Merkez Bankası'nın bu aşamadaki likidite adımları sonuç verdi ve para piyasaları güven içinde çalışmasını sürdürdü. İkinci aşamadaki tedbirler ekonomideki istikrarın sürdürülmesini sağlamaktı.
Darbe girişiminin yaşandığı Temmuz ayını kapsayan üçüncü çeyrekte ekonomi yüzde 1.8 daralırken, alınan tedbirlerin sonuç vermesi neticesinde büyüme 2017'nin ilk 3 ayında yüzde 5'e ulaştı. 2016'nın üçüncü çeyreğinde yüzde 1.3'lük bir daralma yaşansa da tüm yıl boyunca büyüme yüzde 2.9 oldu. Bu yıl ekonominin yüzde 5'in üzerinde büyüme performansı göstermesi bekleniyor.
Ekonominin böylesine hızlı toparlanmasının altında birçok neden var. Siyasi istikrarın devam ediyor olması ve Nisan ayındaki referandumda 'Evet' çıkması, ekonominin ivmelenmesini hızlandırdı. Son 1 yılda para piyasalarında alınan tedbirler kadar, reel sektördeki önlemler de ön plana çıktı. KOBİ'lerin ve istihdamın desteklenmesi için önlemler alındı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu cazibe merkezi haline getirmek adına geliştirilen yeni teşvik paketi açıklandı. Kredi Garanti Fonu yeniden yapılandırılarak ekonomiye kaynak aktarımında önemli rol oynadı. Başta kamu bankaları olmak üzere bankacılık sektörü, KOBİ'lerin banka kredilerinden yararlanmasını sağlayacak ek tedbirler aldı.
YENİ REKORLAR GELEBİLİR
Borsa İstanbul için ayrı bir başlıkta konuşmak gerekiyor. Elbette borsalar tek başına ekonomide göstergeyi temsil etmiyor. Ancak Borsa İstanbul'un bu yılki performansı çok dikkat çekici. Borsa İstanbul 2017'nin ilk yarısında daha iyi bir performans gösterdi.
Borsa İstanbul, yılın başından beri en çok getiri sağlayan hisse senetleri piyasalarından biri oldu. Darbe girişimi sonrası dip seviyesini gören Borsa İstanbul'da BIST 100 Endeksi, 105.712,89 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. BIST 100 son 1 yılda yüzde 40'ın üzerinde değer kazanmış durumda. Yerli ve yabancının güven ve iştahı ile yılın kalan bölümünde Borsa İstanbul'un gelişmekte olan ülkeler arasında en iyi performansı göstermesi bekleniyor.