Delikanlılığa gerek yok!

Görkem Ağgündüz

GÖRKEM AĞGÜNDÜZ

Eklenme Tarih 16 Aralık 2024

Son 2 maçını kaybeden ve oyun anlamında da sallanan Fenerbahçe, Kadıköy'de sezonun kırılma maçlarından birine çıktı. Başakşehir karşısında alınacak olası bir puan kaybı, yönetimi ya da Jose Mourinho'yu topun ağzına getirebilirdi.

Fenerbahçe'nin bu bilinçle maça baskılı başlamasını bekliyordum ancak ilk 20 dakika öyle olmadı. Belki yoğun yağmurun da etkisiyle oynanan temposuz oyun Çağdaş Atan'ın da işine geliyordu. Ancak Başakşehirli bazı futbolcuların gereksiz gerginliği ve sertliği, hem Fenerbahçeli futbolcuları hem de taraftarları maçın içine soktu.

Tadic'in yokluğunda 3. bölgede pozisyon üretmekte zorlanan Fenerbahçe'nin yardımına kaptan koştu. Oynadığı her dakika yıllara meydan okuyan Dzeko, ceza sahası çizgisi üzerinden topa gerilmeden yaptığı harika plaseyle takımını öne geçirdi. Golden 5 dakika sonra Başakşehirli Ba'nın gerginliğinden de yaralanan Dzeko rakibi 10 kişi bıraktı. Ancak rakibinden kafa yemesine rağmen kendisini yere atmaması övülse de Türkiye'de işler öyle yürümüyor. Eğer Dzeko'nun kaşı kanamasaydı kendisini yere atmadığı için kırmızı kart güme gidecekti.

İkinci yarıda daha rahat bir Fenerbahçe oyunu beklerken devreye Jose Mourinho ve taraftar girdi! 55'te İrfan ve Oğuz'un oyundan alınması bana göre erken bir hamleydi. Ve aynı dakikalarda maç sanki 1-0 değilmişçesine taraftarlar tribünde takımı desteği bırakıp ışık şovuna geçmişti. Başakşehir'in beraberlik golünün ardından ise Amrabat - Nesyri değişikliği ile biraz da risk alarak oyunu rakip sahaya yıkmayı başaran Fenerbahçe, Faslı golcünün iki harika kafasıyla galibiyete uzandı.

Fenerbahçe'nin oyunu yine tatmin etmese de bu maç mutlaka galip gelinmesi gereken bir maçtı ve öyle de oldu. Ancak bana göre sezonun Fenerbahçe adına en iyi ismi olan Livakovic'in sakatlığının ciddiyeti, takımın kaderini de belirleyecek.