Beşiktaş şanssızlıkları haksızlıkları bir kenara bırakıp ilk 45 dakika içersinde sezon başındaki mücadele eden maça asılan eski hüviyetindeydi.
Zaten Kayseri deplasmanında kazandığı 3-0'lık galibiyet futbolculara güven aşılamıştı. Gerçekten de ilk 45 dakika içersinde Konyaspor'u abluka altına alıp pozisyon vermeden muhteşem bir oyun oynadı. Çünkü ben ilk defa Beşiktaş'ın genç oyuncularından Olcay Şahan'ın Oğuzhan'ın ve Gökhan'ın birlikte hem yardımlaşmasını hem de hücumda çoğaldığını gördüm.
Zaten böyle olunca da arka arkaya goller geldi.
GÖKHAN ÇOK İYİYDİ
Gökhan'ı son haftalarda kaybetmiştik ama Konyaspor maçında kilidi açtıran ve muhteşem iki asistle de takım arkadaşlarına gol attırıp maçı kopardı.
Fernandes iyi bir futbolcu güçlü olduğu zaman da orta sahaya zenginlik katıyor. Ama dün bir kez daha gördük ki fizik olarak kondisyon olarak düşük seviyede.
Beşiktaş, 'Beşiktaş gibi' oynadığı dakikalarda rakibine aman vermiyor. Ve Bilic'in de ilk yarıdaki futbolu nasıl alkışladığını ve her golde inanılmaz bir heyecan yaşadığını gördüm.
Sanki sezonun ilk yarısındaki ilk 4 maçındaki gibi. Dün her şey güzeldi... Ama bu ilk 45 dakika içindi. Ama ikinci yüzünde sahada dökülen kondisyon eksikliği yaşayan Beşiktaş gördük. Yediği golde de defans kademesi hatalıydı.
Beşiktaş artık taraftarıyla olmanın zamanının geldiğini gördük.
Beşiktaş taraftarsız olamaz.
