- AŞAMA 1: Büyünün başladığı yer burasıdır. Tüm güzel sözler, jestler ve eylemler sahnenin merkezinde yer alır. Her iki partner de gelecek için bir heyecan ve iyimserlik dalgası hisseder. Her şey mükemmel görünür ve neredeyse hiç sorun yoktur. Birbirinizde en iyiyi görürsünüz ve bu pozitif enerji sizi motive ve coşkulu tutar. Ancak bu aşama, yenilik ve tutkuyla yönlendirilen yüzeysel aşk deneyimi üzerine kuruludur.
- AŞAMA 2: Bu, gerçek testin başladığı aşamadır.
Birbirinizin kusurlarını ve eksikliklerini fark etmeye başlarsınız. Küçük sorunlar tartışmalara dönüşebilir ve yanlış anlaşılmalar yüzeye çıkmaya başlar.
Bu dönemde hayal kırıklığına uğramak kolaydır. Bazı çiftler, büyünün kaybolduğunu hissettikleri için pes etmeyi düşünebilirler.
Ancak, büyümenin gerçekleştiği yer burasıdır.
Her iki partner de bu zorluklarla birlikte yüzleşmeye istekliyse, bu aşama daha güçlü bir ilişkiye giden bir basamak taşı haline gelir. Bu aşama, daha derin bir anlayış, iletişim ve uzlaşma için temel oluşturur.
- AŞAMA 3: Üçüncü aşama en ödüllendirici olanıdır, burada gerçek aşk ve ortaklık ortaya çıkar.
Farklılıkların fırtınasında yol aldınız ve gereksiz çatışmalar olmadan sorunları ele almayı öğrendiniz. Saygı ve empati ilişkinizin temel taşları haline gelir. Artık birbirinizin güçlü ve zayıf yönlerini net ve kabul edici bir şekilde görürsünüz.
Bu, bağınızın derinleştiği ve bağınızın sağlamlaştığı aşamadır. Yanınızdaki kişiyi gerçekten takdir etmeye ve ona değer vermeye başlarsınız, aşkın sadece romantizmle ilgili olmadığını, birlikte büyümek ve gelişmekle ilgili olduğunu fark edersiniz.
BUNU BİLİYOR MUYDUN?
Charles Osborne adlı bir Amerikalı, tam 68 yıl boyunca hiç durmadan hıçkırık nöbeti geçirdi. 1922'de başlayan bu hıçkırık 1990'da kendi kendine sona erdi. Doktorlar bu durumu açıklayamadı, ancak Charles Osborne bu süre zarfında normal hayatına devam etti.
Bu durum, tarihin en uzun hıçkırığı olarak kayıtlara geçti.
GÜLÜ YORUM
@efsangelo Annem zeytinyağlı dolma yapmış, 500 kere sordum "Misafir mi gelecek?" diye.
"Hayır" diyor.
Bir türlü inanamıyorum, dolmayı sadece biz yiyelim diye yaptığına.
Ağzıma üçerli dolma sokarken, tek gözle kapıyı kesiyorum misafir gelecek diye...
TESPİTLİ YORUM
@merkurmerkuri Gerçekten yaşlılar o kadar şanslı ki.
Sabit bir işi olanlar. Sevip sevilip evlenmiş olanlar.
O kadar şanslılar ki. Biz kocaman bir belirsizliğin içinde bağdaş kurduk oturuyoruz.