YETİŞME tarzımız, eğitim sistemimiz kafamızı kaldırmadan ders çalışmayı emrediyordu! Oysa çevremize bakmadan ne olup bittiğini anlama şansımız yoktu.
Kaç zamandır RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI'nı KÜRESEL ölçekte yazmaya gayret ediyorum.
Türkiye'de de dünyada da garip bir şekilde yazdıklarımın yanına park eden yok.
Anlamakta zorlanıyorum. Siyasi-stratejikaskeri- ekonomik olarak RUSYA'nın işgalinin neleri getireceğini görmek, öncesinde ise KUZEY AKIMLARIN patlatılmasını yanına koyup değerlendirme yapmak zor değildi... Neyse ki yazdıklarımı bazı devlet adamları zaman zaman çıkışlarıyla onayladı.
MEDYA görmese de...
Fotoğrafın çerçevesi çizildi. Bizde siyaseten büyük sıkıntı vardı.
VEKİL olup ANKARA'ya gidenler neyi ne kadar biliyordu!
Neye ne kadar katılıyor ve katkı veriyordu!
Neyse...
Biz işimize bakalım...
AVRUPA'da DERİN ABLA URSULA Von der LEYEN'dir...
Bir de AVRUPA'da SÜPER MARIO vardır... Yani Mario Draghi...
1947'de Roma'da doğdu.
Sapienza'dan mezun oldu. 2005- 2011 döneminde İtalya Merkez Bankası Başkanlığı, 2011-2019 döneminde de Avrupa Merkez Bankası Başkanlığı görevlerini yürüttü. Draghi, Şubat 2021'den Ekim 2022'ye kadar İtalya Başbakanı olarak görev yaptı.
Draghi, özellikle AVRUPA MERKEZ BANKASI Başkanlığı sırasında kıtada yaşanan mali borç krizinde izlediği politikalar sebebiyle "Avro Bölgesi'ni kurtaran adam" olarak anılıyor. KÜRESEL çapta büyük saygınlığı vardı. Küresel finans piyasasında en çok takip edilen isimlerin başında gelen Draghi, 2012 Avro Bölgesi, 2015 Yunanistan ve Brexit de dahil olmak üzere son 40 yılın küresel sonuçları olan krizlerin merkezinde yer aldı.
OYUN kurucuydu. Geleneksel yöntemleri gerektiğinde bırakıp kendi yolunu çiziyordu. Bundan dolayı SANAL KAHRAMAN gibi ismi SÜPER MARIO'ya çıkıyordu.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, yani DERİN ABLA, 2023'te Draghi'ye, "BİZE BİRLİĞİMİZİN REKABET GÜCÜNÜ ANLAT. BUNU
GÖSTER" diyerek yeni bir görev verdi. Draghi de zorlukları, şansları, fırsatları, zayıf ve güçlü yönleri göstererek, tomografi çekerek 400 sayfalık muhteşem bir rapor sundu.
Peki neden böyle bir görev verildi?
Basit! AVRUPA BİRLİĞİ'nin Amerika ve ÇİN gibi büyük devler karşısında EKONOMİK olarak rekabet gücü düşüyordu.
COVİD-19 salgını, tedarik zincirlerinin kopması, RUSYA'nın UKRAYNA'ya girerek enerji fiyatlarını zıplatması, çok sayıda siyasi kriz ve hızla yol alan teknolojik gelişmeler DRAGHİ'nin topa girmesi için yeterli alt yapıyı oluşturuyordu. Yani "AVRUPA OYUN DIŞINA İTİLİYOR, KÜRESEL İDDİADAN
VAZGEÇMEK ZORUNDA KALIYOR" diye yazdıklarımın altına Ursula Von der Leyen imza atıyor. VE RAPOR İSTİYORDU! Peki "Süper Mario" raporda hangi uyarılara yer veriyordu? Draghi'nin hazırladığı rapora göre;
AVRUPA'nın BİRLİK olarak KÜRESEL SAHNEDE GERİ KALMAMASI, ekonomik rakipleri olan Amerika ile ÇİN'e ayak uydurabilmesi için koordineli sanayi politikasına, hızlı karar mekanizmasına ve büyük yatırımlara ihtiyacı vardı.
Bu çerçevede toplam 170 öneri getiriliyordu. Yıllık 750- 800 milyar EURO ilave yatırım isteniyordu.
Uyarının en önemli bölümü sondaydı...
Draghi, "Radikal bir değişikliğe" ihtiyaç olduğunu belirterek, "Harekete geçmezsek ya refahımızdan ya toprağımızdan ya da özgürlüğümüzden olacağımız bir noktaya geliriz" diyordu.
PARA SİHİRBAZI Draghi "Avrupa, statik bir sanayi yapısına hapsoldu" notunu düştükten sonra "Son 50 yılda piyasa değeri 100 milyar EURO'nun üzerinde olan tek bir Avrupalı şirket bile kurulmadı.
Buna karşın piyasa değeri 1 trilyon EURO'nun üzerinde olan 6 AMERİKAN şirketinin tamamı bu süre zarfında kuruldu..." vurgusu yapıyordu.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nı sonuçlarına gelip şu saptamayı yapıyordu:
AVRUPA BİRLİĞİ'nin en büyük dezavantajı enerji fiyatlarının yükselmesi...
Avrupa'daki elektrik fiyatları AMERİKA'dakinden 2 ila 3 kat, gaz fiyatları ise 4-5 kat daha yüksek... Raporda dün de yazdığım gibi LİTYUM vurgusu yapılmasa da "Avrupa'nın jeopolitik krizlere ve tedarik darboğazlara karşı daha dirençli olabilmesi için acilen ham madde ve çiplere olan bağımlılığının azaltılması gerekiyor. Yeni DIŞ POLİTİKA şart..." feryadı her satırdan duyuluyordu.
Bizler olayları mahallemizden yorumluyorduk. KÜRESEL ÇAPTA bir aklımız yoktu.
Görmüyorduk. Amerika, ÇİN'i değil her zaman AVRUPA'yı rakip görüyordu. Bu nedenle öncelikle AVRUPA'nın tasfiyesi ya da KÜRESEL İDDİADAN vazgeçmesi gerekiyordu. Rusya ve PUTİN, UKRAYNA SAVAŞI ile bunu yaptı. AVRUPA, Türkiye'yi içine almadığı için en zayıf kası olan hammadde ve enerjiye çözüm bulamıyordu. Bu da BİRLİĞİ çözülmeye dağılmaya götürüyordu. Bunu en iyi bilen Washington'du.
Rusya'yı gizli ortak olarak yanında tutan Amerika, kontrol etmekte zorlanmayacağı ÇİN ile BÜYÜK İKİLİ'yi oluşturacaktı. City of London da KARA PARASIYLA, OFFSHORE'larıyla ÇİN'in yanında ve içindeydi. Dışarıda kalan AVRUPA olacaktı.
İNGİLİZ DERİN AKLI, City of London'daki KARA PARA ile (belki bu beyaz paradan bile çoktu) oyuna dahil oluyor, dışarıda kalmıyordu. BREXIT bu nedenle yapılıyordu zaten...
ERİYECEK olan kısım, BİRLİK içinde kalıyor oyunda olacaklar kaçarak kurtuluyordu.
KURGU BUYDU. Amerika, AVRUPA'yı kollarının altına alıyor ve kontrol eder hale getiriyordu. Getirmek istiyordu.
Türkiye yolunu bu denge içinde bulacaktı... Herkesle iyi olamazdık. DOĞRU ŞIK, DOĞRU TERCİH bize kiminle iyi olmamız gerektiğini anlatacaktı... BATI aynı projede yer alırken bile aralarındaki mücadeleye ara vermiyordu.
Bunu anlamıyorduk. Yan yana gördüğümüzü DOST sanıyorduk. Risklerin yanında fırsatların çok büyük olduğu bir dönemin kapıları açılıyordu.
Gören kazanacaktı...
Duygu ile alışkanlık ile ezber ile gitmeyip AKILLA yürüyenler geleceği kuracaktı.
Savaş da uzak değildi!
NOT: Türkiye, AVRUPA'dan uzağa gittikçe eleştirilerin hedefi oluyordu. Draghi, BAŞBAKAN olduğu dönemde Erdoğan için "DİKTATÖR" yakıştırması yapıyordu. Oyunun kaybedildiğini gördüğü için...