Cevapları alacağım dostuma bir türlü ulaşamadığım için birkaç gündür beklemedeydim...
Bu işlerin içinde yer aldığı için onun söyleyecekleri önemliydi. Dün tam yazımı yazmak için klavyenin başına oturduğumda aradı... Şaşırmıştım... Daha "ALO" diyemeden "Kayıptım yeni döndüm.
Sorularını bekliyorum" dedi...
Bana söyleyecek bir şey bırakmamıştı... En çok PKK, Öcalan ve Avrupa kanadının ne yaptığını merak ediyordum. Sonuçta Öcalan, devletle masadaydı. Ama ya onun dışındaki unsurlar! Hiç beklemeden en can alıcı soruyu sorarak başladım...
Başladılar zaten... Çukurca'ya dün (önceki gece) saldırdılar. Bunu biliyorduk. Yine geleceklerdir...
Fark etmez. Sokaktaki insan Öcalan'ı PKK'nın tek hakimi sanıyor. Oysa başka faktörler var. Öcalan, bir yere kadar etkili. Ama ondan sonrasını yaşayarak göreceğiz.
Daha önce konuştuğumuzda sen söylemiştin: Öcalan şeyh değil, Kandil'dekiler de mürit...
Anlaşılmayacak bir şey yok... PKK dediğin çok uluslu bir şirket. İran ya da Suriye'nin yönettiği bir yapı değil! Hem içeriden hem dışarıdan ortakları var. Herkes için iyi bir kazanç kapısı. İşte bu nedenle PKK üzerinden para kazananlar ve örgüte sınırsız destek veren Avrupa devrede..
PKK'nın içinde yer alan AVRUPALI DANIŞMANLAR "Türkiye Irak'taki enerjiye ulaşmak için sizi devredışı bırakacak. Ama ortada ne Anayasa, ne Öcalan'a ev hapsi, ne de üzerinde anlaşılmış şartlar var" diyerek barış sürecini tıkamaya çalışıyor! Yetmiyor; "Üst düzey yöneticiler Avrupa'ya gelip oturum alacak, siz ne olacaksınız" diyerek de örgütü karıştırıp tek sesliliğin önüne geçmeye çalışıyorlar... PKK'nın tasfiyesiyle birlikte bu yapıdan beslenenlerin hortumları kesilecek.
Sorunun bir ayağı bu anlayacağın...
Çözülmesi için her şey yapılıyor. Ancak PKK hem bölge, hem Avrupa için çok önemli bir denge unsuru. Kimse bu kartı elinden atmak istemiyor. Aldığımız bilgilere göre yeni saldırı planları bile yapılıyor...
Bu adamlar gelmeye devam edecek.
Ama bizim DEVLET olup tek bir hamle bile yapmalarına izin vermememiz gerekir. Şimdi bunu yapacağız. Dün gece nasıl gelirken tepelendilerse bundan sonra öyle olacak.
Haa bu arada dün gece (önceki gece) saldıran PKK'lı grubunun kaybının 14 olduğuna bakma... Rakam çok daha yüksek! Örgütün bir kanadı, yani Londra ve Avrupa ile bağlantılı kolu, DEVLETİ oyuna getirmek istiyor.
Anlayacağın birkaç cephede savaşıyoruz. İnançlıyız...
Ya Norveç bile olayın içinde. Sadece onlar da değil, inanmayacaksın ama İsveç'in bile örgütten çıkarı var. Daha ne söyleyeyim. Sadece Kürtler bunu bilmiyor! Kıytırık ülkeler bile Öcalan görüşmesinden dolayı hesap ve dosya peşinde... Ankara'da bunun için koşturan çok adam var...Onlar her yerde, biz de her yerdeyiz...
Öcalan'ı karşımıza alıp konuşmaya başladık. Yol uzun.
Kandil ve Avrupa'dakilerin ayrışmasını göreceğiz. Belki halk çıplak gözle bunu seçemeyecek ama biz göreceğiz.
Bak sana önemli bir tüyo vereyim: PKK'ya karşı çok sert söylemi olanlar ile PKK'yı savunanlar aynı kampta!
Önümüzdeki günlerde bunları çok net göreceksin!
Boş ver! İsim vermek doğru olmaz. İzle... Görürsün!
Ortadoğu'daki dengeler açısından PKK'nın varlığını isteyen Avrupa yakında onu ileri sürer! Sanırım bu kez GERİ SABOTAJ TİMLERİ ile gelecekler. Dikkat et hedefte Hakan Fidan var. Neden? Çünkü PKK üzerinde etkili olan şirketlerin ilişkisini o biliyor! Şimdiden o grup "Barzani'ye silah vermeyiz. Dağdan inmeyiz" demeye başladı.
Silahlar patladığında süreci götürmek için çelik gibi sinir lazım. Ama bunu yapma becerimiz ve gücümüz var. Onlar gelecek, biz de üzerlerine gideceğiz. Avantajımız herkesin kim olduğunu bilmemiz...
Başbakan'ı, Öcalan'ı, Kürtler'i, BDP'yi dinleyen güç, OSLO'yu sızdıran güç... Karşımızda kimin olduğunu biliyoruz... Uzun ve zor bir süreç ama sonuna kadar gideceğiz. Kürtler'e "Türkiye'den başka devletleri olmadığını" anlatacağız. Kollarımız açıp kucaklayacağız.
Kendini ifade eden ve önü kesilmeyen biri neden başka bir yapıya ihtiyaç duysun!
Türkiye'nin içinde federasyon olmaz... Birileri bunu kaşıyor. Kürtler'i kucaklayıp yolumuza devam edeceğiz.
Çünkü onların da başka şansı yok. Eğer çözüm için başka bir önerisi olan varsa buyursun gelsin!
Yapacaklar. Ama biz de boş durmayacağız. PKK'yı anlatacağız. "Örgüt bir HOLDİNG... Yöneticileri ve ortakları KÜRT de değil, TÜRK de değil" diyeceğiz...
Karışmasın. PKK'nın lideri ile konuşuyoruz. Ama Kandil'dekilerin bir kısmı onu dinlemeyecek. Örgütü kullanıp para kazananların hortumu kesilecek. Ayrışma sağlanacak. Belki BDP bile bölünecek. Çünkü bu süreç samimiyet ister. Devlet samimi ve kararlı... Gerisini bekleyip göreceğiz...
Türkiye büyük bir devlet olmak için bu sorunu çözmek zorunda. Önce Kürtler'e bunun anlatılması gerekli. Basına büyük görev düşüyor. Geleceğini bu ülkede gören insanlar başka bir yapıya gitmez. Uzun vadede hem Irak'taki hem de Suriye'deki Kürtler gelir...
Bu Ortadoğu'ya hakimiyetin ilk adımı olur. Kendi kurallarımızla ilerliyoruz. Önce Türkiye... Kimsenin kara kaşı, kara gözü için risk almayız... Şu unutulmamalı...
Kürtler'i dışlarsanız elinizin uzandığı yerdeki insan size inanmaz! Şüphe duyar! Amacımız adaletli ve mutlu bir BÜYÜK TÜRKİYE...
Bak, bugüne kadar geldikten sonra haberimiz olurdu! Şimdi bu da değişti. Bir kaza olmazsa artık adımlarını duyacağız. Bu da bizim sırrımız... Tekrar ediyorum inşallah bir ihmal ve kaza olmaz. Yoksa gelenlerin göreceği var!