini en iyi anlatan lider olarak yoluna devam ederken, laik, dindar, Kürt ve milliyetçi herkesten oy alırken, tarihimizde en geniş halk kesimine dayanan iktidarını yenileyerek yoluna devam ederken, CHP-Kemal Kılıçdaroğlu ve kankası İP Başkanı Meral Akşener, elitist ve statükocu konumlarıyla göze batıyorlar. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın TÜRKİYE İTTİFAKI söylemleri dalga dalga Anadolu'ya yayılırken, Türk siyasi tarihinin en geniş tabanıyla, Türkiye'yi kuşatan ABD-Avrupa'ya set oluşturmak isterken, CHP-Kılıçdaroğlu/ İP-Akşener- Demirtaş-HDP, Batı'nın, "BÖL-YÖNET" taktiklerine lojistik sağlamaktadırlar. AK Parti değişime kendinden başladığından köklü değişimlere öncülük edebilmektedir.
Kendi kökleri üzerinden, kendini köklü bir biçimde değiştirerek geleceğin Türkiye'sini geçmişinden aldığı güçle çok daha güçlü inşa etmeye yöneldiğinden, güçlü liderin öncülüğünde umut olmayı sürdürüyor.
Yeni Türkiye inşası yolunda Erdoğan reformlara imza atarken, Kılıçdaroğlu- Akşener, statükoculuk sarmalı içindedirler.
Kılıçdaroğlu/Akşener, eski Türkiye hayali içindeler. Şimdi bütün ümitlerini 23 Haziran İstanbul seçimlerine başladılar.
15 Temmuz darbesini başaramayan Derin ABD-Avrupa, CHP İstanbul adayı üzerine kurduğu tezgahla, 23 Haziran'a yüklenmektedir. ABD-Avrupa, İstanbul'da gözlerinin içine bakan CHP-HDP-PKKİP'in İstanbul'u kazanmalarını sağlarsa, yeni bir aşamaya geçeceklerdir. Türkiye'nin seçimsiz 4 yıl içinde yapısal devrimler yaparak, savunmada, ekonomide, daha çok demokrasi ve özgürlük sıçramaları yapmasına engel olmak üzere, 2020'de ERKEN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ yaptırmak rüyası içindedirler.
SONUÇ: CHP-HDP-İP-SP'nin eskiden olduğu gibi, parçalı koalisyon hükümetlerine dönüş ajandaları, apaçık bir STATÜKOCULUKTUR. Aziz İstanbullular, 23 Haziran'da DERİN ABD-AVRUPA'NIN İSTANBUL PROJESİ'Nİ HAVAYA UÇURMAYA KARARLIDIR. İSTANBUL STATÜKOCULARA TESLİM OLMAYACAK. BÜYÜK TÜRKİYE GEMİSİNİ DURDURAMAYACAKLAR...