DELİLİKTE doktora yapmış bir kadındı, 70'li yaşlarda.
Delikanlı yıllarımın geçtiği Merter Tozkoparan'da mahallenin orta yerinde bütün gün dolanır, kendi kendine kullandığı sihirli sözcüklerle bir akıl sergisinin içinden geçerdi sanki.
"İnsanın en değerli gücü hayaldir, hayallerimle özgürlüğümü göndere çekiyorum" diye bir sözünü not ettiğimi hatırlıyorum. Öldüğünü ve sessiz sedasız gömüldüğünü duyunca kahrolmuştum.
***
Ölmeden önce organlarını bağışlamıştı deli diye aşağılanan haliyle. Onun gözleriyle dünyaya bakmayı ne çok istemiştim oysa.
Kalbindeki derinliğin sırlarını çözebilmek için belki.
Bir delinin kendi kendine konuşurken kurduğu cümleleri her gece ekranlarda ahkam kesenler kursun, dilimi kesmezsem namerdim!
***
Bir naylon torba içinde takma dişlerini taşırdı. İnsanlara diş geçiremediği zamanlarda kullandığı bir sözünü hatırladım da acı acı gülümsedim. "Allah'ım sen bunlara akıl fikir ver!" Sanki aynı dili konuşurduk da onun aklına platoniktim gençliğimde!
***
O kadının sürahilerin üzerindeki dantel örtüsü gibi bir hayat yaşadığını düşündüm. Aslında bir adı vardı da kendisine "deli" denmesinden hiç gocunmadı. Çektiği acıları da hiç hissettirmedi etrafına. Kimseyle pazarlık yapmadı, kimseden bir şey dilenmedi.
İşaretler bıraktı hayat adına, sokakta bulmadığı canı sokakta bıraktı. Ölümünden sonra "yaşarken verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim" pusulası bırakmış mıdır diye çok merak ettim. "Ya kalem bulamamıştır" dedim "ya zaman!"
***
Bizim gibilerin hayatı yazmaktır, okumaktır. Hayatta en çok böyle insanları okumayı sevdim. Çocukların saflığına duyduğum hislerle bu özel insanlara duyduğum aşk birbirine yakındır. Aklını kullananların insanları nasıl kullandığını gördüğüm için belki.
Hak yiyen, insanların ekmeğiyle oynayan akıllıların kendilerini nasıl sattıklarına şahit olduğum için ya da.
Hem sanat hem medya dünyasında!
Onlar ne kadar görkemli koltuklarda oturursa otursunlar, bu dünyada yer kaplamaktan başka bir işe yaramazlar. Şer saçan gözleri onlardaki solucan ruhu ele verirken.
***
Oysa en sıradan insanlar belki de en gizemli insanlardır. Hayatını sefalet içinde yaşamış bir kadının organlarını bağışlaması çok şeyin bedeliydi.
Kimsenin onun için bir şeyler yapmadığı bir dünyayı terk ederken, hala arkasından gelenleri düşünen deliliğe hayranlığımı anlatamam. Yıllar sonra bile!
***
Kalbini ve gözlerini kime bağışladıysa, dünyanın en talihli insanlarından biridir onlar. Böyle insanların gözüyle bakmak, kalbiyle sevmek çok özel bir şey olmalı.
MUTLULUK TAKVİMİ
Bu acılar bu hüzünler
Senden kaldı kalır daha
Aşk yürekte gizlenir de
Gözlerin özlenir daha
Geldim gidiyorum
Bulutlar bana yürüyor
Birazdan gözlerime
Yağmak üzere
Geldim gidiyorum
Madem aşk öldürüyor
Bir başka ölümlere
Doğmak üzere
Hakkı YALÇIN
Bir delinin günlüğünde adım geçse gurur duyarım!
Taş yerinde ağır!
Geçenlerde "siz bu kalemle sosyal medyada çok popüler olurdunuz" dedi bir arkadaşımın arkadaşı. "Ben yerimden memnunum" dedim.
Vicdanlı bir patronum, özgürce kullandığım cümlelerim, vefalı dostlarım ve eski moda hayallerim bana yetiyor. Hayata imza attığım yayınlanmış binin üzerinde şarkım var. Popüler ve kalleş bir dünyaya dün de ihtiyaç duymadım bugün de!