Akdeniz dengesi
1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nda ADA'ya asker çıkardık. Gittik, gerekeni yaptık. Çok da zor olmadı.
Ancak sonuçlara bakıldığında bir kazanan daha vardı. İngilizler, AĞROTUR ve DİKELYA'yı alarak AKDENİZ'de var oluyorlardı. Kendileri için o zaman atılan adımın şimdi ne kadar önemli olduğu ortada. İncirlik Üssü'nde Amerikalılar vardı. Tartus'ta ise Ruslar… Günümüze geldiğimizde ise ARAP BAHARI ile başlayan rüzgar kendini SURİYE'de iyice hissettirdi. Şimdi BÜYÜKLER Suriye'de mücadele içinde.
Biz de… Herkes AKDENİZ'e açılan kapıda söz sahibi olmak istiyor… Geleceğin ENERJİ MERKEZİ AKDENİZ çünkü… Denge bunun üzerine kurulacak…
Açalım biraz…
Fol yok yumurta yokken Avrupa Birliği'nde sızıntı yaşandı… Avrupa Birliği Zirvesi'nin sonuç bildirgesi basına sızdı. Buna göre AB liderleri, Türkiye'nin Doğu Akdeniz ve Ege'de "Yunanistan ve Güney Kıbrıs Cumhuriyeti'ne karşı giriştiği yasadışı faaliyetleri" kınayacak...
Yani Avrupa bizim AKDENİZ'de olmamızı istemiyor.
Orada BAYRAK göstermemizden rahatsız. Şiddetle hem de…
Devam edelim…
Akdeniz'in ana oyuncuları kim?
Elbette sınırı olan ülkeler… Türkiye, Fransa, İspanya, İsrail, İtalya, Mısır, Lübnan, Libya ve Kıbrıs… Doğru!
Ancak Akdeniz'e sınırı olmayan Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Almanya ve Rusya da Akdeniz'e odaklandı. Bugün Suriye'de veya Irak'ta yaşananlarla Kuzey Afrika'daki karmaşık düzenin tek nedeni Akdeniz'deki enerji ve ticaretin geçiş rotası. AKDENİZ çok ama çok önemli olduğu için, paylaşım da tamamlanmadığı için KARMAŞA sürmekte… Savaş da… Amerika Birleşik Devletleri'nin, Ortadoğu'yu hedef olarak belirlediği tarih 1900'lü yılların başına denk geliyor.
Şimdiki EMİNÖNÜ'ne gelip PETROL ŞİRKETLERİNİ KURDULAR.
Standart Oil'i buraya taşıdılar!
Günümüzde ise çok daha iştahlı bir şekilde her yere girmek istediler. Tabii İsrail'in de bu bölgenin unsuru olması hamleleri sıklaştırıyordu.
100 yıl önce artık çok ciddi şekilde ortaya çıkan petrol yatakları, Ortadoğu ve Afrika'ya karşı olan ilgiyi arttırdı.
Bugün de sadece petrol değil, birçok madenin merkezi yine bu bölge. Denizin altı PARA dolu. Bu nedenle ABD bütün planları içinde AKDENİZ'e ayrı bir yer vermekte. Masada KIBRIS'ı bir bahaneyle İŞGAL PLANI bile var. Şaka değil gerçek.
Bu adamlar böyle.
AKDENİZ'in Kıbrıs'ın pek çok yerinde ABD BAYRAĞI DALGALANSIN istiyor. Çılgınca ama akıllarında bu bile var.
ABD, bölgedeki enerji yataklarının tamamını kendi şirketleriyle buluşturmak niyetinde.
O şirketlerdeki ortaklık yapılarında İngiliz işadamları ve Kraliyet ailesinin olduğunu da görmek zor değil.
Peki son dönemde meydana gelen ABD-İngiltere yakınlaşmasının ana nedenlerinden biri bu olabilir mi?
Neden olmasın!
Ne kadar süreceği belli olmasa da şu an ORTAKLIK için atılan ciddi adımlar var.
Peki İngiltere ile ortaklık olmasına rağmen neden ABD KIBRIS'a göz dikti o zaman?
RUM KESİMİ NİÇİN HEDEF TAHTASINDA?
Doğru soru bu!
Akdeniz'deki Leviathan, Tamar, Dalit, Mari B, Marine ile Zohr bölgeleri deniz değil enerji yatağı… Amerikan Noble Energy bu bölgelerin en güçlü şirketi.
Şirket Amerikan görünmesine rağmen İngiliz Rothschild ailesi tarafından yönetiliyor.
Ancak şirketin tamamı aileye ait değil.
Washington da bu bölgeyi tamamen kendi şirketleriyle çevrelemek istiyor.
Denizin dibindeki SERVETİ paylaşma mücadelesi yani… Haliyle İNGİLTERE buna sert şekilde karşı çıkmakta. Eğer ABD, Kıbrıs'ı (RUM KESİMİNİ) askeri veya ekonomik olarak işgal etmeyi başarırsa Akdeniz'in tek hakimi olur.
Akdeniz'e hakim olan güç de Ortadoğu ve Afrika'da etkin olur. Pastayı dilediği gibi dağıtır! Bunu bilmeyen yoktur sanırım… Bu nedenle AİLE yani ROTHSCHILD geçtiğimiz yıl Yunanistan'ı kontrolü altına aldı.
Çünkü ADA'yı ABD'ye verecek taşlardan birini cebine atması gerekiyordu! Attı da!
2020 sonrasında borcun faizini dahi karşılayamayacak olan Yunanistan'ın tüm sorumluluğu, Rothschild ailesi tarafından alındı. Aslında bu operasyon, Rothschild'in Yunanistan'ı ekonomik olarak işgaliydi. Bugün Yunanistan Başbakanı Çipras, aile için o göreve getirildi. Çipras da Yunanistan'ın tapusunu aileye verdi. Ülkedeki tüm limanlar, havaalanları, büyük devlet şirketleri Rothschild ailesine geçti. AİLE BÜYÜK SATRANÇ USTASIYDI!
BUNU DA GÖSTERİYORDU. ABD çok kez şaşırıp kalıyordu… Çünkü bu hamlelere ABD'ye karşı yapılıyordu!
Buna rağmen ABD ile İngiltere'nin anlaştığına yönelik çok fazla işaret var.
NET! Gün gibi ortada.
Ancak aile bu anlaşmanın neresinde?
Karşı olmadığı bilinse de anlaşmanın merkezinde olmak isteyen Rothschild ailesi Leviathan, Tamar, Dalit, Mari B, Marine ile Zohr'dan çıkmak istemiyor.
Çıkmayacak da… Bu durumda bütün gözler önemli bir ülkeye çevriliyor! Türkiye! Suriye'de ve Ortadoğu'daki etkinliği Türkiye'yi her zaman önde tutmakta. Bir de kocaman bir AKDENİZ SINIRIMIZ var! Akdeniz sınırına sahip olan Türkiye, öte yandan KKTC ile de bu derin denizin en büyük ortaklarından biri.
Rothschild ailesi de İngiltere de ABD de bizimle DOST olmak zorunda!
Bunlara bir de Rusya'yı eklediğiniz anda, Türkiye'nin ne kadar önemli bir yerde olduğu, nasıl kritik bir öneme sahip bulunduğu ortaya çıkmakta!
BAKAN GÖRÜR!
Bir de unutulmaması gereken FRANSA var!
Onlar da buradaki şirketleriyle AKDENİZ'e inmek niyetindeler.
Hatırlayın Sarkozy görevde iken bize "Bırakın Avrupa Birliği'ni. Bunun bir önemi yok. Gelin AKDENİZ BİRLİĞİ'ni kuralım… Gelecek burada" teklifi yapmıştı… Şimdi o SARKOZY bir operasyonla ifade vermekle meşgul!
Şaka gibi değil mi! Aynı şekilde Facebook'un patronu Mark Elliot Zuckerberg de… Acaba ikisi BAŞKAN mı olacaktı da önleri kesildi!
Bilemiyorum.
Devam… Yukarıda saydığım bütün noktalar şu an ABD DONANMASI TARAFINDAN KUŞATILMIŞ DURUMDA! Amerikan gemilerinin tamamı Leviathan, Tamar, Dalit, Mari B, Marine ile Zohr'da. Gemiler Amerikan donanmasına ait olsa da Noble Energy ile aynı hedefe yürümüyorlar. Leviathan, Tamar, Dalit, Mari B, Marine ile Zohr, resmen işgal edilmiş durumda. Ne Fransız ne Rus ne de İngiliz gemileri bu bölgeye girebiliyor.
Diğerleri ne yapar bilemem! Ama Türkiye zaten SINIRI olmasından ötürü büyük ortak!
Bu nedenle de geleceği yazanlar arasında TÜRKİYE kesinlikle olacak.
Erdoğan bunu bildiği için de askere "Afrin'den Kandil'e kadar yürüyün.
Gücümüzü gösterin" diyor… Dün de yazdım. Biz olmadan masa kurulamaz. Kurulursa da yıkarız.
Yıkacağımızı da AFRİN'de gösterdik.
Herkes bizimle yürümek zorunda. NET!
AKDENİZ'de son sözü biz söyleriz. O söz söylendiğinde kim yanımızdaysa onlar da kazanacak… TÜRK'ün OYUN KURDUĞU DÖNEMDEYİZ… Galiba zorlarına giden biraz da bu! Alışacaklar ama… Yavaş yavaş…