Melih Bey selam verip girince, okuduğu gazeteden başını kaldıran Selim:
- Hoş geldin ağabey. İyi ki geldin. Şu CHP'li belediyelerin konser tartışmalarının arka planının anlatıver hele. Her birimizin bir fikri var ama sönen söyleyeceklerin daha önemli…
- Hoş bulduk. Arka plan çok da karmaşık değil. Malum CHP içinde 2028'de kimin aday olacağı ile ilgili bir çekişme var ve son zamanlarda Mansur Yavaş'ın isminin ön plana çıktığına dair rivayetler artınca, düğmeye basıldı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin konserlere harcadığı astronomik rakamlar gündem oluverdi… İhsan:
- Bu durumda düğmeye basanın İBB Başkanı ya da taraftarları olduğu söylenebilir, herhalde?..
- Tabii ki. Ancak, tartışma başladığı gibi durmadı. İBB'nin ve başka CHP'li belediyelerin de benzer astronomik harcamalar yaptıkları ortaya çıktı… Mehmet:
- Ankara Büyükşehir'in 5 yıllık harcamasının 810 milyon lira oluğunu söyleyen Yavaş, bu rakamın çok da fazla olmadığını söyledi. Ne dersiniz?..
- Bir büyükşehir belediyesinin 5 yılda 810 milyon liralık kültür sanat harcamaları çok olmayabilir. Ancak tartışma, daha çok bazı konserler için ayrılan bütçelerin astronomik oluşu ile ilgili. Mızrak çuvala sığmıyor yani. Mansur Yavaş, anketlerde öne çıkmaya başladığım için sağlı sollu üzerime geliniyor dedi, ama bana göre daha çok sollu sağlı üzerine geliniyor. Siz, normal ücreti üç milyon olan birine mesela on milyon, belki 3 milyona kiralanacak sahne ekipmanlarına 15 milyon, 30 milyon ya da daha fazla ödemişseniz, bunun tartışılmamasını isteyemezsiniz… Mustafa:
- İddialarla ilgili olarak Mansur Yavaş'ın yaptığı açıklama tatmin edici olmaktan uzaktı hakikaten. Tabii tartışmalar sürünce, İBB'nin aynı sürede 6 milyar liradan fazla harcadığı ortaya çıktı… Melih Bey:
- Tartışma, kimin aday olacağı temelinde ve Yavaş isminin öne çıkmasına bozulanlar tarafından başlatıldı. İBB tarafının ciddi bir medya gücü var ve bunu daha da geliştirmek için çabalıyorlar... Mansur Yavaş'ın medya ayağı zayıf. Ancak, o da adaylık için asılıyor ve sanırım kendine göre onun da planları var. Mesela bir parti kurdurduğu söyleniyor… Remzi:
- Parti kurdurmak mı? Diğerinin de var olan medya gücüne yenilerini katmaya çalıştığını söylüyorsun. İyi de bu değirmenin suyu nereden?.. Melih Bey:
- Anlamayacak ne var. Konser bedeli en çok 2 milyon lira olan bir şarkıcıya, normalde 10 ya da 15 milyon verilir mi? Ya da sahne kurulumu için taş çatlasa 2 milyona yapılacak bir iş için 25 milyon, 30 milyon, 40 milyon ödenir mi? Yapılanlar, taraftar medya organlarının sayısını artırmak ya da parti kurmak isteyenler için değirmenin suyunun nereden geldiğini anlamak kolaylaşır… Selim:
- İyi de bütün bunların bir hesabı yok mu?.. Bir yanda da tasarruf tedbirleri var üstelik…
- CHP'li belediyelerin tasarruf tedbirlerine aldırmadıkları söylenebilir. Hangi konuda olursa olsun, yapılan harcamaları Sayıştay müfettişleri kontrol eder ve uygunsuz olanlarla ilgili ilgililerine zimmet çıkarırlar. Bu durumda, minareyi çalanların kılıfını iyi hazırlarlarsa ancak kurtulabilecekleri, söylenebilir. Şimdi Ankara ve İstanbul büyükşehir belediyelerinin karşılaştığı gibi doğrudan suç duyurusu da söz konusu olur ve kanunlara aykırı bir harcama durumu varsa müdahale edilebilir… Remzi:
- Eninde sonunda kısa vadede pek bir şey çıkmaz diyor gibisin. Bu durumda, astronomik ücretler ödüyormuş gibi yaparak milletin imkanlarını gasp edenler için yapılacak herhangi bir şey yok mu yani?..
Destan yazanlar, nal toplayanlar.
- Var tabii. Lafa gelince dar gelirliler için mangalda kül bırakmayanların, belediye imkanlarını şaibeli işlere harcamalarının cezasını seçmen kesmeli. 5 senede 6 milyar, 810 milyon ya da her ne kadarsa bu işlere harcayan belediyelerin, bu miktarların bir kısmı ile olsun dar gelirlilere sağlayabilecekleri ciddi hizmetler olabilirdi… Selim:
- Bu arada satır aralarında da olsa, AK Partili a da MHP'li belediyelere de laf çakmaya çabalıyorlar…
- Onlardan beklenecek olan da bu. AK Partili ya da MHP'li belediyeler de benzer kültür ve sanat programları yapıyorlar tabii. Ancak, her belediyenin programlarını makul şartlarda yaptıkları ve konser gibi faaliyetlerde gerek kişi ve gerekse harcama açısından kılı kırk yardıkları söylenebilir. Aksi bir durum oysaydı, şimdiye kadar çoktan manşetlere taşınırlardı zaten… Mehmet:
- Çok dolaştığını ve bu arada belediyelerin faaliyetleri konusunda bilgi sahibi olduğunu biliyoruz. Ak Partili belediyelerin çalışmaları nasıl gidiyor?..
- Genel olarak hakikaten oldukça büyük bir gayretle çalıştıklarını söyleyebilirim. Seçimden sonra geçen 7 ayda, çoğunun söz verdikleri hizmetleri yerine getirdiklerini ve diğerlerini yapabilmek için de gayretle çalıştıklarını söylemek mümkün. Bilebildiğim kadarıyla Konya, Gaziantep, Erzurum, Samsun, Kocaeli, Sakarya, Ordu, Kahramanmaraş, Kayseri, Malatya ve Trabzon büyükşehir belediyeleri başta olmak üzere AK Partili il, ilçe ve belde belediyeleri hız kesmeden hizmet faaliyetlerini sürdürüyorlar… İhsan:
- AK Partili ve MHP'li belediye başkanlarının hizmet dışında bir dertlerinin olmayışı, işin en güzel tarafı. Faaliyetlerinin genel merkezler ve seçmenler tarafından ciddiyetle takip ediliyor olması da herhalde daha gayretli olmaları için önemli bir sebep…
- Böyle de söylenebilir. Temel olarak 'Halka Hizmet Hakk'a Hizmettir' düsturu esas alındığı için vaat ettiklerini mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde yerine getirmeye çabalıyor bu arada vat etmedikleri birçok hizmete de imza atıyorlar. İstanbul Sultanbeyli'nin Ak Partili belediyesinin altıncı ay vesilesiyle düzenlediği toplantıya katılmıştım. Başkan Ali Tombaş, seçim öncesi söz verdiği 100 hizmetten 25'ini gerçekleştirdiklerini ve diğerleri için çalışmalarını sürdürdüklerini söylemişti… Mehmet:
- Bildiğim kadarıyla Arnavutköy, Bağcılar, Bahçelievler, Başakşehir, Esenler, Güngören, Zeytinburnu, Kağıthane, Fatih, Ümraniye, Sultangazi ve Pendik belediyeleri de hakikaten müthiş bir şekilde çalışıyorlar. Sanırım buraların başkanları, son seçim sonuçları sebebiyle kendilerine çok daha fazla iş düştüğünün farkında… Melih Bey:
- Aynı kararlılığı başta büyükşehirler olmak üzere diğer bütün belediyelerde de görmek mümkün. Keşke her birinin neler yaptıklarını sayabilme imkanı olsa. Başkanlar, şehirlerimizin daha yaşanabilir hale gelmesi için hemen her sahada adeta destanlar yazıyorlar… Selim:
- İstanbul, Ankara, İzmir ve birçok CHP'li belediyenin izahı mümkün olmayan harcamaları tartışılırken, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Kültür Yolu Festivali üzerinden hükümete çatmaya çalışanlar var. CHP Genel Başkanı bunlardan birisi…
- Öncelikle, Bakanlığın ismi Kültür ve Turizm Bakanlığı ve işi de kültür ve sanat. Bakanlığın toplamda 160 gün süren ve 16 ilde 40 binden fazla sanatçı ve kültür insanının katıldığı, 140'tan fazla konser ve 6700 etkinliğin gerçekleştirildiği Kültür Yolu Festivali'ni, belediyelerin tali işleri olan kültür sanat programları ile mukayese etmeye kalkışmak zaten yanlış. Bakanlığın tüm harcamasının 800 milyon lira olduğu ve bu kapsamda 140'tan fazla konser ve 6700 etkinlik yaptığı düşünüldüğünde, tek bir konserde yaklaşık 100 milyon lira harcayanların Bakanlığı ağızlarına bile almamaları gerek… İhsan:
- Anlaşılan o ki, AK Partili ve MHP'li belediyeler hizmet destanları yazarken, CHP'li belediyeler nal topluyor, ama yine de kuyruğu dik utmaya çalışıyorlar… Melih Bey:
- Bütün başarısızlıkları ve şaibeli işlerine rağmen CHP'li başkanları seçmekte ısrarlı olanların akıllarının başlarına gelmesi ve siyasi tarafgirlik yerine hizmeti öncelemelerini ümit etmeye ve tabii bu hususta çalışmaya devam. Cenab-ı Hakk yardımcımız olsun…
- Amin…
