Annesi
Türk, babası
Alman olan manken
Şebnem Schaefer, üyesi olduğu
Angela Merkel'in partisi
Hıristiyan Demokrat Birliği'nde (CDU) yeni bir göreve soyunacakmış. Partisinde bundan böyle
Türkler ile
Almanlar arasındaki ilişkileri güçlendirmek amacıyla kolları sıvayacak olan
Şebnem Hanım, kendisine bir de hedef koymuş:
Almanya Dışişleri Bakanı seçilmek.
Şebnem Schaefer, son derece iyi eğitimli bir model. Amacına ve üstlendiğini söylediği göreve saygı duyuyorum.
Şebnem Hanım'ın sözlerinin çok gerçekçi olduğunu düşünmüyorum ama diyelim ki, kendisi böyle bir sorumluluğun altına girecek.
'Bakire raporlu manken', Türkler ile
Almanlar arasındaki ilişkileri güçlendirmek gibi bir görevin altından başarıyla kalkabilir mi? İmkansız. Meslektaşlarıyla sürekli sorunlar yaşayan, eski sevgililerinin her biriyle medya önünde son derece seviyesiz tartışmalara giren, kendisine şöhret kapılarını aralayan basın mensuplarıyla bile dostane ilişkiler kuramayan
Şebnem Schaefer, nasıl olur da koskoca 2 halk arasında köprü görevi üstlenebilir?
Kelin merhemi olsa önce kendi kafasına sürer…