TRUMP'IN "Suriye'den askerlerimizi çekiyoruz" kararından sonra Pentagon'dan aksi yönde bir çıkış olmadı.
Pentagon'a, daha doğrusu Pentagon adına hareket eden Mueller'e bakmak gerekiyor vurgusunu sık sık yaptım. Kaç zamandır yaprak kımıldamıyordu.
Trump ile ilgili kaygı bitmiş diye düşünürken MUELLER tekrar sahneye çıktı. Hep "Damat Kushner'den geleceklerdir" diye hatırlatma yaparken bu kez hedef DAMADIN ANNESİ oldu!
Özel yetkili savcı Robert Mueller'ın yürüttüğü soruşturma dünüre ulaştı. Mueller, Beyaz Saray'ın kıdemli danışmanı ve Donald Trump'ın damadı Jared Kushner'in annesi Seryl Kushner'i de soruşturmaya başladı. Mueller'in iddiasına göre çok önemli bir Yahudi olan Seryl Kushner, Rusya ile ilgili toplantılarda yer aldı. Hatta bu konuda önemli bir kanıt da vardı. Söz konusu bilginin ise ABD eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'den geldiği vurgulanıyordu! Kushner aileye yakındı! O ağ içinde önemli ve akıllı bir oyuncuydu. Ancak KATOLİK KLİK kendisini hedef seçmişti. Artık Trump'a gitmek için mi yoksa damadı uzaklaştırmak için mi bilmiyorum.
Ama kavga bir boyutuyla devam etmekte... Edecek de...
Neyse... Bu bir hatırlatmaydı...
Kavganın ana karargahı olan PENTAGON'da İKİ AYDIR bir rapor tartışılıyor!
Bu dünyanın geleceğini de çok yakından ilgilendiriyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nin, Rusya ve Çin'le askeri olarak karşı karşıya gelmek zorunda olduğu rapordaki en önemli detay. Yani "SAVAŞMADAN OLMAZ" notu düşülüyor!
Çünkü ekonomistlerin ve ticari casusların kabul etmemesine rağmen Washington, Rusya ve Çin'de Rothschild ailesinin çok güçlü olduğunu biliyor. İKİ ÜLKE ile savaş dışında orta bir yolun da bulunmasını mümkün görmüyor!
ZORUNLULUK yani!
Pentagon'a 16 istihbarat kurumu ve 90 ülkedeki elçiliklerde ajanlar tarafından hazırlanan raporda, ABD'nin askeri teknoloji avantajını kaybetmeye başladığı, buna karşılık NATO ile dünyayı tekrar şekillendirebileceği tek seçenek olarak sunuluyor. Raporda, ABD için vazgeçilmez ülkeler kategorisinde sadece bir ülke var.
Afrika'da 9 ülke, Ortadoğu'da 5 ülke, Avrupa'da 4 ülke, Asya'da 3 ülke 'çok önemli' olarak gösterilirken, Türkiye'nin ABD için hiçbir şartta vazgeçilemeyecek bir ülke olduğunu detaylarıyla anlatıyor.
YANİ YILLARDIR YAZMAKTAN
BIKMADIĞIM KONU...
TÜRKİYE OLMADAN
OLMAZ... OLAMAZ... Bunu bildiğim için ısrarla ama ısrarla yazdım. Anlamak istemeyenler oldu. Doğal. İçimizdeki yabancı sayısı az olmadığı için şaşırmadım.
Ama dünyaya bakan AKILLI adamlar TÜRKİYE'nin önemini bizden daha iyi biliyor... Raporda bunu söylüyor...
Devam...
Gelecek için NATO çok önemli. Gelecek için Akdeniz, Ortadoğu çok önemli. Körfez ülkeleri de elbette önemli.
Türkiye NATO'da, Ortadoğu'da, Körfez'de çok etkin. Türkiye'nin dışında bu bölgelerde etkinliği sağlamak 15 ülke ile anlaşmayla başarılabilir, ki bu da mümkün değil. Pentagon Türkiye'nin NATO için de koruma kalkanı olduğunu söylüyor. Ulusal Savunma Stratejisi belgesinin içinde yer alan bu raporda, "Ortak savunmayı sağlamak" bölümünde geniş bir yer tutan Türkiye ile ORTAKLIĞIN maddeleri arasında bir kararsızlık var. Ekonomik ve askeri kaos ile köşeye sıkıştırılan bir Türkiye mi? Yoksa ABD'nin uzun yıllar boyunca İngiltere ile yaptığı ortaklık gibi mi?
Türkiye'yi askeri kaos yoluyla köşeye sıkıştırmak için 15 Temmuz bir denemeydi. Bu rapor henüz hazırlanmamıştı ama Türkiye'nin ABD'den hızla kopmasının önüne geçmek için Washington'ın sürekli kullandığı darbe girişimi denendi.
Pentagon'un çok inandığı bu darbe girişimi sonuçsuz kalmasının yanında, Pentagon'a bağlı tüm birimler de çöktü. Hala Türkiye'de çok önemli Pentagon askerleri tutuklu. Türk askeri üniformasıyla görev yapmalarına rağmen kalplerini oraya veren çok isim vardı. Detaylara girmeye gerek yok ama gerçek bu! Bazıları bu nedenle HÜCRELERDE!
O askerlerin bazılarının itirafta bulunmak istediği Pentagon'a sunulan raporda detaylandırıldı. Bu durum Türkiye-ABD ilişkilerini bozabileceği için, Washington'ın Suriye başta olmak üzere bazı 'güçlü ortaklık' adımları attığını görüyoruz.
ZORUNLULUK YANİ!
Ancak Londra da tutuklu Pentagon askerlerinin bir an önce itirafçı olması için baskı yapıyor.
Eğer bu gerçekleşirse İngiliz medyası, Ankara-Washington arasındaki gerginliğin artması için hamle üstüne hamle yapacak.
Başkan Yardımcısı Mike Pence'in ekibinde olan bazı isimler de İTİRAFLARI önlemek için sahada! Çok garip bir trafik var ama çıplak gözle görülmüyor!
Öte yandan Türk hem de Amerikalı isimler, Ankara- Washington arasında ortaklığı istemediğini İngiliz medyasına söylemeye hazır.
ABD, Türkiye ile ortaklığın dışında askeri tansiyonu yükseltme seçeneğini de düşündü.
Ama 5 yıllık programda 22 trilyon dolarlık bir tasarruf zorunluluk.
Ancak bunun sonunda askeri operasyonların olabileceği öngörülmekte. Bu engeli aşmak için adım atıldı! Bu rakamın 5 trilyon doları Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerinden tahsil edilecekti. Kalan kısım da FED'in Amerikan ekonomisine vereceği YENİ 12 trilyon dolar destekle sağlanacaktı. PARA BASILACAKTI YANİ!
Ancak ekonomistlerin ve ticari casusların kabul ettiği gibi FED'in yetkisi, tam kontrolü Rothschild ailesinde. 8 aile olarak gösterilse de gerçek böyle değil, FED kararları Londra'daki Rothschild malikanesinde alınır.
Süper Güç ABD'nin, Pentagon'un ve Beyaz Saray'da yaşayan Başkan Trump'ın FED'e girme yetkisi dahi yoktur.
FED'den de böyle bir bütçe gelmeyeceği için ABD hem hedef ülkelere askeri operasyon düşünmemek zorunda hem de Türkiye ile her şartta anlaşma yolunu seçmek durumunda!
RAPORDA 2019 yılı Türkiye için bir final olarak görülüyor.
Türkiye'nin kararı çok şeyi ama çok şeyi değiştirecek.
22 TRİLYON DOLAR olmadığı için RUSYA ve Çin ile savaşamayacak olan ABD, ANKARA ile sorunları çözmek zorunda. Ankara "HAYIR" dediği anda da tek başına...
DURUM BU! NATO'nun kaderi artık ABD'nin 'ulusal güvenliği' anlamını taşımaktan öte, geleceğine de karar verecek!
SÜPER GÜÇ olarak kalıp kalmayacağı NATO'ya bağlı...
O nedenle bir kıvılcım gibi ortaya çıkan PESCO, hayalden öteye gidemeyecek. Pentagon'a verilen raporda PESCO, ABD için 'savaş nedeni' vurgusu yapıldı. Dünya bu! Dengeler bu!
Türkiye'nin önemi bu! Biz değil Amerikalılar söylüyor... Gerisini siz düşünün artık...
Türkiye'siz olmaz... Olamaz...